FED`in tavrı belirleyici olabilir

03.07.2008 - 08:57 | Son Güncelleme :

https://i.bigpara.com/i/55big/349fedyabanciborsa.jpg
Ayı piyasası başladı başlayalı son bir haftadır küresel yatırımcı <ımg hspace="10" src="http://i.bigpara.com/i/55big/fed.gif" align="right" vspace="5">için güvenli yatırım alanı kalıp kalmadığı tartışılıyor.

REFERANS GAZETESİ

Yatırım bankası Barclays`in tahminlerine göre bu yılın ilk çeyreği sonunda emtia piyasasında yapılan toplam yatırımın büyüklüğü 225 milyar dolara kadar çıktı. Ancak emtia piyasalarına giren yatırımlar artık yavaşlıyor. Barclays Capital`a göre yılın ikinci çeyreğinde Avrupa piyasalarındaki emtia varlıklarına giren yatırımlar bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 58 düşerek 800 milyon dolara gerilemeye başladı bile.

Emtia piyasasının gösterge endekslerinden CRB endeksi ise geçen mart ayında yüzde 8,3 düşerek 1956 yılından bu yanaki en sert kan kaybını yaşamıştı. Uzmanlara göre ABD emlak ve kredi piyasalarına ilişkin endişeler ve ABD Merkez Bankası`nın (FED) büyüme endişeleri ile faiz artırımında aceleci görünmemesi emtia piyasasının kısa vadede güvenli liman olarak kalmasını sağlayabilir. Ancak FED`in Avrupa Merkez Bankası (AMB) yada İngiltere Merkez Bankası (BoE) gibi faiz artırımını gündemine alması halinde emtia balonu patlayabilir.

Çin alımları yavaşlattı vadeli işleme sınırlama yolda

ABD`de akaryakıta olan talep düşüyor, en büyük altın alıcısı Hindistan`da ise altın alımları yüzde 50 azaldı. ABD`deki tarımcılar buğday üretimini artırıyor, Çin`de ise çelik üretiminde gaza basıldı. Diğer yandan bu yıl yüzde 28 değer kazanan bakıra olan talep düşüyor. Çin`in geçen ağuststan bu yana yaptığı bakır ithalatı geçen ay yüzde 19 düştü.

17 Mart`ta ons başına 1000 doları geçen altının ise bu yıl ortalama 850 dolar civarında kalması bekleniyor. Dünya Altın Konseyi`nin verilerine göre ise yılın ilk çeyreğinde altına olan talep 5 yılın dibine geriledi. Aralarında hedge fonlar gibi spekülatör oyuncuların da bulunduğu küresel yatırımcının krize başladığından beri emtiaya, özellikle de vadeli petrol kontratlarına bu denli yüklenmesi ise sıradan vatandaşın sofrasındaki ekmeği bile etkiledi.

ABD ise bu hafta başında OPEC`in Yeterince petrolümüz var söylemleri ile üretimi artırmamakta inatlaştığı bir dönemde spekülatif alımların önüne geçebilmek için vadeli işlemlere sıkılaştırma getirmeyi planladığını duyurdu. Şimdi ise küresel yatırımcıya krizde kol kanat geren emtia bundan sonra eskisi kadar güvenlilir bir liman olmaktan çıkacağı endişeleri alevleniyor. 

FED dolara destek atarsa emtiaya ilgi azalır

FED`in olası faiz artırımı dolara bir seneden uzun bir süredir euro karşısına kaybettiği değerini toparlamasına imkan verir, bu da emtia varlıklarına olan ilgiyi azaltır. Emtia balonunun patlaması ise sert iniş yolunda emtiaya dayalı hisse senetleri piyasasını tampon olarak kullanan gelişmekte olan piyasalar için yeni riskler doğurabilir.

Uzmanlara göre kısa vadede abd elmak ve kredi piyasasına ilişkin endişeler emtia gibi yatırım sınıflarında artış döngüsüne yol açabilir ancak FED`in de faiz artırımına başlaması halinde doların değer kazanması emtia balonunun da patlamasına yol açabilir. Bloomberg`in tahminlerine göre 2 yıldır kan kaybı yaşayan dolar yılın ikinci yarısında düşüşüne son verebilir. Bu da da sert iniş yolunda emtiayı tampon olarak kullanan gelişen piyasalar için yeni riskler doğurabilir.
 
Fitch`in nisan ayındaki bir raporunda da emtia fiyatlarında yüzde 10 düşüş yaşanması halinde, dünyanın en büyük emtia ihracatçısı 15 gelişmekte olan piyasayı zor duruma sokabilir. Çünkü gelişmekte olan ekonomilerin GSYİH`larının ortalama yüzde 3,2`sini emtia ihracatı oluşturuyor. Emtia balonunun sönmesi halinde bundan en fazla etkilenecek gelişmekte olan piyasaların başında ise Nijerya, İran, Suudi Arabistan ve Azerbaycan gösteriliyor.

Balon çılgınlığı ABD yavaşlarken fazla sürmez

Citigroup`dan Barclays`e, BNP Paribas`dan Fitch`e kadar bir çok kurumdan analistler emtianın ayı piyasasına girildiği bir dönemde hala güvenli bir yatırım alanı olup olmadığını tartışıyor. Citibank`a göre kredi piyasalarında daralma yaşandığı ve ABD`de talebin hızla düştüğü bir dönemde emtia piyasalarının çıkışına devam etmesi ancak ayrışma teorisinin halen geçerli olması durumunda gerçekleşebilir.

Oysaki bir varlık sınıfındaki krizin bir başka varlık sınıfını etkilemeyeceğini savunan ayrışma teorisi, ABD`de geçen yaz yaşanan kriz sonrası gelişmekte olan piyasalarda da kan kaybı yaşanması ile bir süredir çürümüş olarak kabul ediliyor. Kredi derecelendirme şirketi Fitch nisan başında yayımladığı raporunda emtia fiyatlarındaki artışın küresel ekonomide görülen yavaşlamaya karşı bağışıklığı olmadığını söylemiş, 2008`in ilk çeyreğinde yaşanan ralliye rağmen emtia fiyatlarının talep yönlü bir düşüşten kaçamayacağını iddia etmişti.

Yatırım bankası BNP Paribas ise haziran sonunda yayımladığı araştırma raporunda emtia genelinde değer kaybının yaklaşmaya başladığına dikkat çekmişti. Bir başka yatırım bankası Barclas ise mayıs ayında çıkardığı raporda emtia piyasasında yaşananları Bubblemania (Balon çılgınlığı) olarak nitelendirmişti. Fitch raporunda ABD ekonomisindeki büyümenin yüzde 2`lere kadar gerilemesi ile 2007`de yüzde 11,4 büyüyen Çin`in yüzde 9,7`ye yavaşlayarak son 6 yılın en yavaş büyümesini göstermesini emtia balonu için risk olarak göstermiş ve bun un özellikle metal talebini düşüreceğini öngörmüştü.
 

Hisse Başarıyla eklendi