Adnan ÇEKÇEN Destek Yatırım Menkul Değerler Araştırma Müdür Yar Tüm yazıları

1 euro 1 sterlin olur mu?

İngiltere Başbakanı Theresa May’in 2017 yılının ilk çeyreğinde ülkenin Avrupa Birliği’nden ayrılma sürecinin başlayacağını açıklaması ilk etapta Sterlin’i vurdu.

Bigpara Haber

Yılbaşından bu yana Dolar’a karşı değer kaybı %14’ü aşan para birimi, bu açıklamayla beraber %2.5’un üzerinde düştü ve son 30 yılın dibini gördü. Sterlin ile ilgili karamsar tahminler bir bir açıklanırken, İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) para politikasını gevşetmesi veya gevşeteceğini taahhüt etmesi bu düşüş sürecinin hız kazanabileceğini gösteriyor. Diğer bir Avrupa para birimi Euro tarafında ise olumlu gelen veriler ve parasal genişleme programının uzatılamayacağı beklentisi fiyatlanıyor. Bu beklenti ise Euro’daki düşüşleri sınırlandıran bir etki yaratıyor. Dolayısıyla 2017 yılı için şimdiki gelişmeleri göz önünde bulundurduğumuzda iki majör para birimi değerinin eşitlenmesi uzak bir ihtimal gibi gözükmüyor.

İngiltere referandumundan AB üyeliğine ‘’Hayır’’ (Brexit) kararının çıkması sonrası, Ağustos ayında toplanan İngiltere Merkez Bankası 7 yıl sonra ilk kez politika faizinde indirime gitti ve faizi 0.25’e çekti. Aylık varlık alım programını 60 milyar Sterlinlik artışla 435 milyar Sterlin’e çıkardı. Brexit kararı öncesi tıpkı ABD Merkez Bankası gibi faiz artırımına hazırlanan banka, aksine parasal duruşunu gevşetmiş oldu. BOE Başkanı Carney ise gerekirse tekrardan faiz indirebileceğini söyledi. Önümüzdeki dönemde İngiltere tarafında açıklanacak makro verilere bağlı olarak Merkez Bankası para duruşunda gevşemeye gidebilir. Bu da Sterlin para birimi üzerinde uzun vadede baskı yaratabilir ki bu baskının çoktan başladığını görüyoruz

İngiltere ekonomisiyle ilgili 2017 yılı için, uluslararası raporlar ise karamsar bir tablo çiziyor. Goldman Sachs son raporunda İngiltere ekonomisinin 2017 yılında ılımlı resesyona gireceğini belirtti. Aynı dönem büyüme tahminini ise %2.0’dan %0.2’ye çekti. Kredi derecelendirme kuruluşları da ard arda ülkenin kredi notu üzerinde indirime gittiler.  Fitch, İngiltere’nin AB’den ayrılması durumunda büyümesinin keskin bir şekilde yavaşlayacağını ve siyasal sürekliliğin olumsuz etkileneceğini vurgulayarak kredi notunu düşürdü, görünümü negatife çekti. Moody’s de aynı şekilde ülkenin kredi görünümünü negatife çekerken, bir diğer uluslararası kuruluş S&P da İngiltere’nin AAA seviyesindeki kredi notunu AA’ya indirdi. Genel olarak gerekçelerin ise aynı olduğunu görüyoruz. Yavaş büyüme, kamu finansmanındaki güçlükler ve siyasi istikrarsızlık...

Euro ve Sterlin para biriminin eşitlenme senaryolarını değerlendirirken, birde Euro tarafına bakmak gerekiyor. İngiltere’nin yeni artırmaya başladığı parasal gevşeme programını, Avrupa Merkez Bankası uzun bir süredir zaten uyguluyor. Faizler negatife çekilerek aylık 80 milyar Euro tutarında tahvil alımı programı devam ediyor. Euro varlıkları da bu gelişmeler gölgesinde uzun yıllardır zayıf seyrediyor. Fakat son AMB toplantısında aldığımız sinyallere bakılırsa, uygulanan genişleme programının yavaş yavaş sonuna gelmiş olabiliriz. Hatta geçtiğimiz hafta aylık varlık programının kademeli olarak azaltılacağı yönünde bir söylenti piyasaya verildi. AMB başkanı bunu yalanlasa da azaltmadan çok, programın genişlemeyeceği beklentisi de dikkate alınabilir. Bu durum Euro’yu bir süre daha ayakta tutabilir ve düşüşleri sınırlı kalabilir. Dolara karşı zayıf kalsa da en azından Sterlin’e göre daha fazla değer kazanabilir. Bu durum da iki önemli para biriminin Sterlin ve Euro’nun eşitlenebileceği ihtimalini doğuruyor. 

 

Yazarın Diğer Yazıları