Petrolde 50 doların altı görülür mü?

08.01.2007 - 09:40 | Son Güncelleme :

https://i.bigpara.com/i/55big/

Ham petrolün varil fiyatı geçen yılı 61.05 dolardan kapatmıştı. Cuma <ımg hspace="10" src="http://i.bigpara.com/i/55big/petrol2.jpg" align="left" vspace="5">günü en son baktığımda ise 54.90 dolayındaydı.Yaklaşık yüzde 10’luk bir düşüşten söz ediyoruz. Üzerinde konuşulacak, yazılacak ve “Bundan sonra ne olur?” sorusunu sorduracak bir düşüş bu.

Ham petrolün temmuz ortasında gördüğü zirve olan 78.40 dolara göre ise neredeyse yüzde 30’luk bir düşüş var. Son bir haftadaki düşüşün gerekçesini biliyoruz. Dünda ısınma amaçlı yakıt tüketiminin en fazla olduğu bölge konumundaki ABD’nin kuzey doğusunda ılımlı seyreden hava koşulları.

Aynı bizde olduğu gibi orada da kış mevsimi herkesi şaşırtacak kadar ılıman geçiyor ve bu nedenle ısınma amaçlı yakıt talebi düşük seyrediyor. Oysa OPEC’in kısa bir süre önce açıkladığı üretim kota kısıntılarının fiyatları yukarı itmesi gerekirdi.

Peki petrol fiyatlarındaki düşüşün arkası gelir mi? İşin içinde yer alan profesyonellere göre 2002 yılından bu yana piyasalara damgasını vuran yukarı trendin döndüğünü söyleyebilmek için henüz erken. Geçen hafta sonu Reuters’te yer alan yorumlara bakıyorum, son hareketi kısa vadeli bir oynaklık olarak değerlendirenler var.

Petrol fiyatlarında trendi asıl döndürecek gelişme talebin zayıflaması olacaktır. Şu anda belki hafif bir zayıflama işareti var ama bunun fiyatların 60 doların altına inmesini gerektirecek boyutta olmadığı belirtiliyor.

Aslında trendin değişmekte olduğuna ait ilk saptamayı bundan 2.5 ay önce dünya piyasalarına akan petrolün üçte birinin kaynağı olan OPEC yapmıştı. Hemen ardından da hareket geçmiş ve aralıkta toplanarak şubat başından geçerli olmak üzere üretimi günde 500,000 varil kısma kararı almıştı.

Tek başına bu kısıntı çok önemli değil ama kasım başındaki 1.2 milyon varillik kısıntıya birlikte düşünüldüğünde önemli bir arz eksikliği anlamına geliyor. Ama buna rağmen fiyatlar geriledi. Bu düşüşlerin etkisiyle OPEC fiyatların dengeye kavuşacağını umuyor ama ya kavuşmazsa ne olacak? Cevap belli: Çok muhtemeldir ki mart ortasındaki olağan toplantıda ya da daha önce yapılacak bir olağanüstü toplantıda yeni kota indirimleri gündeme gelecek.

Talebin zayıflaması şart

Eğer global petrol talebi zayıflamaya devam ederse OPEC’in müdahalelerine rağmen fiyatlar düşmeye devam eder. Ama bunun için talebin zayıflaması şart. Talebi zayıflatacak olan en önemli unsur ise global büyümenin hız kesmesi olacak.

Burada da öne çıkan birkaç önemli ülke ya da blok var. ABD, Japonya, Çin ve Euro bölgesi. ABD ekonomisiyle ilgili karışık sinyaller var. Cuma günü açıklanan ve beklenenden yüksek çıkan istihdam rakamları bir anda havayı değiştirdi ve ekonomik büyümeye ilişkin daha olumlu bir görüntü verdi.

Tabii şimdi de “Acaba bu rakamlar enflasyon kaygısındaki FED’i yeni bir faiz artırımına sürükler mi? Ya da en azından olası bir faiz indirimini erteler mi?” sorusunu sordurdu. Faizin yükselmesi ya da zaten yüksek olan mevcut sevieylerinde kalması halinde ekonomide yavaşlama işaretleri 2007’nin ilerleyen aylarında görülecektir.

Amerikan ekonomisinin uzun bir süre daha yüksek hızla büyümeye devam etmesi zor görünüyor. Avrupa ekonomileri için de aynı şey söylenebilir. Çünkü son açıklamalar orada da faiz artırımlarının süreceğini gösteriyor.

Gelelim dünyanın en önemli ham petrol ithalatçılarından ve bir numaralı akaryakıt ithalatçısı olan Çin’e. Dünyanın üretim üssü haline gelen Çin’de ekonomik büyümenin bir anda hız kesmesini artık kimse beklemiyor çünkü Çin’in demografik ve siyasi koşulları böyle bir duraklamayı kolay kolay kaldıramaz. O nedenle Çin’in talebinde ciddi bir düşüşü şimdilik beklememek lazım.

Japonya ise durgunluktan daha henüz çıkmanın keyfini yaşıyor. Bu durumda kısa vadede fiyatların daha da aşağı gelmesi şimdilik zor görünüyor. Petrol fiyatlarının 50-60 dolar aralığına yerleşmesi bizim gibi ithal petrol bağımlısı ülkeler için şu anda en iyi senaryo olarak görünüyor.



Servet Yıldırım / REFERANS GAZETESİ

 

Hisse Başarıyla eklendi