ASO Kaçak Kullanım Cezalandırılmalı

31.10.2000 - 00:00 | Son Güncelleme :


Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, ASO ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan Elektrik Enerjisinde Ulusal Politika raporunu açıkladı.



ASO Başkanı Çağlayan`ın, ASO Meclis Toplantısı`nda açıkladığı raporda, yaşanan enerji kaosunun temelinde, Türkiye`nin siyaset üstü ve ülke çıkarlarına uygun bir ulusal enerji politikasına sahip olmayışının bulunduğu belirtilerek, enerji üretiminde Türkiye`nin zengin kömür kaynaklarının kullanılması istendi. Her türlü spekülasyondan ve siyasi çıkar kaygısından uzak, ulusal çıkarları en önde tutan, uzun vadeli bir ulusal elektrik enerjisi politikasının oluşturulmasının zamanının geldiğine dikkat çekilen raporda, elektrik enerjisinin arz güvenilirliğinin sağlanması için uzun dönemli bir planlama yapılmasının gerektiğinin altı çizildi.
Raporda, kurulu güç kapasitesinin etkin bir biçimde kullanılmadığı ve dağıtımda kayıpların meydana geldiği belirtilerek, Türkiye, elindeki kurulu güç kapasitesini etkin bir biçimde kullanabilir ve dağıtımdaki kayıp ve kaçakları dünya standartlarına indirebilseydi bugünkü gibi bir enerji kaosunun içine düşmeyebilirdi denildi.


Türkiye`de ekonomik gelişmeye bağlı olarak elektrik enerjisi talebinin hızla arttığının kaydedildiği raporda, artan talebin karşılanabilmesi için yatırımların sürdürülmesi gerektiği vurgulandı.


YATIRIMLAR AZALDI;

Özellikle 1994 yılından sonra enerji sektöründe yapılan yatırımlarda azalma olduğuna işaret edilen raporda, bu azalmanın ardında sektörü özelleştirme amacının yattığı kaydedildi. Raporda, sektörü özelleştirme girişimlerinin, gerekli hukuki ve kurumsal alt yapı çalışmaları tamamlanmadan başladığı için sektörün bir kaos ortamına itildiği savunulurken, özelleştirme kapsamındaki kamu santrallarinde bakım, onarım ve yenileme yatırımlarının aksadığı da ifade edildi.
Enerji sektörüne özel sektör tarafından da yatırımlar yapıldığı, ancak gerek hukuki düzenlemelerin henüz tamamlanmamış olması, gerek özel sektör kuruluşlarıyla yapılan enerji sözleşmelerindeki bazı sorunlar nedeniyle, bu potansiyelin tam olarak harekete geçirilmesini engellediğinin de kaydedildiği raporda, Türkiye`de 2000 ve 2001 yıllarında bir elektrik enerjisi kıtlığının yaşanacağı ve eğer elektrik enerjisi ithalatının, gerekli tasarruflar ya da diğer kısa vadeli çözümler üretilemezse, bu yılın Aralık ve gelecek yılın Ocak-Şubat ve Temmuz-Ağustos aylarında, programlı elektrik kısıntılarının yapılmasının zorunlu hale geleceği belirtildi.


Raporda, özel sektör enerji santralları ile yapılan satınalma sözleşmelerinin bazı sorunlara yolaçtığına dikkat çekilirken, yüksek fiyatlarla yapılan sözleşmelerin TEAŞ`ın durumunu gelecek yıllarda daha da bozacağı ve devlet Hazinesi için yeni bir kara delik halini alacağı da kaydedildi.


ÖNERİLER;

Raporda, enerji sektöründe yaşanan sorunların çözümü için bazı önerilerde de bulunuldu.Enerjinin ulusal bir politika ile yönetilmesi gerektiğinin vurgulandığı raporda, özerk, şeffaf, eşit ve rekabetçi bir ortam sağlamayı ve bağımsız bir düzenleyici kurul oluşturmayı hedefleyen Elektrik Piyasası Kanun Tasarının biran önce TBMM`ye gönderilerek yasalaştırılması ve Kanun ile yap-işlet-devret işletme hakkı devri, otoprodüktör modelleri ile yap-işlet arasındaki ilişinin çok iyi düzenlenerek, rekabet ortamının ve şefaflık ortamının sağlanması gerektiğinin altı çizildi.


Enerji Piyasa Kanunu`nun yürütülmesinde İngiltere`deki Düzenleme Kurulu`nun örnek alınmasının önerildiği raporda, Elektrik enerjisi enerjisi talebinin sürekli, güvenilir ve kaliteli bir şekilde karşılanabilmesi için, üretim, iletim ve dağıtım yatırımlarının zamanında ve koordinasyon için programa alınması ve uygulanmasının önemine işaret edildi. Raporda, işletme hakkı devrinin söz konusu olan santral ve elektrik dağıtım kuruluşlarının, özel sektöre devri konusunda kararların biran önce verilmesi gerektiği ve çok yavaş çalışan bürokrasinin hızlandırılmasının sağlanması gerektiği de kaydedildi. Raporda, nükleer enerji yatırımlarının gelişmiş ülkelerde olduğu gibi Türkiye`de de atık yönetimi ve teknolojilerindeki gelişmelere bağlı olarak belirlenmesi gerektiğine dikkat çekilirken, Türkiye`de hidrolik enerjiden sonra en büyük enerji kaynağının bilinen rezervleri ile 8.3 milyar ton linyit, 1.1 milyar ton taş kömürü olduğu gözönüne alındığında enerji ihtiyacının karşılanması için kömüre öncelik verilmesi gerektiği ifade edildi.


Kısa vadede çözüm getirdiği için, doğal gaz kombine çevrim santrallarına ve tüm yakıtlar için kojenerasyon uygulamalarına öncelik verilmesi ve bununla beraber yeni teknolojilerin yakından takip edilerek uzun vadede kömürlü ve dolayısıyla ülke kaynaklarına dayalı santral yatırımlarına önem verilmesi gerektiği de kaydedildi. Raporda, dağıtımdaki kaçak kullanılan elektrik enerjisinin acilen kontrol altına alınmasının önemi vurgulanırken, kaçak elektrik kullanımının hırsızlık suçu olarak tanımlanması ve şiddetle cezalandırılması gerektiği belirtildi.
Enerji tasarruf planlarının kısa-orta-uzun vadeli olarak yapılması, gerekli altyapının oluşturulması ve süratle uygulamaya konulmasının öneminin vurgulandığı raporda, Günlük hayatta gereken bilinçlenmenin sağlanması için Enerji Yönetimi dersinin tüm fakültelerde okutulması önerildi. Raporda, televizyon ve diğer medya kanallarında tasarruf bilincinin oluşturulması için sürekli eğitim yayınları yapılması gerektiği kaydedildi.


Raporda her tüketiciye güç kontrol sigortasının konulması da önerilirken, elektrik enerjisi tarifelerinde KDV hariç, sanayide yaklaşık yüzde 14.4, diğer gruplarda ise yüzde 17.4 oranına varan enerji fonu, TRT payı, Hazine payı, Belediye Tüketim Vergisi adı altında çeşitli vergi ve fonların kaldırılması istendi. Raporda, ülke kaynaklarının verimli ve ekonomik olarak kullanılması ve arz güvenilirliğinin sağlanması için, kısa, orta ve uzun dönem üretim planlarının yapılması, elektrik enerjisi üretim, iletim ve dağıtım yatırımlarında en az 10 yıllık plan ve programın yapılması gerektiği belirtildi. ASO Başkanı Çağlayan, konuşmasının sonunda Bakan Ersümer`e hitaben, niyetinizden kuşkumuz yok, üstün gayretle çalışıyorsunuz. Biz bunları söylerken, kişilerle işimiz olmaz. Bizim hedefimiz, aydınlık Türkiye`nin biran evvel oluşturulmasıdır dedi.(DÜNYA)



 

Hisse Başarıyla eklendi