Umutlar sigorta fonlarına bağlandı
Bigpara Haber
Emeklilik fonları ve zorunlu sigorta sektöre ivme katacak. 2001, şirket birleşmeleri yılı olacak.
Sigorta sektörü oldukça hareketli bir yıl geçirdi. 17 Ağustos depremi hem insanların genel anlamda sigorta ve güvence konusundaki eksiklikleri ortaya çıkarırken, hem de devletin bu konulardaki eksikliklerinin su yüzüne çıkmasını sağladı.Sigorta sektörü de bir yandan depremden sonra prim ödeme tecrübesi bir yandan da kullanmadığı potansiyelin hareket geçirdiğini görerek yeni arayışlar içerisine girdi. Demir Hayat Sigorta Genel Müdür Vekili Muhittin Yurt, depremin sigorta sektörünün 2000 yılındaki hareketlenmesinde etkili olduğuna dikkat çekerek, “Biz artık hayat sigortası satışlarında deprem gibi kötü riskleringeride bırakacakları acılarını teminatlarımızla bir ölçüde giderebileceğimizi müşteriye aktarma şansı elde ettik” diyor.
Zorunlu deprem sigortası böyle bir süreçten sonra gündeme geldi. İki ay süreyle ertelenen deprem sigortası, 29 Kasımda yürürlüğe girdi. Zorunlu deprem sigortası eksik güvence bakımından sigortalıları düşük komisyonve yatırım eksikliği bakımında da sigortacıları memnun edecek niteliklerden uzak olsa da, 2000 yılında sektörde çok konuşulan bir konu olarak karşımıza çıktı. Düşen faiz gelirleriyle , bireysel tüketicilerekrediyle araba satışlarının artmasıyla da sigorta sektörünün kasko sigorta aracılığıyla canlandıran diğer bir gelişme.
Sigorta sektörünün 2000 yılında canlanmasını en iyi şekilde açıklayan ise2000 yılı dokuz aylık verileri. Türk sigorta sektörü 2000 yılının dokuz ayında Sigortacı Gazetesi’nin verilerine göre geçen yılın aynı dönemine oranla, toplam prim üretimi yüzde 100’lük bir artışla 570 trilyon 137 milyar liradan 1 katrilyon 142 trilyon 375 milyar liraya ulaştı. Tüketici kredilerinin sektörü olumlu yönde etkilediğini belirten CU Sigorta Genel Müdürü Cemal Ererdi, şöyle konuşuyor; “2000 yılının en önemli göstergesi aslında enflasyonun düşmesiyle, birlikte sigorta sektörünün daralması beklentisiydi. Ama öyle olmadı. Çünkü bankaların verdiği bireysel krediler, ciddi biçimde arttı ve bu krediler nedeniyle sigorta sektörü yüzde 100’lük bir büyüme sağladı.”
Peki 2001 yılında sigorta sektörünü neler bekliyor?
Sigorta sektörünü 2001 yılında 2000’den kalan sorunların yanında yeni sorunlar ve gelişmeler bekliyor. Bu gelişmeler sigortacılık anlayışını ve yapısını etkileyecek nitelikte görünüyor. 2000 yılından kalan sorunların başında yasa sorunu geliyor.Sigorta sektörünün şu anda bir yasası yok. Hazinetarafından hazırlanmış bir tasarı var ama tasarının kimi yönleri sigortacılar tarafından beklentilerikarşılamaktan uzak bulunuyor. Özellikle “sigorta güvence fonu” kötü çalışan firmalara haksız rekabet etme şansı tanıdığı için çok eleştiriliyor.
2001 yılında sektörde en çok konuşulacak iki gelişme var. Birisi şirket birleşmeleri diğeri ise bankaların sigorta fonlarınayönelmesi. Sigortacılar arasında, sektördeki şirket sayısının fazla olduğunu ve uluslar arası rekabet için güçlü şirket yapılarının birleşmelerle oluşabileceği görüşü yaygın. Yine hem bankaların hem de sigorta şirketlerinin teknik karlılığı giderek düşme eğiliminde. Bankaların yaygın hizmet ağları sigorta sektörünün potansiyel fonları toplamada kullanması beklenilen bir gelişme. Yani 2001 yılında bankacılık işlemleri arasında sigorta işlemleri artacak.
Sigortacılar, sektörün 2000 yılındaki büyümesini 2001 yılında da sürdüreceği düşünülüyor. Ak Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Sami Vodina, zorunlu deprem sigortası ve zorunlu yapı deprem sigortasının sektörün büyümesine dolaylı da olsa katkıda bulunacağını belirtiyor. (PARA)
Sigorta sektörü oldukça hareketli bir yıl geçirdi. 17 Ağustos depremi hem insanların genel anlamda sigorta ve güvence konusundaki eksiklikleri ortaya çıkarırken, hem de devletin bu konulardaki eksikliklerinin su yüzüne çıkmasını sağladı.Sigorta sektörü de bir yandan depremden sonra prim ödeme tecrübesi bir yandan da kullanmadığı potansiyelin hareket geçirdiğini görerek yeni arayışlar içerisine girdi. Demir Hayat Sigorta Genel Müdür Vekili Muhittin Yurt, depremin sigorta sektörünün 2000 yılındaki hareketlenmesinde etkili olduğuna dikkat çekerek, “Biz artık hayat sigortası satışlarında deprem gibi kötü riskleringeride bırakacakları acılarını teminatlarımızla bir ölçüde giderebileceğimizi müşteriye aktarma şansı elde ettik” diyor.
Zorunlu deprem sigortası böyle bir süreçten sonra gündeme geldi. İki ay süreyle ertelenen deprem sigortası, 29 Kasımda yürürlüğe girdi. Zorunlu deprem sigortası eksik güvence bakımından sigortalıları düşük komisyonve yatırım eksikliği bakımında da sigortacıları memnun edecek niteliklerden uzak olsa da, 2000 yılında sektörde çok konuşulan bir konu olarak karşımıza çıktı. Düşen faiz gelirleriyle , bireysel tüketicilerekrediyle araba satışlarının artmasıyla da sigorta sektörünün kasko sigorta aracılığıyla canlandıran diğer bir gelişme.
Sigorta sektörünün 2000 yılında canlanmasını en iyi şekilde açıklayan ise2000 yılı dokuz aylık verileri. Türk sigorta sektörü 2000 yılının dokuz ayında Sigortacı Gazetesi’nin verilerine göre geçen yılın aynı dönemine oranla, toplam prim üretimi yüzde 100’lük bir artışla 570 trilyon 137 milyar liradan 1 katrilyon 142 trilyon 375 milyar liraya ulaştı. Tüketici kredilerinin sektörü olumlu yönde etkilediğini belirten CU Sigorta Genel Müdürü Cemal Ererdi, şöyle konuşuyor; “2000 yılının en önemli göstergesi aslında enflasyonun düşmesiyle, birlikte sigorta sektörünün daralması beklentisiydi. Ama öyle olmadı. Çünkü bankaların verdiği bireysel krediler, ciddi biçimde arttı ve bu krediler nedeniyle sigorta sektörü yüzde 100’lük bir büyüme sağladı.”
Peki 2001 yılında sigorta sektörünü neler bekliyor?
Sigorta sektörünü 2001 yılında 2000’den kalan sorunların yanında yeni sorunlar ve gelişmeler bekliyor. Bu gelişmeler sigortacılık anlayışını ve yapısını etkileyecek nitelikte görünüyor. 2000 yılından kalan sorunların başında yasa sorunu geliyor.Sigorta sektörünün şu anda bir yasası yok. Hazinetarafından hazırlanmış bir tasarı var ama tasarının kimi yönleri sigortacılar tarafından beklentilerikarşılamaktan uzak bulunuyor. Özellikle “sigorta güvence fonu” kötü çalışan firmalara haksız rekabet etme şansı tanıdığı için çok eleştiriliyor.
2001 yılında sektörde en çok konuşulacak iki gelişme var. Birisi şirket birleşmeleri diğeri ise bankaların sigorta fonlarınayönelmesi. Sigortacılar arasında, sektördeki şirket sayısının fazla olduğunu ve uluslar arası rekabet için güçlü şirket yapılarının birleşmelerle oluşabileceği görüşü yaygın. Yine hem bankaların hem de sigorta şirketlerinin teknik karlılığı giderek düşme eğiliminde. Bankaların yaygın hizmet ağları sigorta sektörünün potansiyel fonları toplamada kullanması beklenilen bir gelişme. Yani 2001 yılında bankacılık işlemleri arasında sigorta işlemleri artacak.
Sigortacılar, sektörün 2000 yılındaki büyümesini 2001 yılında da sürdüreceği düşünülüyor. Ak Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Sami Vodina, zorunlu deprem sigortası ve zorunlu yapı deprem sigortasının sektörün büyümesine dolaylı da olsa katkıda bulunacağını belirtiyor. (PARA)