Demiralp, Erçel Ve Deppler Soruları Yanıtladı... -Hazine Müsteşarı Demiralp: -BDDK`Nın Sektöre Yönelik Yeniden Yapılandırmaları İçin Dünya Bankası`Ndan Yeni Bir Ek Kredi Sağlanması İstendi -Sırf Kısa Vadeli Bir Kredi Olacak Ve 18 Ay Sonra Geri Ödemesi Başlayacak -Alınan Bütün Kararlar Türk Bankacılık Sistemini Sağlıklı Hale Getirmek İçindir -Ek Niyet Mektubu 21 Aralık`Ta Imf İcra Kurulu Toplantısında Görüşülmek Üzere Gönderilecek -Merkez Bankası Başkanı Erçel: -Ne İlan Etmişsek O Döviz Kuru Ve Para Politikası Devam Edecek -Imf Avrupa Bölüm Başkanı Deppler: -Problemler Çözüldüğünde Faizler Tekrar Düşecek
ANKARA (A.A) - 06.12.2000 - Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu`nun (BDDK) sektöre yönelik yeniden yapılandırma programı için Dünya Bankası`ndan ek bir kredi sağlanmasının istendiğini bildirdi. Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp, Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ve Uluslararası Para Fonu (IMF) Avrupa Bölümü Başkanı Michael Deppler ile birlikte düzenledikleri basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hazine Müsteşarı, alınan bütün kararların ve yapılan çalışmaların Türk bankacılık sistemini sağlıklı hale getirmeyi amaçladığını belirtti. Piyasada ortaya çıkan sorunların bankacılık sektöründeki sıkıntı ve zayıflıktan kaynaklandığını kaydeden Demiralp, bu aşamada bankaların yurtdışı kredilerinin garantiye ihtiyacı bulunduğunu ifade etti.
Demiralp, buradan gelecek kredilerin bir şekilde bankalara kreditörlere geri ödeneceği teminatı verilmeli. Aksi halde yurtdışı bankalar ve kreditörler bankalarımıza kredi verirken zorlukla karşılaşabilerler. Yapılan, açılan kredilerin, verilen teminatların güvenceye alınmasıdır dedi. Demiralp, güvence konusundaki teknik ayrıntıların BDDK tarafından açıklanacağını vurguladı. Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel de banka blançolarının pasif tarafındaki mevduatın garantide olduğunu ifade etti ve Türk bankacılık sisteminin açtığı kredilerin güvencede bulunmadığını belirtti. Erçel, yurtdışından sağlanan fonlar kapsam içine giriyor. Amaç, ilgili bankanın bunu geri ödemesi ve sağlıklı bir banka yapısıdır açıklamasında bulundu.
ARJANTİN KIYASLAMASI;
Hazine Müsteşarı Demiralp, IMF`nin Arjantin`e 30 milyar dolarlık kaynak sağladığını hatırlatan ve 10 milyar dolar yeterli mi? diyen bir gazeteciye de Arjantin ile Türkiye`nin uyguladığı ekonomik politikaların birbirinden tamamen farklı olduğunu söyledi. İki ülkenin ekonomik durumunun da kıyaslanamayacağını anlatan Demiralp, Arjantin`in dış ödemelerini bile yapamayacak duruma düştüğünü vurguladı. Demiralp, Türkiye`de ise bir rezerv sıkıntısı olmadığını, ancak rezervlerde azalma bulunduğunu, sağlanan desteğin de azalan rezervlerin takviyesi amacını güttüğünü ifade etti. IMF Avrupa Bölümü Başkanı Deppler da Demiralp`in bu açıklaması üzerine, bankacılık sektörünün ekonomik sistem açısından son derece önemli olduğunu vurgulayarak, mevduat sahipleri gibi kredi açanların da paralarını geri alacaklarını bilmesi gerektiğini söyledi. Deppler, bu güvence sistemin devamı için şarttır dedi.
FAİZLER DÜŞECEK
Fon`un yaşadığı tecrübelerin bir kaç hususun önemini gösterdiğini anlatan Deppler, tek tek bankalarda ortaya çıkan problemlerin diğer bankalara sıçramasına imkan verilmemesi gerektiğini kaydetti. Geçen hafta yaşanan sıkıntıların da tek tek banka sıkıntılarından kaynaklandığını, ancak sisteme yaygınlaşabileceğinin gözlendiğini vurgulayan Deppler, şöyle devam etti:
Açıklanan tedbirler herkesin bankacılık sektörüne olan güveni kaybetmemelerini sağlamaya yöneliktir. Türkiye`deki problemler genel bankacılık sektörüne ilişkin problemlerdir. Bu problemler çözüldüğünde faizlerin tekrar düştüğünü göreceksiniz.
GERİ ÖDEME 18 AY SONRA
Demiralp, bir başka soru üzerine, ek kredinin geri ödemesi konusunda bilgi verdi. Selçuk Demiralp, ek rezerv kolaylığının (SRF) rezervleri takviyeyi amaçladığı için uzun vadeli olamayacağını ve bu çerçevede kısa vadeli bir kredi özelliği taşıdığını bildirdi. Demiralp, söz konusu kredinin ayrıntıları henüz belli olmamakla birlikte 18 aydan sonra geri ödemesinin başlayacağını açıkladı. Hazine Müsteşarı, yapısal programla ilgili bir soruyu yanıtlarken de ek niyet mektubunun hazırlandığını ve 21 Aralık`ta IMF İcra Kurulu`nda görüşülmek üzere gönderileceğini belirtti. Yapısal düzenlemeler konusunda basına açıklamalar yapıldığını, bundan sonra da yapılmaya devam edileceğini anlatan Demiralp, özelleştirmeler ve diğer konuların ek niyet mektubunda yer alacağını vurguladı. Demiralp, 2001 yılında hedef enflasyonun hızlı düşmesini sağlamak ve cari işlemler açığını belli düzeye indirmektir. Program hedeflerine daha etkin ulaşılmasını sağlamaktır diye konuştu.
DÜNYA BANKASI`NDAN DA KREDİ;
Müsteşar Demiralp, bir başka soru üzerine de Dünya Bankası ile de bankacılık sektörüne yönelik kredi görüşmeleri yapıldığını anlattı. 21 Aralık`ta Dünya Bankası İcra Direktörleri toplantısında 5 milyar dolarlık bir paketin görüşmesinin yapılacağını kaydeden Demiralp, bunun 778 milyon dolarının mali sektör kredisinin birinci dilimi olduğunu, 250 milyon dolarının ise özelleştirmeler sonrasındaki sosyal dayanışma amacıyla kullanılacağını bildirdi. Böylece 1 milyar dolarlık kredinin İcra Direktörleri toplantısında görüşüleceğini belirten Demiralp, BDDK`nın sektöre yönelik yeniden yapılandırmaları için ise 5 milyar dolar için de yeni bir ek kredi sağlanmasının istendiğini söyledi. Hazine Müsteşarı, BDDK`nın kullanıma sunulacak bir kredi için en kısa sürede bir gelişme sağlanmasının beklendiğini, Dünya Bankası`nın da bu konuda bir açıklama yapacağını ifade etti.
DÖVİZ KURU POLİTİKAMIZ DEVAM EDECEKTİR;
Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel de döviz kuru politikasının bundan sonra da aynen devam edip etmeyeceği sorusuna, programda ne ilan etmişsek o döviz kuru ve para politikası devam edecek karşılığını verdi. Hazine Müsteşarı Demiralp, basın toplantısı çıkışında da gazetecilerin sorularıyla karşılaştı. Demiralp, bir soru üzerine, bankacılık sektörüne likidite sağlamak istediklerini ve böylece sektörü rahatlatmayı amaçladıklarını bildirdi. Hazine Müsteşarı, ne kadar döviz giriyorsa o kadar çıkıyor. Eğer likidite sıkıntınız varsa o zaman Merkez Bankası`nı da bu konuda döviz olarak besleyin dedi. Demiralp, Mevduata tam güvenceye geri mi dönülüyor şeklindeki soruya da Onu BDDK tekrar yapacak. Şu anda net bir şey söylemek istemiyorum karşılığını verdi. Selçuk Demiralp, yabancı kredilere güvence ile ilgili olarak da şöyle konuştu:
Bu açıklama tamamen bankacılık sektörünü sağlıklı yapıya kavuşturmak ve bankacılık sektörüne dışarıdan credit line`lerin (kredi hattı) açılması. Kreditörler, bankacılık sektöründe büyük bankalar da dahil line`lerini (hat) kestiler. Eğer bunları açtıramazsak, bankacılık sektörünü iyi bir düzeye getirmekte sıkıntı çekeriz. Burada kreditörlere mesaj veriyoruz. (Kreditörler, Türkiye`deki bankacılık sektörünü biz sağlıklı hale getireceğiz. Önemli olan ülke parasının geri alınmasıdır. Biz sağlıklı hale getirmeye çalışıyoruz. Eğer burada yanlış olursa, bir banka-iki banka, şu anda BDDK`nın yaptığı sistem gibi onları tekrar alacağız, rehabilite edeceğiz ve senin paranı ödeyeceğiz. Belirli bir süre... Burada bütün amaç, bankacılık sektörünü sağlıklı hale getirmek. Getiremezsek bankacılık sektörüne kredi gelmez. Gelmediği zaman da Türk ekonomisi hem faiz açısından, hem de liktidite açısından büyük sıkıntı çeker. Bütün olay dış piyasaların, bankalarımıza, bankacılık sektörümüze güvenini sağlamak.