Kamu İşletmeciliğini Geliştirme Merkezi (KİGEM) Vakfı Başkanı Mümtaz Soysal, hükümeti yetki yasasına dayanarak çıkardığı bütün kanun hükmünde kararnameleri (KHK) uygulamaya çağırarak, özelleştirmenin Türkiye`yi bütün kaleleri zapt edilmiş bir ülke haline getireceğini savundu.
Soysal, düzenlediği basın toplantısında, son günlerde hükümette satıp kurtulma eğiliminin güçlendiğini belirterek, Buna `toplumdaki kangreni önlemek için uzvları kesip atmak` neden olarak gösteriliyor. Devleti zayıflatma, güçsüz bırakma yönünde bir eğilim var. Ancak bu eğilim, düzeltilmesi, sahiplenilmesi gereken kurumları da içine alıyor dedi.
Anayasa Mahkemesinin Yetki Yasası`nı iptal etmesiyle, buna dayanılarak çıkarılan bütün KHK`ların dayanaksız kaldığını hatırlatan Soysal, hükümetin Anayasa Mahkemesi kararı verinceye kadar uygulamalarını sürdürmesinin her alanda birçok mağdur yaratacığını söyledi. Dayanaksızlıkların ispatlanması için tek tek dava açılması gerektiğini vurgulayan Soysal, Hukuka saygı konusunda karnesi kötü olsa da, hükümeti bu KHK`ları uygulamamaya ve uygulamayacağını kamuoyuna açıklamaya çağırıyoruz diye konuştu.
Bütün kaleler zaptedilecek
Soysal, başlangıçtan bu yana, özelleştirmenin siyasi bir amaca hizmet ettiğini sürekli vurguladıklarını belirterek, ekonomik olarak bağımsız olmayan bir ülkenin, siyasal olarakda bağımsız kalma olanağının bulunmadığını söyledi. Soysal, özelleştirmenin Türkiye`yi cebren olmaas da hile ile `bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, her köşesi bir fiil işgal edilmiş` bir ülke haline getireceğini savundu.
Türk Telekom ve THY
ÖYK`da Türk Telekom`un yüzde 34`lük hissesinin satılması konusunda karar alındığını anımsatan Sosyal, ÖYK`nın Telekom hisselerinin satışı konusunda hiçbir karar alamayacağını, bu konuda yetkili organının Bakanlar kurulu olduğunu söyledi. Soysal, ÖYK`nın yalnızca usula ilişkin işlemleri yapmak ve hisselerin ne kadarının satılabileceği konusunda Ulaştırma Bakanlığı`na görüş sunmakla görevli olduğunu belirterek, alınan kararın yetkisiz bir karar olduğunu söyledi.
Soysal, daha önce Telekom`un özelleştirilmesini engellemek için açtıkları davalarda devlet Bakanı Hüsamettin Özkan`ın da imzasının bulunduğunu belirterek, Kurul üyelerinin başvuruları sonucunda verilen kararları okumaları yerinde olacak, böylece, ÖYK, üstüne vazife olmayan işleri yapmak zorunda kalmayacaktır dedi.
THY`de de benzer bir durum yaşandığını kaydeden Soysal, özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova`nın kendisini tüm özelleştirmelerde ytekili bakan saydığını söyledi. Telekom`un olduğu gibi THY`nin de yabancı şirketlerin baskısıyla yönetim yetkisi verilmesi koşuluyla özelleştirilmesinin kabul edilemeyceğini kaydeden Soysal, şöyle devam etti:
Eğer Telekom`da olduğu gibi teklif gelmeyeceği düşünülerek bu yöntem seçilmişse, bu kurumun satılması gerekir mi? Bu kurum iki dönemi zararla kapatmıştır. Bu dönemler de deprem ve Körfez Savaşı`nın yaşandığı dönemlerdir. Gayret gösterilirse daha da çok kar elde edebilecek bir kurumu elden çıkarmak doğru değildir.
Özerkleştirme
Soysal, hükümetin son zamanlarda özerkleştirme kavramını satışa haırlık olarak anlamaya ve göstermeye başladığını belirterek, Hükümetin özerkleştirme anlayışı bizim istediğimizden farklı. Buna göre kuruluşlar, işçi çıkarak, sendikasızlaştırarak, iyi beslenmiş bir koyunun pazara çıkması gibi satılacak diye konuştu.
Bütçenin iptal tehlikesi var
2001 bütçe yasa tasaırsında, bütçe gelirlerinin önemli bir bölümünün özelleştirmeye bağlandığını, bunun Özelleştirme Yasası`na aykırı olduğunu belirten Soysal, bütçenin iptali tehlikesinin bulunduğunu söyledi.
Soysal, KHK`lar konusunda iptal davası açıp açmayacaklarının sorulması üzerine de önce sendikaların davası açmasını beklediklerini, onlara her zaman teknik yardım yapmaya hazır olduklarını bildirdi. (ANKA)