-Enerji Ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ersümer: -Avrupa`ya Gidecek Petrol Ve Gazın Anahtarı, Türkiye`nin Özellikle Hazar Bölgesi Ülkeleriyle Birlikte Yapacağı Çalışmalardır -Bu İkiyüzlü Tavrından Avrupa`Nın Bir An Önce Vazgeçmesi Lazımdır
İSTANBUL (A.A) - 16.11.2000 - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer, Avrupa`ya gidecek petrol ve gazın anahtarının, Türkiye`nin özellikle Hazar bölgesi ülkeleriyle birlikte yapacağı çalışmalarda olduğunu söyledi. Ersümer, 1. Uluslararası Petrol ve Doğalgaz Kongresinin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye`nin, politik istikrarı, dengeli uluslaraarası işbirliği, altyapısı ve güvenli enerji politikasıyla petrolün ve gazın her noktasında bulunanlar tarafından dikkatle izlenen bir ülke olduğunu kaydetti. Ersümer, Türkiye`nin Hazar petrollerinin Batıya taşınması noktasında da artık herkesin tartışmasız kabul ettiği Doğu-Batı arasında bir koridor konumunda olduğunu vurguladı. Bu noktada Türkiye`nin, bölge ülkeleriyle birlikte yaptığı ve bütün dünya devletlerinin de desteğini alabilme çabasını sürdürdüğü, özellikle finans kuruluşlarının da destekleyebileceği ekonomik kriterlere dayalı projelere öncülük eden bir ülke olduğunu ifade eden Ersümer, özellikle Hazar bölgesindeki hidrokarbonların Batıya taşınmasının, hem Batı için yeni bir pazarın oluşması hem de bölge ülkelerinin bu yerin altında duran ekonomik değeri kendi ekonomilerine katabilme imkanı sağlayacağını anlattı. Bakan Ersümer, Türkiye`nin projeleri dendiğinde, petrol taşımacılığında ana iletim hattı olarak değerlendirilen Bakü-Ceyhan petrol boru hattının ve hızla artan doğalgaz ihtiyacının akla geldiğini belirterek, gerek Hazar bölgesinde gerek Türkmenistan, Azerbaycan ve Kazakistan`da önemli ölçüde üretime hazır ve hazır hale gelecek doğalgaz kaynaklarının Batıya taşınmasında Türkiye`nin ev sahipliği yapmaya hazır olduğunu kaydetti.
-ÇALIŞMALAR SÜRDÜRÜLÜYOR-
Türkmenistan gazının Batıya taşınması noktasında 16 milyar metreküplük bir anlaşmanın realize edilmesi çalışmalarının sürdürüldüğünü belirten Ersümer, bu projede Türkmenistan`ın nihai kararının gecikme ihtimaline karşı Şah Denizi böglesinde bulunan doğalgazın da bir an önce Batıya taşınmasıyla ilgili görüşmelerin de sürdürüldüğünü bildirdi. Türkiye`nin komşularıyla iyi geçinen, kendi ihtiyacını karşılayabilmek için gaz ve petrole sahip ülkeler bakımından bir pazar olduğunu ifade eden Ersümer, Diğer yandan bu kaynakların Batıya taşınmasında bir köprü, bütün bu işleri yaparken de Türkiye`nin tutarlı, itibarlı, gerçekçi politikaları, coğrafyasının kendisine verdiği imkanları, stratejik konumu, Avrupa ile olan ilişkileri bakımından da bölgeye bir açılım getirebilir dedi. Türkiye`nin AB`ye girme çalışmalarının hızlı bir şekilde devam ettiğine ancak uluslararası platformların değişik çatışmaları da kendi içinde getirdiğine işaret eden Ersümer, şunları söyledi: Geçtiğimiz günlerde Türkiye raportörü görevinden istifa ediyor. (Avrupa bu ikiyüzlü tavrını sürdüremez) diye bir değerlendirme yapıyor. Biz tabii bu raportörün beyanına aynen katılıyoruz. Bu ikiyüzlü tavrından Avrupa`nın bir an önce vazgeçmesi lazımdır düşüncemizi buna ekliyoruz. Türkiye, kendisine yöneltilen Kıbrıs`ın işgal edildiği noktasında tamamen gerçek dışı ve Ermeni tasarısıyla ilgili tamamen hayal ürünü tarihi saptırmaya yönelik iftiralar bakımından Avrupa kapısında bu mücadelesini sürdürüyor. Avrupa`ya bir alternatif gazın götürülmesi, Avrupa`ya alternatif bir petrol pazarının açılabilmesinin de kapısı bir manada anahtarı, Türkiye`nin özellikle Hazar bölgesi ülkeleriyle birlikte yapacağı çalışmalardır. Ümit ediyoruzki bu çalışmalarla bütünlük sonucunda, Türkiye bir yandan ihtiyaçlarını gören diğer yandan bu pazarlara köprü görevi gören AB`nin bir parçası olarak 21. Yüzyılda etkin konumunun tartışmasız önemini sürdürecektir.
-MÜSTEŞAR YİĞİTGÜDEN-
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Yurdakul Yiğitgüden de konuşmasında, 2010 yılında Türkiye`de doğalgaz talebinde önemli bir artış olacağını söyledi. İthal enerji oranının 2010 yılında yüzde 72`ye, 2020 yılında ise yüzde 76`ya çıkacağını, Türkiye`nin hampetrol ve doğalgaz üretiminde azalmanın devem edeceğini ifade eden Yiğitgüden, Türkiye`nin enerji sektörü pazarına yönelik reformlara giderek ağırlık verdiğini ve mevzuatın AB mevzuatına paralel hale gelmesini hedeflediklerini bildirdi. Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan da, Türkiye enerji talebinin ve dışa bağımlılığın önümüzdeki yıllarda giderek artacağını vurgulayarak, Türkiye`nin yeni enerji seçeneklerine başvurması gerektiğini kaydetti. Prof. Ercan, Türkiye`de bir güneş enerjisi ve su varlığı vardır. Hidrojene bağlı enerji üretimi de Türkiye`nin seçenekleri arasında olmalıdır dedi. Bu arada, Bakan Ersümer, Kongre öncesi 1. Uluslararası Petrol ve Doğalgaz Fuarı`nın açılışını yaptı. Ersümer`in açılışını yaptığı fuara 150 firma katılıyor. Fuarda, petrol ve doğalgaz arama-bulma, nakliye ve depolama alanlarında faaliyet gösteren firamaların ürünleri sergileniyor. Fuar 18 Kasım Cumartesi akşamı sona erecek.