Yeni başkan George W. Bush yeni hazine bakanını, ekonomik veya finansal backgrounda ve mükemmel kalifikasyonlara sahip olup Capitol Hill`de, Wall Street`de ve diğer ülkelerde saygınlığı uyandıracak kişilerin olduğu uzun bir liste içinden seçebilirdi. Bush, bunun yerine alüminyum üreticisi Alcoa`nın başkanı Paul O`Neill`i bu göreve atadı. Bu, Bush`un yerel sorunlara odaklanarak, daha geniş perspektifli ekonomik sorunlardan kaçınacağına ilişkin ilk sinyal anlamına geliyor.
ABD Hazine bakanının rolü diğer endüstrileşmiş ülkelerle kıyaslandığında daha farklı bir görünüm arzediyor. O`Neill`ın para politikası üzerinde bir denetimi yok; bunu Fed başkanı Alan Greenspan yapıyor. Onun mali politikalarla da bir ilgisi yok, zira harcamalar ve vergi kararları son analizde başkan ve Kongre arasındaki müzakereler sonucunda belirleniyor.
Ancak Hazine`nin dişi yok değil. Hazine kamu finansları konusunda başkanın en etkin danışmanı olabilir ve olmalıdır. Ve Hazine IMF ve Dünya Bankası gibi uluslar arası finans örgütlerinin politikalarını belirlemek açısından en önemli rolü oynayabilir. Larry Summers, Robert Rubin gibi O`Neill`in iki selefinin geçen birkaç yıldan bu yana global finansal dramada oynadıkları rolleri düşünün. İş adamları hükümete gelince o kadar başarılı olamıyor. Onların bir işi idare ederken gösterdikleri başarı, ticaret ve rekabetin yararlarını tanımak ile aynı anlamda değil - ya da finansal krizlerin uzak ülkelerde nelere mal olacağını tahmin etmek.
Bush`un şimdi Hazine`de çalışacak diğer personeli de ataması gerekiyor. O`Neill`in atanmasından sonra şimdi bu atamalar daha da büyük önem kazanmış oluyor. Yeni başkan bu fırsatı kullanarak, sıkı ekonomik tavsiyelere verdiği değeri ve global ekonomik sorunlarla ilgilendiğini ortaya koymalı. (FİNANSAL FORUM - FİNANCİAL TİMES)