Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı Zekeriya Temizel, ‘‘Eğer Mali Milat uygulamasından vazgeçilmeseydi, bugün herkesin tartıştığı ek vergilere, yeni gelir önlemlerinin hiçbirine gerek kalmazdı’’ dedi.BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı Zekeriya Temizel, ‘‘Eğer Mali Milat uygulamasından vazgeçilmeseydi, bugün herkesin tartıştığı ek vergilere, yeni gelir önlemlerinin hiçbirine gerek kalmazdı’’ dedi.Zekeriya Temizel`in, Maliye Bakanlığı sırasında, şiddetli tepkileri göğüsleyerek yasalaşmasını sağladığı Vergi Reformu, Maliye Bakanlığı’ndan bakanlıktan ayrıldıktan beş ay sonra değiştirilmişti. 18 Nisan seçimleri sonrası kurulan Hükümet, iş dünyasının sert muhalefeti nedeniyle, 4444 sayılı yasayı çıkararak, başta ‘‘Nereden Buldun?’’ hükmü olmak üzere pek çok kritik maddeyi değiştirmişti. Ek Vergi yasası ve Hükümet yetkisindeki gelir arttırıcı önlemlere, 2001 yılı için 3-3.5 katrilyon lira civarında ek gelir planlanıyor.
TEMİZEL HAKLI;
Hürriyet`in görüştüğü vergi uzmanları Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu başkanı Zekeriya Temizel`in bu yaklaşımını doğrulayarak, ‘‘Bu yasa değiştirilmesiydi, belki 1999 ve 2000 için değil ama önümüzdeki yıl için yeni gelir önlemlerine ihtiyaç kalmazdı. Çünkü Mali Milat sistemi müesseseleriyle birlikte otururarak, gelir akmaya başlardı’’ yorumunu yaptı. Geçen yıl Ağustos`ta 4444 sayılı yasayla yapılan değişiklikler arasında en büyük gelir kaybına yol açan maddeler ile muhtemel sonuçları şöyle: Değişiklikle, gelirin tanımı değiştirilerek Mali Milat 2002 yılına ertelendi. Mali Milat uygulamasının ertelenmesine paralel bu uygulama nedeniyle 30 Eylül`deki işlem ve bildirimlerle ilgili hiçbir vergi incelemesi yapılmayacağı da hükme bağlandı. Bu madde değiştirilmeseydi, ‘‘Nereden buldun?’’ sorusuyla malvarlığının kaynağını saptama olanağı elde edilecekti. Değişiklikle
‘vergi sicili’ uygulamasının hızı da kesildi. Herkese tek vergi numarası na ilişkin yasal düzenleme bulunmasına karşın, tepki göreceği gerekçesiyle gerekli tebliğler çıkarılmıyor.
FONLAR KALKTI;
Mevduat repo kazançlarında beyanname verme zorunluluğu kaldırılarak stopaja geçildi. Yatırım fonlarında da beyan zorunluluğu kaldırıldı. Buna göre 1 Ocak 1999-31 Aralık 2002 tarihleri arasında elde edilen ve tevkif yoluyla vergilendirilmiş bulunulan menkul sermaye iratlarıdan mevduat faizleri, faizsiz olarak kredi veriulenlere ödenen kar payları ve repo gelirleri için tutarı ne olursa olsun beyanname verilmeyecek. Vergi uzmanları beyannamenin kaldırılması sonucunda da önemli gelir kaybının doğduğunu vurguluyor. Değişiklikten sonra, mevduat ve repo kazancına aynı oranda tevkifat yapılıyor. Beyanname hükmümün kalması halinde, bu kazançlara ‘artan oranlı’ verginin uyglunaması mümkün olacaktı.
(HÜRRİYET)