Demokratikleşme partilerden aşlamalı

10.01.2001 - 00:00 | Son Güncelleme :


Anayasa`nın günün koşullarına göre yeniden gözden geçirilmesini isteyen Sezer, yargı denetimini kısıtlayan ve yargı bağımsızlığını zedeleyen kimi düzenlemelerin Anayasa`da yer aldığını söyledi.


Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türkiye`nin Avrupa Birliği`ne üyelik sürecini yaşadığı şu günlerde Anayasası`nı da evrensel ölçütlere göre yeniden yapılandırmasının kaçınılmaz olduğunu bildirdi. Anayasa`nın günün koşullarına göre yeniden gözden geçirilmesini isteyen Sezer, yargı denetimini kısıtlayan ve yargı bağımsızlığını zedeleyen kimi düzenlemelerin Anayasa`da yer aldığını söyledi. Anayasa`da 1995`te yapılan bazı değişikliklerin Siyasi Partiler Yasası`na (SPY) yansıtılamamasını eleştiren Sezer, SPY`nin biran önce Anayasa ile uyumlu duruma getirilmesi ve demokratikleşmeye Siyasi Partiler Yasası`nda yapılacak değişikliklerle başlanması gerektiğini bildirdi. Türkiye Barolar Birliği`nin düzenlediği Uluslararası Anayasa Hukuku Kurultayı Ankara Sheraton Otel`de başladı. Açılış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Sezer, Anayasaların diğer yasalara karşı üstün konumlarının özenle korunmalarının zorunlu olduğunu söyledi. Sezer, Bu zorunluluk, rejimin temellerine ve devletin temel niteliklerine dokunmadan anayasaların çağdaşlaştırılmasına, günün koşullarına göre yeniden gözden geçirilmesine engel değildir dedi.

Anayasa`da yargı denetimini kısıtlayan düzenlemeler bulunduğunu belirten Sezer, geçici 15`inci maddeyi buna örnek olarak gösterdi. Maddenin son fıkrasına göre Milli Güvenlik Konseyi döneminde çıkarılan yasa ve kanun hükmünde kararnamelerin Anayasa`ya aykırılığının ileri sürülemediğini, böylece bu dönemde yürürlüğe konulan yasaların denetiminin yapılamadığını anlatan Cumhurbaşkanı Sezer, yargı denetimini kısıtlayan düzenlemelere bir başka örneğin de Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnameleri ile ilgili olduğunu söyledi.


Yargı bağımsızlığını zedeleyen yasalar:

Yargı bağımsızlığını zedeleyici kimi düzenlemelerin de Anayasa`da bulunduğunu anımsatan Sezer, Yüksek Mahkeme üyelerinin yargı organınca gösterilecek adaylar arasından Cumhurbaşkanınca seçilmesinin yargıyı yürütmeye bağlamanın bir belirtisi olarak değil, yargıya verilen yerin yüceliğini gösteren bir düzenleme olarak yorumlanması gerektiğini kaydetti. Sezer, Ancak, Anayasa Mahkemesi`nin üyelerinin seçimi yönünde böyle bir yoruma katılmak güçtür. Göreviyle ilgili suç işlediğinde kendisini Yüce Divan sıfatıyla yargılayacak ya da açacağı bir iptal davasına bakacak olan Anayasa Mahkemesi üyelerini Cumhurbaşkanının seçmesi yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkeleriyle bağdaşmaz diye konuştu.
`Meclis`in af yetkisi son bulmalı`

Affın cezanın istenmeyen etkisini azaltarak ceza adaletine yardımcı olduğunu belirten Sezer, Bununla birlikte affın, toplum vicdanını incittiği, adalet anlayışıyla bağdaşmadığı, yargıya ve giderek devlete olan güvenin yitirilmesine neden olduğu da bir gerçektir. Bu nedenle, Türkiye Büyük Millet Meclisi`nin af yetkisini Anayasa`dan çıkarılması konusunun tartışılmasının zamanının geldiğine inanıyorum dedi. 1995`te Anayasa`da önemli değişiklikler yapıldığını anımsatan Sezer, Anayasa`da yapılan bu değişikliklerin kimileri, aradan beş yıldan fazla süre geçmesine karşın Siyasi Partiler Yasası`na yansıtılamamıştır. Siyasi Partiler Yasası`nda gerekli değişikliklerin yapılarak Anayasa`ya uygun duruma getirilmesi zorunludur. Bu nedenle de, Siyasi Partiler Yasası`nın biran önce Anayasa ile uyumlu duruma getirilmesi ve demokratikleşmeye Siyasi Partiler Yasası`nda yapılacak değişikliklerle başlanması gerekmektedir diye konuştu.

Anayasa`daki düzenlemelerin, Cumhurbaşkanı`nın yürütmenin yalnızca bir öğesi olmadığını, aynı zamanda yürütmenin başı da olduğunu da gösterdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, tüm kamu görevlilerinin atamasının Cumhurbaşkanı`nın onayından geçirilmesinin uygulamada güçlüklere neden olacağını, pratik yararı da olmadığını söyledi. Sezer, Türkiye`nin insan hakları alanında da evrensel normlara uyum sağlamak için Anayasa ve yasalarında gerekli değişiklikleri yapmak zorunda olduğunu da belirtti.


Anayasa değişikliği bugün Komisyon`da:

Siyasi partilerin kapatılmasını düzenleyen Anayasa`nın 69. maddesi ile 101 ve geçici 15. maddesinin değiştirilmesini öngören teklif, bugün Anayasa Komisyonu`nda görüşülüyor. 69. maddede yapılması düşünülen değişiklik, partilerin kapatılması için parti üyelerinin, yoğun şekilde suç işlemeleri ve parti yetkili organlarının, işlenen suça zımnen destek vermeleri hükmünü içeriyor.


Suç işleyen partiye kademeli ceza:

Suç işleyen partilere, kademeli ceza verilecek. Buna göre, Anayasa Mahkemesi`nce bir partiye önce `Hazine yardımından yararlandırmama` cezası verilecek. Daha sonra `seçime katılmama` cezası uygulanacak. En sonunda da parti temelli kapatılacak. Yalnızca suç ve eylemleriyle partinin kapıtılmasına yol açan milletvekillerinin milletvekillikleri düşürülecek. Bu ceza, sadece parti kapatılmasında uygulanacak. Hazine yardımı kesintisi ve seçime sokulmama cezalarında ise milletvekillikleri sürecek.


Odak olma kriterleri de değişiyor:

Anayasanın 69. maddesinde yer alan `bir başka partinin devamı` ve `yabancı ülkelerden` yardım hükümleri de değişiklik metninde yer alacak. Cumhurbaşkanının 5 yıllığına iki kez seçilebilmesini sağlayacak 101. madde ile 12 Eylül döneminde çıkarılan yasaların Anayasa`ya aykırılığının ileri sürülmesine izin vermeyen geçici 15. maddenin 3. fıkrasının kaldırılmasını öngören değişiklikler de pakette yer alıyor. Pakette bulunan ve milletvekillerinin özlük haklarına anayasal güvence getiren 86. madde ile ilgili değişiklik ise iktidar gruplarının önergesiyle paketten çıkarılacak. (FİNANSAL FORUM)

 

Hisse Başarıyla eklendi