Adnan ÇEKÇEN Destek Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yar Tüm yazıları

Draghi güçlü euro istemiyor

Geçtiğimiz hafta boyunca küresel piyasalarda merkez bankalarının üst üste verdiği ek teşvik sinyalleri sonrası tüm gelişmekte olan ülke para birimlerinde iyimser hava hakimdi. Avrupa Merkez Bankasının (AMB) piyasalara su serpen açıklamaları kısa vadede oldukça olumlu fiyatlandı.

Bigpara Haber

Geçtiğimiz hafta boyunca küresel piyasalarda merkez bankalarının üst üste verdiği ek teşvik sinyalleri sonrası tüm gelişmekte olan ülke para birimlerinde iyimser hava hakimdi. Avrupa Merkez Bankasının (AMB) piyasalara su serpen açıklamaları kısa vadede oldukça olumlu fiyatlandı.

Özellikle gelişmekte olan ülke piyasaları başta olmak üzere tüm küresel piyasalar Draghi’nin açıklamasında 3 ayrı noktayı satın aldı diyebiliriz. Birincisi ‘’parasal genişleme derecesinin Aralık ayında yeniden değerlendirilmesi gerekebilir’’ şeklindeki ifadeydi.

Yani hali hazırda yürütülen aylık 60 milyar Euro’luk varlık alım programının tutarı Aralık ayındaki toplantı da bir kez daha gözden geçirebilir ve artırıma gidilebilir. Elbette bu ifade sonrası akıllara da şu soru gelmiyor değil. Aylık tutar ne kadar artırılır? LTRO, TLTRO veya VDMK  alımı gibi programlar ile varlık alım programının başka versiyonlarını daha önce uygulamaya koyan AMB, gerçek parasal genişleme programında örneğin 10 milyar Euro’luk bir artırımıma gidecek? Yani yaratılamayan talep veya enflasyon böyle düşük oranlı bir güncellemeyle mi sağlanacak?

Elbette böyle bir hamle kısa vadede finans sektörü açısından ve özellikle hisse senedi piyasaları açısından olumlu ancak reel sektör açısından sevindirici olmasa gerek. Bu sebeple toplantı notlarında sadece böyle bir ifadenin yer alması tek başına yeterli olmayacağından dolayı Draghi’den ikinci ek genişleme sinyali daha geldi.

Aylık 60 milyar Euro tutarında kamu sektörü alım programı çerçevesinde devlet tahvili almaya geçtiğimiz Mart ayında başlayan AMB’nin bu programı 2016 Eylül ayına kadar devam edecek. Toplamda 1 trilyon Euro’dan fazla bir tutarda harcama yapmayı planlayan Draghi, gerektiğinde Eylül sonrasında da programa devam edilebileceğini duyurdu. Bu ikinci dalga sonrası piyasalardaki Euro satışı derinleşirken belki de piyasaları asıl şaşırtan son açıklamada sert bir şekilde fiyatlamaların içerisine girmeye başladı.

Gösterge faizi yüzde 0.05’de tutan ve tarihinde ilk defa eksi yüzde 0.02  mevduat faizi uygulayan AMB faizleri daha da aşağı çekmeyi bile düşünmüş. Faizleri en son geçtiğimiz yıl Eylül ayında düşüren AMB bu tarihten itibaren faizlere hiç dokunmadı. Hatta Mario Draghi 2014 Eylül ayı faiz kararı sonrası yaptığı basın toplantısında, faiz oranlarında teknik bir ayarlamanın artık mümkün olmadığını dile getirmişti. Demek ki son toplantıda bunun mümkün olabileceği tartışılmış. AMB elbette henüz bir hamle yapmış değil.

Faiz veya program tutarında herhangi bir değişikliğe gidilmedi ancak gidilebileceğine dair sinyaller verildi. İhracat tarafında istenilen seviyeye ulaşılamadığı için muhtemelen Draghi Aralık ayını işaret ederken bu tarihe kadar Euro’nun daha fazla değer kazanmasını istemiyor. 3 önemli nokta üzerinden verdiği bu mesajlar sonrası piyasa aktörleri özellikle Aralık ayına kadar Euro’da çok fazla kalmayabilir. Bu da yaklaşık 2 ay boyunca Euro’nun bir çok para birimine karşı zayıflaması anlamına geliyor. Ancak Draghi uygulanan program ile enflasyon yaratmaya çalışıyorsa sadece programın tutarını artırması yeterli olmayabilir. Ya da programın bitiş tarihini daha fazla uzatması da. Bunların yanında bu 3 kritik kararı birden alması gerekiyor.

Yani Aralık ayı geldiğinde hem miktar tarafında hem zaman tarafında hem de fiyat tarafında yani faiz tarafında güncelleme yapması gerekebilir. Bu çok yönlü radikal kararın bir benzerini AMB 2014 Haziran ayındaki toplantısında açıklamıştı. Koşullu LTRO (uzun vadeli refinansman operasyonu) programı yanında mevduat faizleri yüzde eksi 0.1'e çekilmiş ( ki AMB böylece negatif faiz uygulayan ilk büyük merkez bankası oldu) ve genişleyici adımların devam edebileceği mesajı verilmişti.

Buna benzer bir adım Aralık ayındaki toplantıda da gelebilir. Bu zamana kadar Euro bölgesinde açıklanacak verilerin de piyasa fiyatlaması farklılaşabilir. Yani her kötü gelen veri önümüzdeki dönemde Euro açısından negatif ama Avrupa hisse senedi piyasaları açısından ek teşvik beklentisiyle pozitif olabilir. 

Euro varlıkları açısından değerlendirmemiz gerekirse yıl sonuna kadar açıklanacak her yeni veri sonrası alınacak yeni pozisyonları bu açıdan değerlendirmekte fayda var.

FED İKİ TÜRLÜ FAİZ SİNYALİ VEREBİLİR

Bu hafta yapılacak kritik FED toplantısı öncesi piyasa fiyatlamalarına baktığımızda FED’ den bir faiz artırım hamlesi beklenmiyor. Son gelen ABD istihdam verisindeki zayıflık ve küresel piyasalardaki talep endişeleri sonrası FED beklentileri ileri bir tarihe ertelenmiş durumda. Ertelense dahi bir çok FED üyesi bu yıl içerisinde bir faiz artırımına gidileceğini savunuyor.

Çarşamba akşamı faiz kararı açıklanır açıklanmaz piyasa toplantı notlarındaki yıl sonu beklentilerindeki olası değişikliklere odaklanmış olacak. FED yıl sonu reel büyümeyi, %2.1, işsizlik oranını %5.0 ve PCE enflasyonunu %0.4 olarak bekliyor. Tahminlerde bir değişikliğe gidilmezse piyasa Aralık ayında faiz artırımını beklemeye başlar. Bunun dışında yıl sonu ortalama faiz oranı tahmini de ön planda olacak.

Şuanda ise FED faizi 0-0.25 aralığında tutuyor. Yani orta noktası 0.125. Son toplantı da yıl sonu faiz tahmini ortalaması da 0.375 olarak açıklanmıştı.

Eğer FED bu toplantıda faiz artırımına gitmez ancak yıl sonu faiz beklenti orta noktasını yine 0.375’de tutarsa piyasa bunu şahin tonda algılayabilir ve Aralık ayı faiz artırım beklentileri yükselebilir. Bu da doların yıl sonuna kadar yukarı eğilimini koruyacağı anlamına geliyor. 

Yazarın Diğer Yazıları