Kanal Ve Frekans İhaleleri Konusunda Yakinda Bir İhale Takvimi Açiklayacağiz -2000 Yili İçinde Radyo Ve Televizyon Toplam 210 Uyari Cezasi Verilmiş, Yayinlar Toplam 4087 Gün Süreyle Durdurulmuştur -Medyada Tekelleşme Sorunu Yaşaniyor -Ekranlar, Yari Cahil Kişilerin Türkçeyi Katlettikleri Yerler Olmaktan Kurtarilmalidir
ANKARA (A.A) - 24.11.2000 - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Nuri Kayış, kanal ve frekans ihaleleri konusunda yakında bir ihale takvimi açıklayacaklarını belirterek, Yayında olan 1295 radyo ile 260 televizyonu daha sıkı kontrol altında tutabilmek, yıkıcı, bölücü ve irticai yayınlara karşı gerekli mücadeleyi eksiksiz yürütebilmek için ihalelerin bir an önce yapılmasını zorunlu görüyoruz dedi. Kayış, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu`nda RTÜK bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, RTÜK`ün sadece kurulduğu yıl genel bütçeden ödenek aldığını, onun dışında tüm giderlerini kendi gelirleriyle karşıladığı gibi, genel bütçeye de önemli miktarlarda gelir fazlası aktardığını anlattı. Kayış, bu yıl Ekim ayı sonuna kadar genel bütçeye aktardıkları miktarın 10 trilyon lirayı bulduğunu bildirdi. Kurumun en önemli gelir kaynağının, radyo ve televizyon reklam gelirlerinden aldığı yüzde 5`lik paylarından oluştuğunu hatırlatan Kayış, 2001 yılı bütçesinin 38 trilyon 742 milyar 709 milyon lira olarak öngörüldüğünü kaydetti. Nuri Kayış, tüm radyo ve televizyon yayınlarının Ankara`daki merkezden izlenebilmesini sağlamaya yönelik proje üzerinde İçişleri Bakanlığı ile ortak çalıştıklarını da anlatarak, bunun için yatırım programına 12 trilyon 700 miyar lira ödenek konulduğunu söyledi.
CEZALAR;
Kişilik haklarının ihlali ve genel ahlaka aykırı yayınlar nedeniyle uyarı ve kapatma cezalarını kararlılıkla uyguladıklarını vurgulayan Kayış, şunları söyledi: Bu yıl içinde 175 bin 200 saat televizyon yayını, 21 bin saat radyo yayını değerlendirilmiş ve bunlarla ilgili 624 rapor hazırlanmıştır. 2000 yılı içinde radyo ve televizyonlara toplam 210 uyarı cezası verilmiş, yayınlar toplam 4087 gün süreyle durdurulmuştur. RTÜK, 6 yıl içinde toplam 11 bin 430 gün yayın durdurma cezası vermiştir. Bunun 8321 günü bölücü nitelikte yayın yapan kuruluşlara uygulanmış olup, irticai nitelikte yayın yapan kuruluşlar ise 2362 gün kapatılmıştır. Kayış, milletvekillerinin kişilik haklarına saldırı niteliği taŞıyan yayınlar konusuda duyarlı olduklarını da ifade ederek, TBMm`nin işleyiş ve çalışmalarına ilişkin haber, yorum ve eleştirilerde, bu kurumun saygınlığını ve vazgeçilmezliğini zedeleyen unsurlar bulunmaması konusunda yayın kuruluşlarını sık sık uyarıyor, bazen bu nedenle kapatma cezaları da veriyoruz diye konuştu.
MEDYADA TEKELLEŞME;
Nuri Kayış, 1980`li yıllardaki gazeteci kökenli patronların yerini bugün müteahhit, banka sahibi, ithalatçı, sigortacı, enerji yatırımcısı, turizmci patronların aldığını, böyle olunca da medyanın, patronun devletle ilişkilerinde kullandığı bir silah haline geldiğini söyledi. Kayış, Bu silah kimi zaman iktidarları övdü; kimi zaman tehdide, şantaja başvurdu. Bu arada özel kredi ve teşvikler ile devlet ihalelerini kapmak için büyük bir yarışa girişildi diye konuştu. Medyada bir tekelleşme sorunu yaşandığını, patronların birden çok kanalı kontrol edebilmek için kanunlara karşı hile yoluna başvurduklarını ifade eden Kayış, Bugün ulusal düzeyde faaliyet gösteren medya kuruluşlarının büyük bölümü birkaç holdingin kontrolü altına girmiştir. Bu olguyu, halkın haber alma hakkı adına büyük bir tehlike olarak görüyorum dedi. Kayış, Türkçe`de 75 bin kelime bulunduğunu ancak televizyon ekranlarından kullanılan kelimesi sayısının 500-1000 civarında olduğunun Türk Dil Kurumu`nun araştırmasıyla saptandığına da dikkat çekerek, Ekranlar, yarı cahil kişilerin Türkçeyi katlettikleri yerler olmaktan kurtarılmalıdır. Televizyon yayıncılığı mankenlere, güzellik kraliçelerine, artistlere teslim edilemeyecek kadar ciddi bir iştir diye konuştu.