Bankayı Al-Boşalt-Geri Ver
Bigpara Haber
Özelleştirilen bankaların devlete yük olarak geri döndüklerini söyleyen Devlet Bakanı Faruk Bal, sistemdeki en önemli arızanın mevduata sağlanan devlet güvencesi olduğunu kaydetti.
Kamuya ait Ziraat, Halk ve Emlak Bankası`nın özelleştirilmesi için hazırlıklar yapılırken, daha önce özelleştirilen bankaların içleri boşaltıldıktan sonra birer birer yeniden kamuya dönmesi tartışma yarattı. Emlakbank`tan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Bal, özelleştirilen kamu bankalarına birer birer el konulmasını sistemin arızalı olmasına bağladı. Bal, arızanın, mevduta sağlanan yüzde yüz devlet güvencesinin istismarından ve bağlı ya da ilgili şirketlere banka usul ve esasları ile ahlaka aykırı biçimde açılan kredilerden kaynaklandığını vurguladı.
Daha önce özelleştirilen kamu bankalarının birer birer kamuya geri dönmesini değerlendiren Bal, bu tablonun sistemde arıza olduğunu ortaya koyduğunu vurguladı. Bal, Türkiye bir taraftan bankalarını özelleştirerek kamu maliyesini dengelemeye çalışırken, diğer taraftan da daha önce özelleştirilmiş bankalar tekrar bir yük halinde devlete geri geliyor. Burada bir arıza var. Arızayı düzeltmek lazım dedi.
DEVLET GARANTİSİ ÖNEMLİ ARIZA;
En önemli arızanın mevduata sağlanan yüzde 100 devlet güvencesi olduğunu kaydeden Bal, Kötü niyetli olan kişilerin, `nasıl olsa bankanın kötü hale düşmesinde devlet kaynaklarını ya da Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kaynaklarını kullanmak suretiyle açığa, düze çıkma imkanı vardır` düşüncesi özel bankaların çok fazla masraf yaparak, rekabet şansını kendi lehlerine kullanarak haksız rekabetle mevduat toplama yarışı içine sokuyor diye konuştu.
AHLAKSIZ KREDİ;
Batık bankaların, ortak ya da bağlı şirketlerine bankacılık usul ve esasları ile ahlaka aykırı kredi verdiğini vurgulayan Faruk Bal, kamu bankalarının özelleştirilmesiyle ilgili olarak yapılan çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Bakan Bal, bu konunun haziran ayından bu yana Türkiye`nin gündeminde olduğunu söyledi. Kamu bankalarının özerkleştirilerek özelleştirilmesi için haziran ayında bir yasa tasarısı hazırladıklarını anımsatan Bal, meclisin tatile gireceği düşünülerek, tasarının sevk edilmediğini anlattı. Bal, konuyla ilgili hazırlanan kanun hükmündeki kararname Cumhurbaşkanı tarafından geri çevrildiği günden itibaren düzenlemenin yasal yolla yapılması için çalışma başlattıklarını belirtti. Bakan Bal, 1 ay önce kamu bankalarının özerkleştirilmesine ilişkin bir yasa tasarısı hazırladıklarını vurgulayarak, iddiaların tersine hazırlanan tasarıya ilk imzayı kendisinin attığını söyledi. Dünya Bankası tarafından Türkiye`ye verilecek 1.5 milyar dolarlık mali uyum kredisinin 750 milyon dolarlık dilimi için kamu bankalarının özelleştirilmesinin önkoşul olarak öne sürüldüğünün anımsatılması üzerine Bal, 27 Kasım`dan önce, Dünya Bankası`nın yeni kredi dilimlerine imkan sağlayabilecek şekilde konuyu meclise getireceğiz dedi. Konunun öncelikli olarak Meclis gündemine alınıp alınmayacağı yönündeki soruyu Bakan Bal, Böyle bir tartışma Meclis Danışma Kurulu`nda yapılacak bir tartışmadır. Hükümet buna öncelik veriyor, istikrar programının bir parçasıdır bu diye yanıtladı. (FİNANSAL FORUM)
Kamuya ait Ziraat, Halk ve Emlak Bankası`nın özelleştirilmesi için hazırlıklar yapılırken, daha önce özelleştirilen bankaların içleri boşaltıldıktan sonra birer birer yeniden kamuya dönmesi tartışma yarattı. Emlakbank`tan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Bal, özelleştirilen kamu bankalarına birer birer el konulmasını sistemin arızalı olmasına bağladı. Bal, arızanın, mevduta sağlanan yüzde yüz devlet güvencesinin istismarından ve bağlı ya da ilgili şirketlere banka usul ve esasları ile ahlaka aykırı biçimde açılan kredilerden kaynaklandığını vurguladı.
Daha önce özelleştirilen kamu bankalarının birer birer kamuya geri dönmesini değerlendiren Bal, bu tablonun sistemde arıza olduğunu ortaya koyduğunu vurguladı. Bal, Türkiye bir taraftan bankalarını özelleştirerek kamu maliyesini dengelemeye çalışırken, diğer taraftan da daha önce özelleştirilmiş bankalar tekrar bir yük halinde devlete geri geliyor. Burada bir arıza var. Arızayı düzeltmek lazım dedi.
DEVLET GARANTİSİ ÖNEMLİ ARIZA;
En önemli arızanın mevduata sağlanan yüzde 100 devlet güvencesi olduğunu kaydeden Bal, Kötü niyetli olan kişilerin, `nasıl olsa bankanın kötü hale düşmesinde devlet kaynaklarını ya da Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kaynaklarını kullanmak suretiyle açığa, düze çıkma imkanı vardır` düşüncesi özel bankaların çok fazla masraf yaparak, rekabet şansını kendi lehlerine kullanarak haksız rekabetle mevduat toplama yarışı içine sokuyor diye konuştu.
AHLAKSIZ KREDİ;
Batık bankaların, ortak ya da bağlı şirketlerine bankacılık usul ve esasları ile ahlaka aykırı kredi verdiğini vurgulayan Faruk Bal, kamu bankalarının özelleştirilmesiyle ilgili olarak yapılan çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Bakan Bal, bu konunun haziran ayından bu yana Türkiye`nin gündeminde olduğunu söyledi. Kamu bankalarının özerkleştirilerek özelleştirilmesi için haziran ayında bir yasa tasarısı hazırladıklarını anımsatan Bal, meclisin tatile gireceği düşünülerek, tasarının sevk edilmediğini anlattı. Bal, konuyla ilgili hazırlanan kanun hükmündeki kararname Cumhurbaşkanı tarafından geri çevrildiği günden itibaren düzenlemenin yasal yolla yapılması için çalışma başlattıklarını belirtti. Bakan Bal, 1 ay önce kamu bankalarının özerkleştirilmesine ilişkin bir yasa tasarısı hazırladıklarını vurgulayarak, iddiaların tersine hazırlanan tasarıya ilk imzayı kendisinin attığını söyledi. Dünya Bankası tarafından Türkiye`ye verilecek 1.5 milyar dolarlık mali uyum kredisinin 750 milyon dolarlık dilimi için kamu bankalarının özelleştirilmesinin önkoşul olarak öne sürüldüğünün anımsatılması üzerine Bal, 27 Kasım`dan önce, Dünya Bankası`nın yeni kredi dilimlerine imkan sağlayabilecek şekilde konuyu meclise getireceğiz dedi. Konunun öncelikli olarak Meclis gündemine alınıp alınmayacağı yönündeki soruyu Bakan Bal, Böyle bir tartışma Meclis Danışma Kurulu`nda yapılacak bir tartışmadır. Hükümet buna öncelik veriyor, istikrar programının bir parçasıdır bu diye yanıtladı. (FİNANSAL FORUM)