Telekom özelleştirmesinde gözler Çankaya Köşkü`ne, Ahmet Necdet Sezer`in yaptığı incelemelere çevrildi.
Telekom özelleştirmesi hükümetin üzerinde ısrarlı durduğu konulardan biri üstelik bu konu üzerinde Uluslararası Para Fonu (IMF) de bir hayli ısrarlı. Ekonomideki krizin aşılması için IMF desteği kadar önem verilen Telekom özelleştirmesinde gözler Çankaya Köşkü`ne çevrildi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer`in, Telekom kararnamesini titiz bir incelemeye aldığı ve iki kritik konuyu değerlendirdiği öğrenildi. Cumurbaşkanı`nın, Telekom değer tesbiti ve yönetim yetkisi devri maddelerini masaya yatırdığı bildirildi. Özelleştirmeden Sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova`nın ise Cumhurbaşkanı`nı ikna için devrede olduğu belirtiliyor. IMF`nin, Telekom`un özelleştirilmesinde en kısa zamanda somut adımlar atılmasını istediği ve açık taahhüt beklediği kaydedildi. Türkiye`ye yabancı sermaye ve döviz girişi açısından olduğu kadar piyasalar açısından da böyle bir gelişmenin rahatlatıcı olacağını vurgulayan IMF`ye, Hükümet hızlandırılmış özelleştirme sözü verdi. Ancak Hükümet`in, geçen hafta içinde Bakanlar Kurulu`nda imzalanan ve Cumhurbaşkanı`nın onayına sunulan Telekom Kararnamesi konusunda Çankaya Köşkü`nden henüz olur çıkmaması nedeniyle tedirgin olduğunu da belirtiliyor.
Cumhurbaşkanı`nın, 1998 yılında alınan bir Bakanlar Kurulu kararı ile 10 milyar dolar değer biçilen Türk Telekom için yeniden bir değer tesbiti gerekip gerekmediğini araştırdığı ifade ediliyor. Telekom`a verilen GSM lisansı ve yönetim imtiyazının, şirket değerini arttırabileceği ifade ediliyor. Hükümet kanadı, bu konudaki kaygının giderilmesi için, 10 milyar dolar bir alt sınırdır. Şirket bu fiyatın üstünde bir değeri bulacaktır. Bu aşamada yeniden değer tesbiti için komisyon kurulup, danışman seçilmesi, önemli zaman kaybı yaratır.Ekonominin bu kayba tahammülü yok tezini işlediği söyleniyor. Cumhurbaşkanı`nın ayrıca, yüzde 33.5`luk hisseye, şirkette yönetim hakkının verilmesinin, kamu hizmeti imtiyazının devri niteliği taşıyacağı, ayrıca azınlık hisseye çoğunluk yetkisini tanınmasının hukuki sorunlar yaratabileceği kaygısını da yansıttığı belirtiliyor. Hükümet kanadı ise Yabancı ortak icra komitesinde yetki kullanacak ama şirketin bir yönetim kurulu olacak ve burada Türk temsilciler ağır basacak görüşünü akratacağı kaydediliyor. (YENİ BİNYIL)