Arjantin`de de ölümüne oruç

21.12.2000 - 00:00 | Son Güncelleme :


Bir açlık grevi trajedisi de Güney Amerika ülkelerinden Arjantin`de yaşanıyor. 1989`da ömür boyu ağır hapis cezasına çarptırılan 10`u erkek, ikisi kadın 12 mahkûm tam 107 gündür açlık grevinde. Durumları giderek ağırlaştığı
için kısa bir süre önce hastaneye kaldırılan mahkûmlar şekerli su ve serumla besleniyor. 10 gün önce serumla beslenmeye başlayan bir mahkûmda da enfeksyon tespit edilmesi endişeleri artırdı.


TEMYİZ HAKKI İSTİYORLAR;

Aşırı solcu Herşey Vatan İçin Hareketi (MTP) üyesi olan mahkûmların açlık grevine başlamalarının nedeni ise temyiz haklarının ellerinden alınması. 1976-83 yıllarında iktidarda bulunan cuntacı subayların 1987`de affedilmesinin ardından `demokrasiyi korumak amacıyla` La Tablada kışlasına saldıran militanlar `demokrasiyi koruma` adlı özel kanuna göre hüküm giydi. Silahlı ayaklanmalar için düşünülen bu yasa mahkûmun temyiz hakkını görmezden geliyor. 1994`te anayasasında reformlar gerçekleştiren Arjantin tüm vatandaşlarına ikinci bir yargılama hakkı tanıdı. Ancak bu yasa değiştirilmedi. Hükümetin seslerini duymadığını düşünen mahkûmlar geçtiğimiz haziranda açlık grevine başladı. Grevin 46. gününde Devlet Başkanı Fernando de la Rua, yasa değişikliğini parlamentoya göndereceğine söz verince eylem durduruldu. Ama parlamento değişliği onaylamak yerine Yüksek Mahkeme`ye gönderdi. Bunun üzerine mahkûmlar 5 Eylül`de tekrar açlık grevine başladı. Hükümet, mahkeme olumsuz yanıt verse de bir kararnameyle sorunu çözeceği garantisi verse de inandırıcı bulunmuyor. Mahkûmların ölüm sınırına çoktan dayandığı bir ortamda aileleri, aydınlar ve Mayo Meydanı Anneleri`nin başını çektiği insan hakları savunucuları kamuoyunun dikkatini çekmeye çalışıyor.

ŞAİBELİ NOKTALAR;

Ayrıca La Tablada saldırısının pek çok karanlık noktası var. Gazeteci Luis Bruschtein, MTP içine sızan ajanların ordunun tekrar öne çıkması için militanları saldırıya teşvik etmiş olabileceğini söylüyor. Mayo Meydanı Anneleri`nden Laura Bonaparte da saldırı sırasında askerlerin uluslararası anlaşmalarla yasaklanmış silahlar kullandığı ve teslim olan militanları alev makinesine tuttuğunu aktarıyor. (RADİKAL)



 

Hisse Başarıyla eklendi