Tüzmen Büyük Potansiyele Sahibiz
Bigpara Haber
Diş Ticaret Müsteşari Tüzmen: -Avrasya Ülkeleri Olarak Çok Büyük Bir Potansiyele Sahibiz. Bunu Hep Birlikte Kullanabilirsek, Ülkelerimizin Refahini Kisa Sürede İleri Seviyelere Ulaştirmamiz Kaçinilmazdir
İSTANBUL (A.A) - 03.11.2000 - Dış Ticaret Müsteşarı (DTM) Kürşad Tüzmen, Avrasya ülkelerinin büyük potansiyelini birlikte kullanabildiği taktirde, ülkelerinin refahını kısa sürede ileri seviyelere ulaştırılabileceğini söyledi. Kürşad Tüzmen, 3. Avrasya Ekonomi Zirvesi çerçevesinde düzenlenen 21. Yüzyılda Avrasya`da Ekonomik Gelişmeler ve İşbirliği İmkanları konulu oturumda yaptığı konuşmada, 1992 yılında 3 milyar dolar olan Avrasya bölgesi ile ticaret hacmimizin, 1997 yılında 9.4 milyar dolara yükseldiğini hatırlattı. Tüzmen, Rusya`da yaşanan ekonomik krizin bölge ülkelerine de yansıması nedeniyle Avrasya ülkeleri ile ticaret hacmimizin 1999 yılında 7.8 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğine işaret etti. Türkiye`nin 2000`li yıllarda uygulayacağı ihracat stratejisinin, alım gücü yüksek, genç nüfuslu ve dinamik pazarlardaki tüketiciye ulaşmayı sağlayacak politikalara dayandığını anlatan Tüzmen, hedef pazarlar arasında ilk sırayı BDT, Türk cumhuriyetleri, merkezi ve Doğu Avrupa ülkelerinin aldığını ifade etti. Kafkas ve Orta Asya petrollerinin gelecekte bölge ülkelerinin zenginleşmesinde önemli bir rol oynayacağını da vurgulayan Tüzmen, bu ülkelerdeki talep artışının Türkiye`ye yönlendirilmesinin, siyasi ve ekonomik politikalarımızla yakından ilgili olduğunu söyledi.
KOMŞU ÜLKELERLE TİCARİ İLİŞKİLER;
Komşu ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkileri geliştirmeye büyük önem verildiğini vurgulayan Tüzmen, Komşu ülkelerle kurulan güçlü ticari ve ekonomik ilişkiler, ülke halklarının refahlarının yanı sıra kalıcı barış ve istikrar programının tesisinde de son derece önemli bir rol oynamaktadır dedi. Balkan ülkeleri ile ticaret hacmimizin 1999 yılında 2.3 milyar dolara ulaştığını ve bölgenin toplam ticaretimizden yüzde 3.5 pay aldığını ifade eden Tüzmen, bu rakamın önümüzdeki dönemde gelişecek işbirliğine bağlı olarak daha da artacağını söyledi. Tüzmen, Azerbaycan topraklarını işgalden ve tarihi gerçekleri çarptırmaya yönelik iddialarından vazgeçmesi durumunda, Ermenistan Cumhuriyeti`ni ekonomik ve ticari partner olarak görmekten memnuniyet duyacaklarını belirtti. Türkiye açısından stratejik öneme sahip Rusya ile ticari ilişkilerin 1998 dünya krizinden sonra düştüğünü ve geçen yıl 2.3 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleştiğini anlatan Tüzmen, Rusya`nın ekonomik istikrarı yeniden sağlaması, sanayi sektörünü yapılandırması, doğal kaynaklarını daha etkin kullanmasının yeni ticari imkanlar sağlayacağını kaydetti.
SİNERJİ YARATABİLİRİZ;
Kürşad Tüzmen, Avrasya bölgesinin, 24 ülkede yaşayan 500 milyon insanın ürettiği yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir GSMH, 550 milyar dolarlık dış ticaret hacminin ötesinde şeyler ifade ettiğini belirtti. Bu bölgede yer alan pek çok ülke ile ortak tarihi ve kültürü paylaşmanın beraberinde getirdiği duyguları arkamıza alarak, sinerji yaratılabileceğini vurgulayan Tüzmen, sözlerini şöyle tamamladı: Avrasya ülkeleri olarak çok büyük bir potansiyele sahibiz. Bunu, hep birlikte kullanabilirsek, ülkelerimizin refahını kısa sürede ileri seviyelere ulaştırmamız kaçınılmazdır.
İSTANBUL (A.A) - 03.11.2000 - Dış Ticaret Müsteşarı (DTM) Kürşad Tüzmen, Avrasya ülkelerinin büyük potansiyelini birlikte kullanabildiği taktirde, ülkelerinin refahını kısa sürede ileri seviyelere ulaştırılabileceğini söyledi. Kürşad Tüzmen, 3. Avrasya Ekonomi Zirvesi çerçevesinde düzenlenen 21. Yüzyılda Avrasya`da Ekonomik Gelişmeler ve İşbirliği İmkanları konulu oturumda yaptığı konuşmada, 1992 yılında 3 milyar dolar olan Avrasya bölgesi ile ticaret hacmimizin, 1997 yılında 9.4 milyar dolara yükseldiğini hatırlattı. Tüzmen, Rusya`da yaşanan ekonomik krizin bölge ülkelerine de yansıması nedeniyle Avrasya ülkeleri ile ticaret hacmimizin 1999 yılında 7.8 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğine işaret etti. Türkiye`nin 2000`li yıllarda uygulayacağı ihracat stratejisinin, alım gücü yüksek, genç nüfuslu ve dinamik pazarlardaki tüketiciye ulaşmayı sağlayacak politikalara dayandığını anlatan Tüzmen, hedef pazarlar arasında ilk sırayı BDT, Türk cumhuriyetleri, merkezi ve Doğu Avrupa ülkelerinin aldığını ifade etti. Kafkas ve Orta Asya petrollerinin gelecekte bölge ülkelerinin zenginleşmesinde önemli bir rol oynayacağını da vurgulayan Tüzmen, bu ülkelerdeki talep artışının Türkiye`ye yönlendirilmesinin, siyasi ve ekonomik politikalarımızla yakından ilgili olduğunu söyledi.
KOMŞU ÜLKELERLE TİCARİ İLİŞKİLER;
Komşu ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkileri geliştirmeye büyük önem verildiğini vurgulayan Tüzmen, Komşu ülkelerle kurulan güçlü ticari ve ekonomik ilişkiler, ülke halklarının refahlarının yanı sıra kalıcı barış ve istikrar programının tesisinde de son derece önemli bir rol oynamaktadır dedi. Balkan ülkeleri ile ticaret hacmimizin 1999 yılında 2.3 milyar dolara ulaştığını ve bölgenin toplam ticaretimizden yüzde 3.5 pay aldığını ifade eden Tüzmen, bu rakamın önümüzdeki dönemde gelişecek işbirliğine bağlı olarak daha da artacağını söyledi. Tüzmen, Azerbaycan topraklarını işgalden ve tarihi gerçekleri çarptırmaya yönelik iddialarından vazgeçmesi durumunda, Ermenistan Cumhuriyeti`ni ekonomik ve ticari partner olarak görmekten memnuniyet duyacaklarını belirtti. Türkiye açısından stratejik öneme sahip Rusya ile ticari ilişkilerin 1998 dünya krizinden sonra düştüğünü ve geçen yıl 2.3 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleştiğini anlatan Tüzmen, Rusya`nın ekonomik istikrarı yeniden sağlaması, sanayi sektörünü yapılandırması, doğal kaynaklarını daha etkin kullanmasının yeni ticari imkanlar sağlayacağını kaydetti.
SİNERJİ YARATABİLİRİZ;
Kürşad Tüzmen, Avrasya bölgesinin, 24 ülkede yaşayan 500 milyon insanın ürettiği yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir GSMH, 550 milyar dolarlık dış ticaret hacminin ötesinde şeyler ifade ettiğini belirtti. Bu bölgede yer alan pek çok ülke ile ortak tarihi ve kültürü paylaşmanın beraberinde getirdiği duyguları arkamıza alarak, sinerji yaratılabileceğini vurgulayan Tüzmen, sözlerini şöyle tamamladı: Avrasya ülkeleri olarak çok büyük bir potansiyele sahibiz. Bunu, hep birlikte kullanabilirsek, ülkelerimizin refahını kısa sürede ileri seviyelere ulaştırmamız kaçınılmazdır.