Gül’ün adaylığı piyasa için “risktir...”

27.07.2007 - 10:04 | Son Güncelleme :

Son 24 saatte “doları 1.28’lerde, borsa endeksini 52 binlerde görenler” hep aynı soruyu sordu...

https://i.bigpara.com/i/55big/

Son 24 saatte “doları 1.28’lerde, borsa endeksini 52 binlerde <ımg hspace="10" src="http://i.bigpara.com/i/55big/tbmmgulerdogan.jpg" align="right" vspace="5">görenler” hep aynı soruyu sordu: “Ne oldu, hani her şey çok iyiydi, seçim sonrası piyasalar uçacaktı?..”

Yiğit BULUT / VATAN GAZETESİ

Soruya cevap aramadan, bu köşede ele aldığımız “1 dolar 1 YTL olur mu”, “Piyasaları uçuracak ayrıntı nerede gizli”, “Bu sonuçla dolar 1 YTL olur, borsa 60 bin üstüne çıkar mı” yazılarından bazı alıntılar yapmak istiyorum. Üç yazının da “özünde” özellikle “doların 1.25 altına gitmesi için” iki soru ortaya koymuştuk.

Aynen aktarıyorum;

“(...) 1- Türk piyasaları 2006 mart başına kadar dünya ile eş zamanlı hareket ederken, MB Başkanı seçme sürecinin “siyasallaşması” ve özellikle yabancıların bu siyasallaşmayı “Cumhurbaşkanı seçimine bulaşır” mantığı içinde algılamaları bizi dünyadan kopardı. Yabancıların algılaması doğru çıktı ve Türkiye, Cumhurbaşkanını seçemedi. Bu noktada yeni tablo sonrası “ana denklemi” sürükleyecek ve ilk olarak ortaya atılacak soruyu soruyorum: Bu tablo ile bir Cumhurbaşkanı içeride zıtlaşma olmadan seçilebilir mi?

2- Küresel ‘likidite’ şartları devam edecek mi? Soruyu biraz daha açalım, tam olarak yeni bir sınırda olan ‘küresel trendler’ dirençleri geçip yeni kanallara girecek mi? Örneğin, petrol 77-79 dolar direncini, euro-dolar 1.3750-1.40 bandını geçebilecek mi? Cuma günü tam zirvelerinden satılan dünya borsaları nasıl bir sinyal üretiyor?..”

Sevgili dostlar, sorular ve aslında sorular eşliğinde ortaya konan şartlar çok açık. Peki aynı sorulara bugün gelinen durum için cevap ararsak; ne oldu da “dolar 1,25’ten döndü, İMKB’de yabancı çıkışları oluştu?..”

İlk soru uzlaşmayı sorguluyor. Geldiğimiz nokta çok açık; AKP “uzlaşma” kavramını “piyasanın” risk algılamasından değişik tarif etti...

Bu ne demek? TBMM’de çıkan tablo içinde “MHP’nin, CHP’nin veya bağımsızların” desteğiyle bir “uzlaşma” kültürü yaratır ve Cumhurbaşkanı seçersiniz. Bu, seçilmişlerin aralarında uzlaşmasıdır... Bu yöntemle istediğinizi seçersiniz ve sonuna kadar hakkınızdır...

Bir uzlaşma tarifi daha yapılabilir ki birinciden farklıdır: Seçilmişler ile devletin uzlaşması... Türkiye gibi “kurumların” güçlü olduğu özellikle devlet çarkının askeri dinamikler ile algılandığı ülkelerde, “asıl uzlaşma”, aksi bir sivil yapı oluşana kadar, devlet ile seçilmişlerin uzlaşmasıdır. Bu noktada altını çizerek belirteyim; “iyi olan budur” demiyorum. Sivilleşemediğimiz sürece “asıl olan budur” diyorum... Uzun lafın kısası; birinci soruya vereceğimiz cevap; uzlaşma yolunda beklenen, piyasalara “marjinal fayda” sağlayacak adım atılamadı...

İkinci soruya gelince... Son 4 günde hatta geçen cuma akşamından bu saate kadar dünya piyasalarında bırakın “yeni yukarı” kanallar açılmasını, varolan yapı dahi korunamıyor. Bu yazıyı yazdığım saate dolar-yen 120 altını zorluyor, BOVESPA ve DOW’da zirve bölgelerinden satış trendi devam ediyor ve “dünyada global bir sorun var mı?” sorusu soruluyor. İkinci soruya vereceğimiz cevap da çok açık; dünya genelinde “piyasalar” henüz “çok net olumsuz” sinyaller üretmese bile en azından “marjinal olumlu” olabilecek bir yapı da ortaya çıkmadı. Daha açıkçası; sınırlar zorlanmasına rağmen “ikincil bir küresel genleşmeyi” yaratacak bölgeler aşılamadı...

Sonuç: Uzlaşmayı varolan gerçeklerimize “uygun tarif edemez”, “dünya genelindeki konjonktürel yapıyı” doğru analiz edemez ve en önemlisi “her olumlu dinamiği kendimizde” zannedersek; önümüzdeki günlerde bu yanlış algılamanın cezasını çok çekeriz...

 

Hisse Başarıyla eklendi