Carlo Cottarelli’nin haftalardır gizlilik içinde sürdürdüğü çalışmaları Hazine müsteşarı Selçuk Demiralp ile yaptığı basın toplantısıyla sonuçlandı. Toplantıda Türkiye ekonomisinin sürdürmekte olduğu programa devam etmesi gerektiği ve 2001 yılı için belirlenen TEFE’de %10 ve TÜFE’de %12 oranları hedeflerinin devam ettiği belirtildi. Aralık’da sonuçlanması beklenen Ek Niyet Mektubu görüşmeleri sonucunda serbest bırakılacak 300 Milyon dolarlık kredi diliminin 600 milyon dolar olarak değiştirildiği ve IMF tarafından 2 kredi dilimin birden serbest bırakılabileceği açıklandı.
Sürdürülmekte olan ekonomik programın önemli başarılarının olduğunu kaydeden Hazine ve IMF yetkilileri 2001 yılında öncelik verilecek alanların başında 6 Milyar 787 Milyon dolarlıkcari açığın kontrol altın alınması ve 2000 yılında GSMH’nin yüzde %4-5’ine ulaşan cari açığın 2001 yılında %3-3.5arasında bir düzeye çekilmesi olduğu kaydedildi.
KAPALI KAPILAR ARDINDA NELER KONUŞULDU?
Programın enflasyon hedeflerinde yaşanan sapmaların dünya petrol fiyatlarının yüksekliğine ve ihracatın ağırlıklı olarak yapıldığı Euro’nun sürekli değer kaybetmesinden kaynaklandığı kaydedildi. Bir diğer sorunsa Enerji KİT’lerinin açıkları olarak ortaya çıktı IMF’nin zam yapılması gerektiği uyarılarına bürokratların enflasyon hedefini saptırır gerekçesinin niyet mektubuna yansıyıp yansıyamayacağı henüz belli değil. IMF Cari açığın çözümünün ise iç talebi kısmak ve ithalatın frenlenmesinde olduğunu kaydetmesi üzerine hazine yetkilileri iç talebin daha fazla kısılmasının toplumsal tepkilere yolaçacağında ısrar ettiler. 2001 bütçesinde Gelir hedefinin de titizlikle incelendiği ve hedeflere ulaşılmada gerekli olan vergiler konusunun sorgulandığı kaydedildi. 2001 yılı için petrol fiyatlarının ortalama 24.5 dolar civarında olarak tahmin edildiği açıklandı. Özellikle petrol fiyatlarındaki artışın karşılanması için petrolden alınan vergi oranının arttırılması gerektiği IMF’nin önerdiği çözüm olarak ortaya çıktı.
Yapısal reformlar konusunda Telekom özelleştirmesi ön plana çıktı özelleştirmelerin ağır yürüdüğü ve özellikle Türk Telekom’un satışının yapısal kriter olarak hayati önemde olduğu kaydedildi. IMF’nin Telekom hakkında önerisi çoğunluk hisse satışı ve yönetim hakkının çoğunluk hisseye sahip olan şirkete verilmesi şeklinde oluştu. Ayrıca Merkez Bankası’nın 2001 yılında bağımsız bir statüye kavuşturulması da ek niyet mektubuna dahil edilecek konular arasında yeralacak. Fona devredilen bankaların durumunun ise 6.1 Milyar dolarlık tahvil ihracıyla rehabilite edileceği onaylandı. Tarım KİT’lerinin durumu ise IMF tarafından olumlu olarak nitelendirildi.
PİYASALAR TEMKİNLİ
Piyasaların IMF toplantısına karşı gösterdiği tepki temkinli hareket etmek oldu. Mevcut durumda Türkiye ekonomisinin kredi notunun aynı kalabileceği tahmin edilmekte. Piyasalar yeni yıl öncesi iç talebin kısılacağı yönündeki kararların ve gelir arttırıcı yeni vergilerin sonucunu beklemeyi tercih etmekte.