Ekonomistler faiz kararı için ne dedi?

18.01.2018 - 16:13 | Son Güncelleme :

Merkez Bankası, beklentiler dahilinde faize dokunmadı. Buna göre, marjinal fonlama oranı yüzde 9,25, Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 7,25, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 8 düzeyinde sabit tutuldu. Ekonomistler Merkez Bankası'nın faiz kararını bigpara.com'a değerlendirdi.

https://i.bigpara.com/i/55big/hisse_6666.jpg

TCMB ŞİMDİLİK FAİZ İNDİRİMİ KAPISINI KAPATTI

İntegral Yatırım Araştırma Uzmanı Eda Karadağ, "TCMB, 2018 yılının ilk faiz kararını açıkladı. Merkez, beklenildiği üzere faiz oranlarında değişikliğe gitmedi. Karar metninde, enflasyonla ilgili vurgular oldukça dikkat çekici. En son açıklanan aralık ayı enflasyon rakamlarında, çekirdek enflasyon yüzde 12.08’den yüzde 12.30’a yükselirken,  manşet enflasyon ise yıllık bazda baz etkisinden kaynaklı olarak yüzde 12.98’den yüzde 11.92’e gerilemişti. Özellikle, manşet enflasyondan iyileşme sinyallerinin gelmesi, piyasalarda Merkez'in önümüzdeki dönemde faiz indirimine gidebilir algısını az da olsa gündeme getirirken, Merkez bugünkü karar metninde bu olasılığın oldukça düşük olduğuna değindi" dedi.

##$HABER_1443480$##

Haberin Devamı

Karadağ değerlendirmelerine şöyle devam etti: "Metinde, “Enflasyon görünümünde baz etkisi ve geçici faktörlerden bağımsız, belirgin bir iyileşme ve hedeflerle uyum sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir.” ifadesi eklendi. Kısacası, Merkez Bankası bu ifadesiyle yılın ikinci toplantısı (07 Mart) için faiz indirimi beklentisini rafa kaldırmış oldu ve enflasyonda önümüzdeki birkaç ay baz etkisinden dolayı manşet enflasyonda iyileşme sürse bile, sonrasında yeniden rakamların yükselme riskinin olduğunu dolayısıyla bir süre daha sıkı duruşunu koruyacağını vurguladı.

Her toplantısında olduğu gibi bu toplantısında da TCMB, enflasyonla 2018 yılında da mücadeleye devam edeceğini bir kez daha öne çıkardı.

Haberin Devamı

Piyasaya etkisine baktığımız zaman, sabah saatlerinden beri 3.80 seviyesinin altına doğru gevşemek isteyen ama tam olarak kalıcı bir tepki oluşturamayan Dolar/TL, TCMB’nin ardından 3.7890’a kadar gevşedi. Şu sıralarda, 3.79-3.80 aralığında olduğunu gözlemliyoruz. Merkezden faiz indirimi beklentisinin bir süreliğine konuşulmayacak olması sınırlı da olsa TL varlıklar üzerinde pozitif bir hava yaratmış durumda. Ancak, bu etkinin geçici olduğunu söylemek mümkün."

##$HABER_1443482$##

Haberin Devamı

SIKI PARA POLİTİKASI SÖYLEMİ OLDUKÇA ÖNEMLİ 

Reel Kapital Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) geç likidite penceresinde ve faiz koridorunda beklendiği gibi herhangi bir değişiklik yapmadı; sıkı para politikası duruşunu değiştirmedi ve enflasyona odaklı olmaya devam etti. 2017 yılını yüzde 11,9 seviyesinde kapatan enflasyonda, manşet tarafta önümüzdeki 3-4 ay içerisinde baz etkisiyle de olsa gerçekleşmesi beklenen bir düşüş söz konusudur. Son dönemde TL’deki değer kaybının durmuş olması itibariyle, Merkez Bankası halen yukarı yönlü riskler barındıran çekirdek enflasyon konusunda da iyimser bir duruş sergiliyor. Bu kapsamda da, 14 Aralık’ta geç likidite penceresinde yapılan 50 baz puanlık artırım yeterli görüldü ve ek bir sıkılaşma tedbirine ihtiyaç duyulmadı. Diğer taraftan, önümüzdeki aylarda baz etkisinden gerilemesi beklenen enflasyonun sonraki aylarda da düşmeye devam etmesi beklentisi, Merkez Bankası’nın resmi enflasyon beklentilerini de ele aldığımızda halen Merkez’in baz senaryosu konumunda. Bu noktada enflasyonist risklerin gıda ve enerji gibi (yükselen petrol fiyatları) volatil kalemler üzerinden manşet enflasyonda, kurlardaki hareket üzerinden de temel mal gruplarında, yani çekirdek enflasyonda canlı olduğunu düşünüyorum" dedi.

Erkan şunları ekledi:

"Tabii Merkez Bankası’nın sıkı para politikası söylemini devam ettirmesi oldukça önemli bir ayrıntı. Çünkü enflasyon önümüzdeki aylarda gerileyip reel faiz ortamını desteklese bile, düşüşün sadece baz etkisinden değil enflasyon ve fiyatlama dinamiklerinden gelen kalıcı bir düşüş olması gerekmektedir. Bunun ayrıntısını da para politikası metninde görüyoruz. “Enflasyonda belirgin bir iyileşme” ibaresi, “enflasyonda baz etkisi ve geçici faktörlerden bağımsız, belirgin bir iyileşme” ibaresiyle değiştirildi ve sözel yönlendirmede açıkçası önemli bir iletişim örneği sergilenmiş oldu. Merkez Bankası’nın politika metnindeki değişimin, sonradan piyasanın tepkisinden de anladığımız kadarıyla iyi karşılandığı görülmektedir. 

Sonuç olarak; enflasyon ve kur beklentilerinde ek bir bozulma görmeyen Merkez Bankası faizlerde değişim yapmamayı tercih ederken, bir yandan da bu dinamiklerde ek risk görmeden faizleri artırmayacağının da sinyalini vermiş oldu. Önümüzdeki dönemde kur ve enerji fiyatları gibi önemli değişkenler izlenmeye devam edilecek. Özellikle, kur tarafındaki hareketlilik temel mal grupları üzerinden enflasyonu etkileme potansiyeline sahip olduğundan, bundan sonraki süreçte TL’de ilave değer kaybı yaşanmaması, enflasyon beklentilerinin de bozulmaması adına önem arz edecektir. Bu noktada Fed’in faiz artırma sürecinin izlenmesi gerektiğini hatırlatalım. Bir yandan da, Merkez Bankası’nın geçici enflasyon düşüşlerinde hemen faiz indirimi yapmayacağını göstermiş olması, para politikasına ilişkin kararların anlık değil, planlı alınması ilkesi bakımından önemli. 

Piyasanın tepkisine bakacak olursak, USDTRY kurunda karar sonrasında hareketin 3,80 bandı altında kalması olumlu. TL tarafının olumlu tepki verdiğini söyleyebiliriz. Tahvil faizlerinin negatif bölgede kalması da Türkiye açısından makro pozitif bir fiyatlamaya işaret ediyor. Kurda özellikle 3,80 kritik; bu seviye altında 3,75 ana bant desteği olarak izlenecektir. 3,80 üzerinde ise piyasanın 3,85’e eğilim göstermesi beklenebilir. Borsada 112,500 üzeri geniş resimde pozitif görüntüye işaret etmeye devam edecek, kısa vadede güçlü görüntünün devamı için ise 115,100 bandının korunmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. 117,000 üzerinde de zirve seviyesi 118,300 seviyesi izlenebilecektir.” 

TCMB’DEN KARARLI SIKI PARA POLİTİKASI DURUŞU

Ahlatcı Yatırım Menkul Değerler A.Ş. Araştırma Uzmanı Özgecan Özdemir, "TCMB Ocak ayı toplantısında, marjinal fonlama oranını yüzde 9,25’de, borçlanma faiz oranını yüzde 7,25’de ve politika faiz oranını yüzde 8,00’de sabit tuttu. Bir süredir fonladığı geç likidite penceresi faiz oranında herhangi bir değişikliğe gitmedi. TCMB Para Politikası Kurulu toplantı özetinde, iktisadi faaliyetteki toparlanma ibaresinin iktisadi faaliyetin gücünü koruduğu söylemi ile yer değiştirdiğini görüyoruz. Özetin içeriğinde, Merkez Bankası iç talepteki büyüme ile beraber dış talepteki artışın ihracat üzerindeki olumlu etkisine atıfta bulunmaya devam ediyor. TCMB, enflasyon görünümü ve enflasyon beklentilerinin bulunduğu yüksek seviyelerin fiyatlamalar üzerinde risk unsuru oluşturmaya devam ettiğine değiniyor. Özellikle enflasyon görünümünde istenen seviyeler yakalanana kadar sürdüreceği sıkı para politikası duruşunu ‘kararlılıkla’ sıfatı ile pekiştirdiğini görüyoruz. Ayrıyeten Merkez Bankası, ihtiyaç duyduğu takdirde ek teşvikler ile parasal sıkılaştırma yapabileceğini tekrardan söylemlerine ekliyor" değerlendirmesinde bulundu.

 

Hisse Başarıyla eklendi