Ersümer: Türkiye Mutlaka Nükleer Santralı Kurmak Zorunda

10.11.2000 - 00:00 | Son Güncelleme :



-Türkiye Bir Gün Mutlaka Nükleer Santralı Kurmak Zorundadır -Bana Nasip Olmadı, İnşallah Bir Başka Bakana Nasip Olur -Otomobillerde Lpg Kullanımını Önlemek İçin Çalışma Yapıyoruz

İSTANBUL (A.A) - 10.11.2000 - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Türkiye`nin nükleer santrallere ihtiyacı bulunduğunu belirterek, Türkiye bir gün mutlaka nükleer santralı kurmak zorundadır. Bana nasip olmadı, inşallah bir başka bakana nasip olur dedi. Türkiye`de otomobillerde LPG kullanımının yaygınlaşmasının devlete büyük yükler getirdiğini ifade eden Ersümer, otomobillerde LPG kullanımını önlemek için maliye ile çalışmalar yaptıklarını bildirdi. Cumhur Ersümer, Destek Reasürans`da düzenlenen Türkiye`nin Enerji Politikasında Petrolün Yeri konulu seminerin açılışında yaptığı konuşmada, nükleer santral konusunda birçok suçlamaya hedef olduklarını, iftiraya uğradıklarını, ancak buna rağmen çevreci kuruluşların demokratik tepkilerine saygı duyduklarını söyledi. Ersümer, dünyada bu konuda bir aldatmaca yaşandığını, Almanya`da da nükleer santrallar konusunda iktidara gelmeden önce Yeşiller`in nükleer santralleri kapatma taahhüdünde bulunduklarını vurgulayarak, şunları kaydetti. Ancak iktidara geldiklerinde, (hadi kapatın) denildiğinde, uzun dönemli vadeler verirler. Olaya baktığınızda bu verilen vadelerde zaten santrallerin de ekonomik ömürlerinin dolduğunu görürüz. Bu enerji kaynağından hiçbir ülke vazgeçemez. Nükleer santraldan vazgeçilmesi, çevrecilerin başarısı olarak değerlendirilse de, diğer yandan petrol lobisinin başarısı olarak da görülebilir. Ama bu Türkiye`nin başarısızlığı olmuştur.

-BANA NASİP OLMADI-

Nükleer santrale Hazine`nin garanti vermemesi olayına da değinen Ersümer, Hazine`nin garantisinin zaten 2005 yılından itibaren başlayacağını dile getirdi. Ersümer, Bana nasip olmadı. İnşallah bir başka bakana nasip olur şeklinde konuştu. Cumhur Ersümer, bir metreküp doğalgaz, bir litre petrolün Türkiye`ye gelmesi için katlanılan risklere bakıldığında, nükleer santralın öneminin daha da iyi anlaşılacağını vurguladı. Türkiye`nin tüm enerji kapnakları değerlendirmeye alınabilse bile 2020 yılında ancak ihtiyacın yarısına yakın bir kısmını karşılayabileceğini belirten Ersümer, enerji kaynakları bakımından fakir olan ülkenin ihtiyaçlarının dışarıdan karşılama yoluna gidildiğine dikkat çekti. Türkiye`nin kendi bütçe imkanlarıyla enerji yatırımlarını yapmasının mümkün olmadığına işaret eden Ersümer, 1997 yılından bu yana bakanlığı döneminde yatırım finansmanını nasıl sağlanacağı, kaynağın nasıl Türkiye`ye enjekte edileceği yönünde çaba içinde olduklarını anlattı. Yap-işlet modelinin bu noktada önemli çözüm yolu olarak görüldüğünü belirten Bakan Ersümer, 5 enerji santralının bu yöntemle ihale edildiğini, yapımına başlandığını ve 5830 megavat güç elde edilecek bu santralların 6 milyar dolara malolacağını bildirdi. Ersümer, devletin yap-işlet modeline hiçbir maddi katkısı olmadığını, sadece doğalgaz taahhütü ve 16 yıl boyunca bu enerjiyi satın alma garantisi bulunduğunu kaydetti.

-LPG-

Türkiye`de otomobillerde LPG kullanımının yaygınlaşması ve petrol şirketlerinin eleştirilerine yönelik değerlendirmelerde bulunan Ersümer, LPG kullanımındaki amacın asıl hedefinin mazot kullanımının yolaçtığı çevre kirliliğini azaltmak olduğunu, ancak artan talep karşısında bunun devlete büyük yükler getirmeye başladığını kaydetti. LPG`nin Türkiye`ye gelen en pahalı yakıt türü olduğunu ve büyük sübvansiyonlar yapıldığını ifade eden Ersümer, özel sektör üzerindeki yükün alınarak TÜPRAŞ`a devredildiğini ve TÜPRAŞ`ın bu nedenle 400 milyon dolar zarara katlanmak zorunda kaldığını bildirdi. Bakan Ersümer, bu konuda Maliye Bakanlığı ile çalışmalar içinde bulunduklarını, otomobillerde LPG talebini önlemek için çalışmalar yaptıklarını söyledi. (Devam edecek)
 

Hisse Başarıyla eklendi