AB`ye girince sektörlerin rekabetinin daha da zorlaşacağını vurgulayan Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, bu nedenle tarım sektörünün güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, Avrupa Birliği`ne (AB) giriş sürecinde tarım sektörünün çok güçlü hale getirilmesi gerektiğini belirterek, AB`ye girişte herşey güllük gülistanlık olmayacak. Devlet, üretici ve pazarlayıcı olarak önümüzü çok iyi görerek, hazırlık yapmalıyız`` dedi. Veteriner Hekimler Derneği (VHD) tarafından düzenlenen Türkiye`de Üretimden Tüketime Et`` konulu sempozyumun açılışında konuşan Bakan Gökalp, AB mevzuatının yüzde 70`inin tarım ve tarımsal desteklerle ilgili olduğuna ve AB`nin tarıma desteğinin çok geliştiğine dikkati çekti. AB`ye girince sektörlerin rekabetinin daha da zorlaşacağını vurgulayan Bakan Gökalp, bu nedenle tarım sektörünün güçlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Asıl destek 3 milyar dolar
Türkiye`de tarıma 12 milyar dolar destek verildiğinin söylenmesine karşın bu desteğin ancak 3 milyar dolarının çiftçiye ulaştığını anlatan Bakan Gökalp, tarımsal kuruluşların ödediği faizlerin tarıma destek sayılamayacağını ifade etti. Gökalp, uygulanan politikalar sonucu, geçen yıl 493 trilyon lira olan TMO`nun faiz yükünün bu yıl 80 trilyon liraya indiğini belirtti.
Desteklerin doğrudan çiftçiye ulaşması için bu sistemde radikal değişiklik yapmak istediklerini kaydeden Gökalp, bu kapsamda 160 trilyon liralık gübre sübvansiyonundan vazgeçilmesini, ancak bunun karşılığında gübrede KDV`nin yüzde 17`den yüzde 1`e indirilmesini önerdiklerini açıkladı. Gökalp, Çünkü bu 160 trilyon liranın da köylüye ulaşıp ulaşmadığını takip edemiyoruz`` dedi. Gökalp, tarımsal reform kapsamında uygulamak istedikleri doğrudan gelir desteğini de ``toprağı işleyene, suyu kullanana`` vermek istediklerini belirtti.
Hayvancılık konusunda da bir kamuoyu oluşturulması gerektiğini anlatan Bakan Gökalp, şimdiye kadar sıfır faizli krediler dağıtılmasına, 274 bin baş damızlık gebe düve ithal edilmesine karşın, kooperatifler aracılığıyla dağıtmak üzere 5 bin hayvanı bulamadıklarını söyledi. Diğer alanlarda olduğu gibi hayvancılık konusunda da Atatürk döneminde büyük atılımlar yapıldığını, hayvan ıslah kanunu çıkarıldığını belirten Gökalp, Gerçekten, Atatürk, bu millete Allah`ın bir lütfudur`` diye konuştu. Gökalp, besi hayvanları için bir defaya mahsus olmak üzere doğrudan destek ödemesi yapacaklarını, ayrıca özel sektörün hayvancılık konusunda yatırım yapmasını destekleyeceklerini kaydetti.
Hayvansal ürün ithalatı artacak
Toplantının açılışında konuşan VHD Başkanı İsmail Hakkı Korkut da,hayvancılık sektörü ile ilgili politikalar üretilirken, siyasal amaç yerine, sektörü diriltecek, yapısal dönüşümü sağlayacak, teknoloji kullanımını özendiren politikalara yönelinmesini istedi. Türkiye`de uygulanan yanlış politikalar sonucunda hayvan sayısının azalmasına karşın verimin istenilen düzeyde artmadığını anlatan Korkut, toplumun sağlıklı beslenebilmesi için 2010 yılında 4.5 milyon ton et, 12 milyon ton süt, 23 milyar yumurtaya ihtiyaç duyulacağını, bu nedenle gelecek yıllarda milyarlarca dolarlık hayvansal ürün ithalatının gerekeceğini kaydetti.
Türkiye Süt, Et ve Gıda Sanayicileri Birliği (SETBİR) Genel Sekreteri Erkan Benli ise AB`de sadece sığır etinin piyasa düzenlemesi için 5 milyar dolar destek sağlandığına dikkati çekerek, ``Türkiye`de hayvancılığa kaynak ayrılmadığı sürece, Hilton Oteli`nde sempozyum düzenlemenin ötesine gidemeyiz`` dedi. AB`nin ortak tarım politikalarına entegre olurken çok dikkatli davranmak gerektiğini belirten Benli, hayvancılık sektörü olarak AB ile rekabet etmeyecek durumda olduklarını, üyelik halinde büyük sorunlar ile karşılaşabileceklerini söyledi. Benli, tarımsal üretimde hayvancılığın payının yüzde 30`dan, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yüzde 50-70`lere çıkarılması için, siyasi kararlılık gerektiğini de vurguladı. BESDBİR Başkanı Kemal Akman da, beyaz et üretiminde Türkiye`nin dünyada 17. sırada bulunmasına karşın, maliyetlerin yüksek olması nedeniyle ihracatta rekabet edemediklerini söyledi.(FİNANSAL FORUM)