Üniversitelerin kara çarşaflı öğrencilerle dolması ve şeriat düzenini savunanların
`vakıf` ya da `yardım derneği` adı altında KKTC`de üslenmeleri Atatürkçü Kıbrıs Türklerini endişelendirmeye başladı. İktidar ortağı Toplumcu Kurtuluş Partisi`nin yayın organı Ortam gazetesi de `İrtica kapımızda` başlıklı tam sayfa manşet haberinde KKTC`nin şeriat devleti denemesi için pilot bölge seçildiği iddialarını gündeme getirdi.
Nakşibendi tarikatının lideri Şeyh Nâzım Kıbrısi `nin, Lefke bölgesindeki dini faaliyetlerini sürekli geliştirmesinin ardından, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) üniversitelerindeki türbanlı öğrenci sayısında patlama olması, Atatürkçü Kıbrıs Türklerini ciddi bir şekilde endişelendirmeye başladı. Kıbrıs Türk toplumunun mücadele önderi Dr. Fazıl Küçük` ün, varoluş mücadelesinin devam ettiği 1960`lı yıllarda bile gerek Şeyh Nâzım`a, gerekse aşırı dinci akımlara karşı en keskin mücadeleyi verdiğini, hatta ülkeye girişleri yasakladığını anımsatan Atatürkçü Kıbrıslı Türkler, şimdilerde ise üniversitelerin türbanlı öğrencilerin yuvası haline geldiğini, KKTC`li yetkililerin bu tehlikeli gelişme karşısında herhangi bir önlem almadığını vurgulayarak tepkilerini ortaya koyuyorlar. Türbanlı öğrencilerin derslere alınmaması yön ündeki YÖK kararının, özel statüdeki KKTC üniversitelerini bağlamaması nedeniyle irticai ortakların KKTC`ye sistematik bir şekilde öğrenci gönderdiğine dikkat çeken Ortam gazetesi de dünkü manşetinde
``İrtica kapımızda`` başlıklı geniş bir haber yayımladı.
Koalisyon ortağı Toplumcu Kurtuluş Partisi`nin yayın organı Ortam`ın haberinde, Kıbrıs`ta halk arasında adı bile duyulmayan çok sayıda dini kurumun, türbanlı ve irticacı birçok öğrencinin adaya gelmesini fırsat bilerek bu öğrencilere yardım amaçlı faaliyetlerde bulunduklarını yazdı. Söz konusu örgütlerin yardım çağrısına uyarak, onlara bağlı yurtlarda kalan öğrencilerin, yurt yönetimi tarafından verilen dini eğitimi de almak zorunda olduklarını savunan gazete, ``Büyük Atatürk, devrimlerini Türkiye`de uygulamaya koyarken, İngiliz sömürge yönetimi altında olmasına rağmen, devrimleri anında benimseyen Kıbrıs Türk halkı laik demokratik sistemin geleceğinden endişe duyuyor`` dedi.
İRTİCANIN KARA YÜZÜ KARŞIMIZDA;
Gazeteye başvuran ve adının açıklanmasını istemeyen bir KKTC vatandaşının, Lefkoşa`nın Küçük Kaymaklı bölgesinde faaliyete geçen ``Hamiyetperverler Vakfı`` adlı örgütün araştırılmasını istediğini yazan gazete, bu vakfın hangi amaçla kurulduğu, onca büyük parasal imkânı nereden sağladığı, devlet tarafından denetlenip denetlenmediği hususlarının yetkililer tarafından açıklanması çağrısında bulundu. Gazetenin haberinde 3 çocuk annesi olduğunu söyleyen bir başka vatandaşın ``KKTC devleti tedbir almak için irtica belasının Türkiye`de olduğu gibi azıtmasını mı bekliyor`` şeklindeki sorusu oldukça dikkat çekti. KKTC`deki üniversitelerin birkaç bin dolarlık gelir yüzünden kara çarşaflı öğrencilere açık olmasını eleştiren Ortam gazetesi, yardım kuruluşu adı altında faaliyete sokulan çok sayıda dini örgütün giderek güçlendiğine dikkat çekti. Gazete, dünkü tam sayfa manşet haberinin sonunda şu ifadelere yer verdi: ``Türkiye Milli Güvenlik Kurulu`na verilen raporda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti`ne 300`ün üzerinde irticacı öğrenci kaydırıldığı bilgisi de dikkate alındığında, bizim küçük ülkemiz Türkiye`ye karşı yönelen irticai grupların geçici üssü mü? Yoksa ilk şeriat devleti denemesinin yapılacağı pilot bölge mi? (CUMHURİYET)