Türkiye`deki Hayvan Kaçakçılığı
Bigpara Haber
-Türk Veteriner Hekimler Birliği Erzurum Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Atasever: -Et Kaçakçılığı, Polisiye Tedbirler Almakla Tamamen Çözümlenemez
ERZURUM (A.A) - 16.11.2000 - Türk Veteriner Hekimler Birliği Erzurum Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Atasever, Türkiye`de var olan et kaçakçılığının alınan polisiye tedbirlerle tamamen çözümlenemeyeceğini söyledi. Atasever, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde Türkiye gündeminde olan Buffalo operasyonu ile başlayan, ülkeye giren kaçak etlerin yeni bir olay olmadığını belirterek, kaçak et girişlerinin 1980`den sonra süregelen hayvancılık politikalarının sonucu geliştiğini savundu.
Avrupa Birliği`ne üye olmaya hazırlanan Türkiye`de kontrol altındaki et üretiminin artan nüfusa rağmen her geçen yıl azaldığına dikkat çeken Atasever, şunları kaydetti: 1991 yılında yaklaşık 445 bin ton olan kontrol altındaki mezbaha ve kombinalardaki kırmızı et üretimi, 1999 yılında 364 bin ton civarına düşmüştür. Yani geçen yıl üretilen 364 bin ton, tüketilen ise 1 milyon tondur. Tüketilen kırmızı etin yaklaşık yüzde 65`i hiçbir sağlık kontrolünden geçmeyen kaçak et. Bu etler hijyenik değil ve bulaşıcı hastalıkların en önemli kaynağıdır. Bu hastalıklar insanlara bulaşarak ölüme varan sonuçlar doğurabilmektedir.
-ALINAN TEDBİRLER VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR...-
Et kaçakçılığının alınan polisiye tedbirlerle tamamen çözüme kavuşturulamayacağını ifade eden Atasever, açıklamasını şöyle sürdürdü: Üretim ile tüketim dengesi sağlanmadıkça et kaçakçılığı ülkenin kaçınılmaz bir gerçeği olmaya devam edecektir. Hayvancılık alanında yeni bir anlayış lazım. Hayvancılık Bakanlığı`nın kurulması kaçınılmazdır. Hayvancılık ile uğraşan insanlara yeni imkanlar sunmamız lazım. Bu şartlarda halkımız, yiyeceği etin sağlıklı ve güvenli olması açısından öncelikle etlerin üzerinde damga bulunup bulunmadığına dikkat etmesi gerekiyor. Et ve ürünlerini güvendikleri işyerlerinden alsınlar. Veteriner Hekim Çalışma Belgesi olmayan marketlerden et ve ürünlerini kesinlikle almasınlar. Vatandaşlarımız ayrıca salam, sosis ve sucuk satın alırken de aynı hususları önemsemeleri gerekiyor.
ERZURUM (A.A) - 16.11.2000 - Türk Veteriner Hekimler Birliği Erzurum Bölgesi Veteriner Hekimler Odası Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Atasever, Türkiye`de var olan et kaçakçılığının alınan polisiye tedbirlerle tamamen çözümlenemeyeceğini söyledi. Atasever, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde Türkiye gündeminde olan Buffalo operasyonu ile başlayan, ülkeye giren kaçak etlerin yeni bir olay olmadığını belirterek, kaçak et girişlerinin 1980`den sonra süregelen hayvancılık politikalarının sonucu geliştiğini savundu.
Avrupa Birliği`ne üye olmaya hazırlanan Türkiye`de kontrol altındaki et üretiminin artan nüfusa rağmen her geçen yıl azaldığına dikkat çeken Atasever, şunları kaydetti: 1991 yılında yaklaşık 445 bin ton olan kontrol altındaki mezbaha ve kombinalardaki kırmızı et üretimi, 1999 yılında 364 bin ton civarına düşmüştür. Yani geçen yıl üretilen 364 bin ton, tüketilen ise 1 milyon tondur. Tüketilen kırmızı etin yaklaşık yüzde 65`i hiçbir sağlık kontrolünden geçmeyen kaçak et. Bu etler hijyenik değil ve bulaşıcı hastalıkların en önemli kaynağıdır. Bu hastalıklar insanlara bulaşarak ölüme varan sonuçlar doğurabilmektedir.
-ALINAN TEDBİRLER VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR...-
Et kaçakçılığının alınan polisiye tedbirlerle tamamen çözüme kavuşturulamayacağını ifade eden Atasever, açıklamasını şöyle sürdürdü: Üretim ile tüketim dengesi sağlanmadıkça et kaçakçılığı ülkenin kaçınılmaz bir gerçeği olmaya devam edecektir. Hayvancılık alanında yeni bir anlayış lazım. Hayvancılık Bakanlığı`nın kurulması kaçınılmazdır. Hayvancılık ile uğraşan insanlara yeni imkanlar sunmamız lazım. Bu şartlarda halkımız, yiyeceği etin sağlıklı ve güvenli olması açısından öncelikle etlerin üzerinde damga bulunup bulunmadığına dikkat etmesi gerekiyor. Et ve ürünlerini güvendikleri işyerlerinden alsınlar. Veteriner Hekim Çalışma Belgesi olmayan marketlerden et ve ürünlerini kesinlikle almasınlar. Vatandaşlarımız ayrıca salam, sosis ve sucuk satın alırken de aynı hususları önemsemeleri gerekiyor.