Tony Blair evine dön!

10.07.2007 - 10:48 | Son Güncelleme :

https://i.bigpara.com/i/55big/
Britanyalı görgü kuralları ve bizim misafirperverliğimiz Ortadoğu Dörtlüsü`nün yeni özel temsilcisini nezaketle karşılamamızı gerektiriyor. Onun sevimli ve karizmatik biri olması bunu kolaylaştırıyor. Tony Blair`in `Amerikan Kolonisi`nin bahçesinde eşi Cherie ve dört çocuğuyla ikindi çayını yudumlarkenki görüntüsünü hayal etmek epey hoş.
Bu artılara, Kuzey İrlanda`ya barış getiren bu adama yönelik içten takdirimizi de eklemeliyiz. Ve şimdi de başbakanlıktan emekli olmasının ardından özel sektörde bir işte çalışmak yerine bize ve komşularımıza yardım etmeye karar verdi. Böylesine üst düzey bir aktör Kudüs`e geliyor. Ne diyebiliriz ki? Tebrikler.
Fakat heyecan dindiğinde, bu üst düzey ziyaretçiye şunlar söylenmeli: `Evine dön, doğru zamanda doğru yerdeki doğru adam değilsin. Vaktini harcama ve beklentilerini boşa çıkarma; zira bu beklentilerin gerçekleşmeyeceği kesin`.

Barış Abbas`la değil Hamas`la yapılır
60 yılda temsilciler bu bölgeleri ziyaret etti. Hiçbiri barış getirmedi. Hepsi eve hüsranla döndü, biri öldürüldü. İlk temsilci Kont Folke Bernadotte`den sonuncu James Wolfensohn`a kadar hepsi iyi niyetle geldi ve elleri boş döndü. Blair`in durumunun farklı olacağını düşünmek için bir sebep yok. Sicili de ona avantaj sağlamıyor. Kuzey İrlanda`daki zaferi, `Bush`un kanişine` yardım etmeyecek. İster kaniş olsun ister Doberman, Britanya askerlerini Amerikan askerlerinin yanında savaşmak üzere Afganistan ve Irak`a gönderen Blair, ABD`nin uşağı olarak damgalandı. Bush`un uluslararası başarısızlıkları Blair`in de başarısızlıkları. Blair`in baştan çıkarıcı gülüşü de, ölümcül Bush-Blair ikilisinin savaş çığırtkanlığıyla kan dökülmesindeki sorumluluğunu hafifletmiyor. Suriye`yle ilişkilerin geliştirilmesini engelleyen Bush`un barış için harekete geçmesini kimse hayal bile edemiyorsa, müttefikinin de bunu yapmasını kimse beklemez. Emekliliğinde Bush`u Ortadoğu temsilciliğine atamak kimsenin aklına gelir miydi? Elbette ki hayır.
Blair, dürüst bir arabulucu olamaz. İsrailli yetkililer atamadan memnun ama bu yetersiz. Demokratik seçimle kurulmuş Filistin hükümetini boykot politikasının aktif aktörlerinden olan bu kişi görevine temiz ellerle başlamıyor. Hamas`la temasa geçme niyeti taşımayan biri barışı sağlayamaz.
Barış, Sayın Başbakan, Kuzey İrlanda`daki İrlanda Cumhuriyet Ordusu ve Hamas gibi sert düşmanlarla yapılır. Sadece Ebu Mazen ve Ehud Olmert gibi akıcı İngilizce konuşan cana yakın insanlarla değil. Diğerlerini boykot etmek, barış şansını görevinize başlamadan ortadan kaldırır.
Ancak Blair yolda ve umut için bir pencere açmalıyız: Belki burada kalmak fikrini değiştirecek. Belki burada geçirdiği zaman süresince İsrail işgalinin sandığından çok daha vahşi olduğunu, barışın sadece işgale son verilmesinden geçtiğini, işgal altındaki bir yönetimin gerçek kurumlara sahip olamayacağını ve herkesle, Hamas`la bile, diyalog kurulması gerektiğini anlayacak. Belki Blair, konumunu ve ABD`deki bağlantılarını gerçek, adil bir barışın tesisi için kullanacak. Bu gerçekleşirse, bu makalenin başlığı için özür dileyeceğiz. (İsrail gazetesi, 5 Temmuz 2007)

 

Hisse Başarıyla eklendi