Batılı ülkeler, doğal kaynakları, gereğinden fazla tüketiyor. Bir rapor son 30 yılda tüketimin yüzde elli arttığını, doğal varlığın üçte bir azaldığını gösteriyor.
Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) tarafından hazırlanan rapora göre, eğer dünyadaki tüm insanlar, ortalama bir Amerikalı, bir Alman veya Fransız gibi beslenip enerji harcasaydı, ikinci bir dünya gezegenine ihtiyacımız olurdu. WWF Başkanı Ruud Lubbers, ekonomik olarak çok hareketlenen dünyada çevre bilincinin eksik olduğunu bildirdi.
Yaşayan Gezegen 2000`` başlıklı raporda, son 30 yılda, orman veya okyanus ve tatlı su bölgelerindeki ekosistemden oluşan doğal varlığın üçte bir oranında azaldığı, ancak aynı zaman diliminde, insanlığın gıda ve enerji tüketiminin yüzde 50 oranında arttığı kaydedildi. Ekolojik zararlardan en çok sıcak ve tropik bölgeler olan güney kesimlerinin etkilendiği belirtilen raporda, örneğin bazı hayvan türlerinin soyunun tükenmesi gibi doğal varlıkların yitirilmesinden daha çok kuzey yarımkürede bulunan sanayileşmiş ülkelerin sorumlu olduğu vurgulandı.
Raporda, ``ekolojik ayak izi`` olarak tanımlanan kişi başı doğal kaynak tüketiminin sanayileşmiş ülkelerde, fakir ülkelere oranla dört kat daha fazla olduğu belirtildi. Dünyada 12,6 milyar hektar verimli biyolojik alan olduğu kaydedilen raporda, ortalama olarak kişi başına 2,2 hektar alanın düştüğü, ancak şu anki ortalama tüketimin 2,85 hektar olduğu bildirildi. Rapora göre sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki tüketim oranı 7/2 hektar. Dünya Doğayı Koruma Vakfı tüm hükümetleri, doğal kaynakların tasarruflu kullanılması için daha etkin teknikler uygulamaya, bu kaynakların kullanımına sınır koymaya ve dünya nüfusunu hedeflenenden daha düşük tutmaya yönelik kabul edilebilir politikalar geliştirmeye çağırdı. (FİNANSAL FORUM)