Merkez Bankası Krizde Uyudu

18.12.2000 - 00:00 | Son Güncelleme :


Turkish Bank Genel Sekreteri Tuğrul Belli, likidite krizinde Merkez Bankası’nın müdahalede geç kaldığını ve yönetiminde başarısız olduğunu söyledi


Turkish Bank Genel Sekreteri Tuğrul Belli, likidite krizine mühadale etmekte geç kalmakla suçlanan Merkez Bankası’nın krizde uyuduğunu söyledi. Merkez Bankası’nın krizden önce likidite ve faiz konusunda gazetelere yansıyan tedirginliği iyi değerlendiremediğini belirten Belli, Kriz olduğunda da müdahelede geç kaldı dedi. Belli, Merkez Bankası’nın geç kalmasının nedenlerini Banka’nın IMF programıyla pasif bir konuma itilmesi, likidite krizleriyle ilgili acil bir hareket planının bulunmaması ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun kurulmasıyla görevleri sona ermiş havasının oluşması şeklinde sıraladı. Müdahele sırasında da hatalar yapıldığını belirten Belli, MB’nin eriyen piyasalarda piyasa yapıcı rol üstlenmemesi, forward veya geri alım gibi bazı enstrümanları devreye sokmaması ve en önemlisi likiditeyi anlaşılmaz bir şekilde sabahtan faizleri düşürecek şekilde değil, akşam sağlaması krizi olması gerektiğinin üzerinde boyutlara tırmandırdı. Sonuçta, kriz çıkabilir ama çok daha az zararla atlatılabilirdi dedi.


* Krizde reformların gecikmesinin etkisi var mı?

Kesinlikle hayır. Program kurun çapa olarak alınmasına ve sıkı maliye politikasına dayanıyor.

* Krizin başlıca sebepleri nedir?

Stand - by anlaşmasının hemen akabinde özellikle yerli yatırımcıların beklentileri birden aşırı bir iyimserliğe döndü. Faizler yüzde 100’lerden 30’lara düştü. Yabancılar ise temkinli davrandılar. Programın kurgusunda baştan iki hata yapılmıştı. Birincisi beklendiği ölçüde yabancı kaynakların gelmemesi durumunda (ki gelmedi), parasal tabanın net iç varlıklarda bir artışla genişletilme imkanının ortadan kaldırılmış olması. ‘Faiz yükselir, döviz gelir’Günlük fonlama faizlerine baktığımızda likidite sorununun iki üç aydan beri olduğu görünüyor. Bu ortamda yüksek miktarda düşük faizli bono portföyü fonlayan Demirbank’ın zararlarını durdurmak için bono satışına geçmesi krizi tetikledi. Yabancılar piyasayı terkettiler. Böylece piyasada hem TL, hem de döviz sıkışıklığı başladı. Programla ilgili ikinci hata da burada yapılmıştı. Döviz çıkar, TL faizler yükselir, döviz geri gelir mekanizmasının bu tip krizlerde etkili olmadığı, ve MB’nin nihai fon sağlayıcı olarak piyasaya TL sürmesinin gerekli olduğu görüldü.

* Kriz yaşanmaması için ne tür tedbirler alınmalı?

Sistem iyi denetlenmeli ve şeffaf olmalı. Bankaların aşırı risk almaları önlenmeli. Türkiye’nin kısa vadeli dış borçlarının kullanılabilir rezervlere oranı çok iyi takip edilmeli ve yabancıları yeni bir güven krizine sokmamak için, rakamlar haftalık olarak açıklanmalı. Programı sonunda nihai amaç enflasyon hedeflemesi değil, TL’nin Euro’ya dönüştürülmesi olmalı.

* Fon bankalarına gelen talepleri nasıl buldunuz?

Türkler tarafından gelen talepleri pek önemsemiyorum. İleride dert çıkma potansiyelini artırıcı olarak görüyorum. Yabancılardan gelen talepler ise gerçekleşmesi durumunda çok olumlu.


YABANCI BANKALARDA ÇALIŞAN TÜRKLER TOY;

Büyük yabancı yatırım bankalarının krizde aşırı reaksiyon gösterdiğini belirten Belli, bu bankalarda çalışan Türklerin de hatalı olduğunu söyledi. Son yıllarda yabancı bankalarda çalışan Türklerin sayısının artmasının Türkiye’nin finansmanı açısından olumlu bulunduğunu bildiren Belli Ama maalesef, onlar toyluklarının, hırslarının ve biraz da Türkiye’deki meslekdaşlarıyla fazla içli dışlı olmanın kurbanı oldular. Doğru hesap yapsalar, Türkiye’deki sıcak paranın rezervleri bitirecek kadar çok olmadığını ve panikle kaçmanın anlamsız olduğunu görebilirlerdi. Ama onlar sürü güdüsüyle kaçmayı tercih ettiler dedi.


TÜRKİYE`DE FAZLA BANKA YOK;

Sektörde çok fazla banka olduğu düşüncesine katılmadığını belirten Belli,
Türkiye’de 80 küsur banka (en azından ticari banka) yok. Özel ticari banka sayısı sadece 28. Gerisi kamu, fon, tek veya az şubeli yabancı ve yatırım bankaları dedi. Belli, Ticari bankacılık aslında son derece sıradan bir iş. Eski bir reklamda olduğu gibi Yok aslında birbirimizden farkımız. Tek fark sermaye. Bu da Türk bankalarında gerekli miktarda yok, yabancı bankalarda var. Orta vadede yabancılar sektörde ağırlıklarını artıracaklar diye konuştu. (MİLLİYET)
 

Hisse Başarıyla eklendi