Tüketici Fiyatları Endeksi'nde (TÜFE) Mayıs ayında medyan bazında yüzde 1.45 artış beklenirken, yıl sonu enflasyon tahminleri ise son dönemde TL'deki değer kaybı ve genişlemeci maliye politikaların da etkilediği beklentilerdeki bozulmalarının yansıması olarak bir önceki anketteki yüzde 10.15'ten yüzde 11.50'ye yükseldi.
TCMB'nin Mayıs ayı enflasyon verisine göre yeni para politikası tepkisi verebileceğine yönelik beklentilerin Londra ziyaretindeki açıklamalarla kuvvetlenmesi verinin piyasalar tarafından çok daha yakından izlenmesine neden oluyor.
Sadece son iki ayda yıl sonu enflasyon beklentisi 208 baz puan artışla yüzde 9.42'den yüzde 11.50'ye çıkarken ekonomistler yılsonu tahminlerinde Mayıs ayı verisi ardından da yukarı yönlü revizyonları yüksek bir olasılık olarak görüyorlar.
Reuters'ın 14 kurumun katılımıyla yaptığı ankete göre, aylık TÜFE değişim beklentileri yüzde 1.00-2.10 artış bandında yer alıyor. Yılsonu tahmini ise yüzde 10.20-12.50 bandında bulunuyor.
Ekonomistlerin hesaplamalarına göre yaz aylarının ortasında yıllık enflasyonun yüzde 13 bandını aşması ve 14 yılın yeni rekorunu görmesi yüksek bir olasılık ve yıl sonunda ise yüzde 11'in altında bir kapanış artık olası görünmüyor.
TL'deki değer kaybı ve TL cinsi petrol fiyatlarındaki artışın da etkisiyle ulaştırma, mevsimsel etkilerden dolayı giyim Mayıs ayında öne çıkıyor.
Tacirler Yatırım Başekonomisti Özlem Bayraktar, "Mayıs ayında TL'deki değer kaybı etkisinin enflasyonda yavaş yavaş görülmeye başladığını anlayacağız. Kur geçişkenliğinin
enflasyona yansımasının 12 aylık süreçte tam olarak hissedildiği ve bunun ilk üç ayında etkinin önemli bölümünün tamamlandığı göz önüne alındığında önümüzdeki üç ay içinde çekirdek enflasyon yüzde 14.50'in üzerini görebilir" dedi ve ekledi:
"Dolayısıyla çekirdek enflasyondaki yükseliş önümüzdeki üç ayda manşet üzerinde önemli bir baskı unsuru olarak öne çıkıyor. Bu kapsamda enflasyonun Mayıs ayı itibarıyla yüzde 12'ye, Temmuz ayı itibarıyla yüzde 13.50'lere doğru yükseliş olabilir. Yıl sonunu yüzde 11'in üzerinde tamamlanacağını düşünüyoruz."
Enflasyon Kasım 2017'deki yüzde 12.98 ile görülen 14 yılın zirvesinden yönünü aşağı çevirdi ancak son dönemde güven eksikliği kaynaklı TL'deki değer kaybının da etkisiyle enflasyon beklentilerinde yaşanan bozulma Reuters anketlerine ve TCMB'nin beklenti anketine de yansıyor.
Merkez Bankası (TCMB) ise TL'deki değer kaybı ve enflasyon beklentilerindeki bozulmaya karşı ay başından bu yana yaklaşık 10 milyar dolara ulaşan döviz likiditesi rahatlatıcı adım
atarken 300 baz puanlık faiz artışına gitti. TCMB ayrıca fonlamanın tamamının 1 haftalık repo faizinden sağlaması ile sonuçlanacak şekilde 7 Haziran'da sadeleşme sürecini tamamlayacağını açıkladı.
Tüm bu adımlar enflasyon beklentilerindeki bozulmanın yarattığı endişeleri kısmen azaltsa da tam olarak ortadan kaldırmıyor.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanı Murat Çetinkaya ise dün Londra'da yatırımcılarla yaptığı görüşmelerde TCMB'nin TL'yi savunmak için gereken özgürlüğe sahip olduğu vurgusunu yaptı.
Toplantılara katılan yatırımcıların verdiği bilgiye göre iki yetkili, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın iki hafta önce Londra'da yatırımcılara yaptığı açıklamaların yarattığı gerilimi düşürmeye yönelik açıklamalarda bulundu.
Katılımcılar TCMB'nin faizleri yükselttiğini enflasyonun kötü gelmesi halinde faizleri tekrar artırmaya hazırlıklı olduğuna da dikkat çektiler.
Bu kapsamda Mayıs ayı enflasyon verilerinin de önemi de arttı. Piyasalarda beklentilerin üzerinde bir enflasyon verisi 7 Haziran'daki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında yeni bir sıkılaştırma beklentisini de kuvvetlendirecek.