Fondaki bankalar için Hazine`nin 5 milyar dolarlık borçlanmaya gitme kararı piyasaları tedirgin etti ama, uzmanlar kaygılanmayın diyor. Bankacılık sektöründe bir taraftan kasırga Operasyonu ve bunun nerelere kadar uzayacağı tartışılırken, diğer yandan da fondaki sekiz bankanın akıbeti merakla bekleniyor. Fondaki bankaların devlete olan toplam 8 milyar dolarlık yükünün nasıl temizleneceği konusunda formül üretiliyor. İşte bunlardan biri de geçen haftalarda Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel tarafından açıklanmıştı. Buna göre, Hazine, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu`na (BDDK) ikazen (bildirerek) 5 milyar dolarlık borçlanacaktı.
Hazine`nin BDDK`ya, yaklaşık 3 katrilyon liralık özel tertip tahvil ihracının tüketici fiyatlarına mı (TÜFE) yoksa dövize endeksli tahvil mi olacağı ise henüz kesinleşmiş deği. Ancak sonuçta fondaki bankaların rehabilitasyonu için 5 milyar dolarlık bir borçlanma gereği bulunuyor. Öte yandan, açıklanan 2001 bütçesinde de 16.7 katrilyon lira olan Hazine`nin faiz ödeneklerinde piyasanın beklentisinin üzerinde 1.5 katrilyon liralık bir fazlalık dikkat çekiyor. Piyasa uzmanlarına göre, bu fazlalığın fondaki bankaların rehabilitasyonu için kullanılacağı belirtiliyor. Yani fondaki bankalar için bir borçlanma gereği bütçede de kendini gösteriyor. Peki bu borçlanma piyasaları nasıl etkiler, borçlanmayla birlikte faizlerde yükseliş gündeme gelebilir mi? İşte bu soruları sektördeki uzmanlara yönelttik. Uzmanlar, fondaki bankalar için böyle bir kaynak ihtiyacı doğması ve borçlanmaya gidilmesini genel olarak olumsuz karşılıyor. Ancak, 2001 bütçe hedefleri göönünde alındığında , borçlanma rakamlarının piyasaları altüst edecek bir etki göstermeyeceği ortak görüşünü taşıyorlar.
İktisat Bankası Genel Müdürü Tanju Oğuz, 2001 bütçesindeki borçlanma hedeflerine bakıldığında Hazine`nin bu borçlanmasının negatif etkisinin olmyacağının görüldüğünü belirterek, Bu tür borçlanma gereği olmasa daha iyiydi ama, bütçe bunu kaldırabilecek güçte diyor.
ZAMANLAMA ÖNEMLİ;
İBAR Başkanı Prof. DR. Selcuk Abaç ise, borçlanma prosedürü çerçevesinde zamanlama ve yönetim önünde dikkat çekiyor ve ekliyor; Eğer bu borçlanma gereği geçen yıl gündeme gelseydi, faizlerin yükseldiği ve borçlanma takvimindeki sıkışıklık nedeniyle piyasalardaki olumsuz etkisi artacaktı 5 milyar dolarlık borçlanmanın tek bir kalemde de yapılmayacağı ve zamaniçinde yayılacağını beklediğini belirten Abaç sözlerini şöyle sürdürüyor; Hazine borçlanma takvimini kışkırtacak ve piyasa şartlarının uygun olduğu bir dönemde borçlandığında başarılı olur. Bu da piyasalara ek bir olumsuz etki yaratmaz. Ancak tüm borçlanmasına bir kalemde yaparsa, bu sefer piyasalar üzerinde baskı oluşturabilir. Bunun zamana yedirilerek yapılacağını düşünüyorum Bu borçalnma olmadığı takdirde fondaki bankaların yükünün daha da artacağına dikkat çeken Abaç, Bu anlamda borçlanma kararını olumlu buluyorum diyor. Bayındırbank Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan`da bu borçlanma gereğinin Hazine`nin borç yükünü arttırması şeklinde etkisi olduğunu hatırlatıyor. Ancak ,açıklanan 2001 bütçe hedefleri içinde değerlendirildiğinde ise tek başına bireysel etkisinin olmayacağını belirten Atakan, Bu borçalnma rakamı , bütçenin gelen büyüklüğü içinde kaynamış durumda diyor. Atakan, fondaki bankalarla ilgili kaynağın dış borçlanma yoluyla da karşılanabileceğini dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürüyor. TEK BAŞINA
OLUMSUZ ETKİSİ OLMAZ;
Türkiye`nin ratingi artar olumlu hava da devam ederse , dış borçalnmada bu rakam büyük değil ve rahatça borçlanılabilir. Ayrıca bütçe rakamlarında sapma olması, ratingimizin yükselmesi halinde bile bu borçalnmanın tek başına olumsuz etkisi olmayacağını düşünüyorum. Olaya genel anlamda bakmakta fayda var.
YABANCILAR SIRADA ;
Öte yandan Bankacılık düzenleme ve Denetleme Kurulu , fondaki bankaların rehabilitasyonu için Japonya ve Dünya Bankası`ndan gelecek kaynakları bekliyor. Dünya Bankasının 3.5 milyar dolar olarak öngördüğü rakamı, 6 milyar dolara çıkartmak için görüşmeler sürdürülüyor. Ancak bu kaynakların gelebilmesi için IMF`ye verilen sözlerin yerine getirilmesi ve bankaların mali yapısını düzenleyen yasa tasarısının meclisten geçmesi gerekiyor.Bir taraftan rehabilitasyon için kaynak formülleri üzerinde kafa yoran BDDK, diğer yandan da bankaların satışı konusunda çalışmalarını sürdüryor. McKinsey tarafından hazırlanan ikinci raporu da alan BDDK, rapor konusundaki çalışmaları sürdürüyor. Ayrıca fondaki bankalara talip olnalarla ilgili incelemeler sürerken yabancıların fondaki bankalara yoğun ilgi gösterdikleri belirtiliyor. Alman ve Fransız bankalarının Türkiye`de fondan banka alarak piyasaya girmek istediklerini bildiriyor. (PARA)