Söylentilere Sadece Gülüyoruz

Bigpara Haber
Bayındır Menkul Değerler Genel Müdürü Tan Egeli, borsanın önünde politik
belirsizlikler olduğunu düşünüyor. Bayındırbank’ın fona devredileceği yönündeki
söylentiler konusunda ise Egeli, “Biz sadece gülüyoruz” diyor.


Borsa ekonomilerin aynasıdır. Ama Türkiye gibi belirsizliklerin ardı arkası kesilmeyen bir ülkede siyaset de borsanın hareketlerinde önemli bir rol oynuyor. Bugünlerde borsa siyasi cepheden Fazilet Partisi’nin davasının nasıl sonuçlanacağı haberini bekliyor. Bayındır Menkul Değerler Genel Müdürü Tan Egeli, İMKB için yurtiçi gelişmelerin yanı sıra yurtdışından gelecek olan haberlerin de çok önemli olduğunu düşünüyor. Egeli’ye göre, son günlerde yabancı yatırımcılar Türkiye’nin de içinde bulunduğu emerging marketler ile pek ilgilenmiyor. Genel müdürlük görevine ekim ayında atanan Tan Egeli, Bayındır Menkul olarak hedeflerinin işlem hacmini artırmak yerine, müşterileri ile diyaloglarını iyi tutmak olduğunu belirtiyor. Egeli, Bayındırbank’ın da fona devredileceği yönündeki söylentilere ise sadece güldüklerini söylüyor.


Bayındır Menkul Değerler Genel Müdürü Tan Egeli ile Trend Dergisi adına görüştük.

Trend: Son olarak 2 bankanın fona devredilmesini borsa açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?

Tan Egeli: Bankaların fona devredilmesi borsa açısından iyi oldu. Çünkü son haftalarda piyasada spekülasyonlar vardı. Bunlar piyasayı sırf hisse senedi açısından değil, bono açısından da kötü etkiliyordu. Dolayısıyla buna bir son verildi. Hiçbir banka bir haftada veya bir ayda bilançosunu kötüden iyiye geçiremez. Bankacılık Denetleme Üst Kurulu’nun sistemi işlettiği görüldü. IMF ve Dünya Bankası’nın bize yardımları Bankacılık Yasası’na da bağlı. Zannediyorum bankalar devlet tarafından temizlenerek satılacak. Bu zaten olması gerekendi. Dünya Bankası’nın kredileri bize çok daha rahatlıkla gelebilirdi. Bu da çok önemli bir konu. Önümüzdeki günlerde bir de Fazilet Partisi davasının nasıl sonuçlanacağı konusu var. Ben koalisyonun şu ana kadar çok iyi gittiğini düşünüyorum. Biz finansçıların beklentilerinin de biraz üstünde. Buna bağlı olarak biz bir şey daha görüyoruz ki, makro ekonomik indikatörlerimiz de iyileşiyor. Demek ki bizde politik belirsizlik olmadığı müddetçe Türkiye’nin yönü pozitif. Politik belirsizlik çıkarsa o zaman sorun yaşarız. Dolayısıyla atılacak her adımda işin bütün yönleri düşünülmeli. Burada belki de en önemli dezavantajımız aralık ayının neredeyse büyük bir bölümünü tatil olarak geçirmemiz. Herşey para girişine bağlı. Şu an için para girişi yerli yatırımcıdan. Yeterli derecede yabancı para girişi yok. Bu da global piyasaların etkisiyle gerçekleşen bir olay. Son bir yıldan beri İMKB dünya piyasaları ile ters bir korelasyon yaşadı. Global piyasalar düşüşteyken İMKB yükselişe geçti. Dolayısıyla global piyasaların seyri önümüzdeki aylarda İMKB için oldukça büyük önem taşıyor.


Trend:Son günlerde global piyasaların seyrini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Egeli: Gelişmiş yabancı piyasalar gelişmekte olan ülkelerin piyasalarına göre çok daha volativ. Bu sebeple yabancı sermayede bu gelişmiş borsalara kayıyor. Sırf bize değil, bütün emerging marketlere para girişi kısıtlı. İlgi daha çok Amerika’daki borsalarda. Aslında bu olay çok normal. Euro değer kaybederken biz çok olumsuz yönde etkilendik. Bizim ticaretimizin büyük bir bölümü Avrupa ülkeleriyle.


Trend: Yabancılarında gelmesiyle endeks geçtiğimiz yıl yaptığı tarihi zirvelere ulaşabilir mi?

Egeli: Ne yazık ki önümüzde bazı politik belirsizlikler var. Hedeflere yakınız. Ama tam olarak tutturamıyoruz. Beklentilerimiz gerçekleşirse enflasyon yüzde 40 seviyelerine inebilir. Biz böyle bir resim çizsek bile endeksin ancak 3 cent olabileceğini düşünüyorduk. 3 cent zaten 20 binli seviyelerdir. Ama bence şu an için bu zor gibi görünüyor. Tabi geçtiğimiz dönemlerde global piyasalar da bize ters işledi. Bütün gelişmekte olan ülkelere ilgi azdı. İMKB’den 2 milyar dolara yakın bir para çıkışı oldu. Aslında işe şu yönden de bakmak gerekir. Yabancı yatırımcıların İMKB’den çekilmesi, yerli yatırımcılara yaradı. Borsaya yeni giren şirket sayısında inanılmaz derecede artış oldu. Bunlara baktığınızda aslında biz geriye adım atmadık. Fakat böyle bir trendi yakalaması için kötü bir seneydi. Gelişmiş piyasalarda bile sert hareketler olurken, gelişmekte olan piyasalara yatırımcılar daha temkinli bakmaya başladılar. İnsanların risk profilleri değişti. Yabancı yatırımcıların İMKB gibi piyasalarla ilgilenmeleri için gelişmiş ülkelerin hareketlerinin sınırlanması gerekir. Ya da Türkiye’deki siyasi ve ekonomik belirsizliklerin kalkması lazım. Ama şunun da altını çizmek gerekir. Bütün dünyadaki risk profili değişti. Bütün fon yöneticileri nakite geçiyor.


Trend: Niçin nakite geçiyorlar?

Egeli: Tamamen riskten kaçmak için. Bir Nasdaq bile yüzde 8 oranında düşüyorsa, tabi ki siz gidip 30 yıllık Amerika Bonosu’na yatırım yapıyorsunuz. Bu trendin değişmesi lazım. 2001 yılında da değişeceğini umuyoruz. Ama bizim yurtdışından aldığımız görüşlere göre sene sonuna doğru Dow Jones’un yukarı doğru bir hareket yaparak oturacağı yönünde. Dolayısıyla bu olursa gelişmekte olan ülkelere de para girecek.


Trend: Son günlerdeki halka arzları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Egeli: Momentum yakalamaya çalışan borsaya pozitif etkisi olduğu gibi negatif etkisi de olabiliyor. Çünkü piyasanın çalkantılı olduğu bir durumda halka arzlar yeni para girişinden çok, piyasadaki parayı kendine çekiyor. Dolayısıyla Turkcell’in halka arzında da böyle bir durum yaşandı. Halka arzları ben piyasada dolaşan para olarak piyasanın durumu gereği çok da olumlu görmüyorum. Fakat sermaye dolaşımından dolayı oldukça olumlu bir faktör. İleride şirketlerin daha yüksek oranlarda halka açılması gerekiyor. Çünkü en ucuz finansman yoludur. Ben halka arzların şirketlere de çok yararlı olacağını düşünüyorum. Ama çok üstüste yapılması biraz tehlikeli. Yatırımcılar yeterince bilgilendirilmiyor. Bu sebeple bazı zorluklar yaşanabiliyor. Yeni para girişinin olmadığı halka arzlarda sadece tabana yayılmayı sağlıyor. Esas önemli olan yeni para girişi.


Trend: Bayındır Menkul’un halka arzlarla ilgili yeni çalışmaları var mı?

Egeli: 1998 yılının ortasında Bayındır Menkul yeniden yapılandı. Yeniden yapılanma süreci içerisinde kurumsal finansman departmanımız daha çok özelleştirme ihalelerinde şirketlere danışmanlık yaptı. Halka arzlarda ise konsorsiyum üyesi olduk. Çünkü dağıtım kanallarımıza çok güveniyoruz. Fakat kurumsal finansmandaki insan kaynağımızı daha çok şirket evliliklerine yönlendirdik. Önümüzde büyük bir halka arz kalabalığı var. Biz bu kalabalığın içine girmek istemiyoruz.


Trend: Halka arzlardan hisse almak isteyen küçük yatırımcılara neler tavsiye ediyorsunuz?

Egeli: Bir kere kısa vadeli getiri olarak düşünülmemeli. Yatırımcıların her zaman için yatırımları için belirli bir paraları olmalı. Halka arzlar için de bu paranın belirli bir bölümü halka arzlara ayrılmalı. Bu arada yatırımcılar halka arzdan hisse alırken o şirketi çok iyi tanımalılar. Bu şirketin karlılığı, büyüme potansiyeli nedir bunu bilmeleri gerekir. Ayrıca o şirketin aksiyonları ne, ne tür yatırımlar yapıyor, siz bu şirketin ürünlerini tercih eder misiniz. Bunlar da çok önemli konular.


Trend: Ekim ayının başında Bayındır Menkul Değerler Genel Müdürlüğü görevine atandınız. Yeni projeleriniz neler?

Egeli: Bizim ana hedefimiz bu sektörde saygın bir aracı kurum olmak. İşlem hacminde ilk sıralara gelmek bizim amacımız değil. Biz müşterilerimizin rahatlıkla gelip, bizimle görüştükleri bir ortam yaratmak istiyoruz. Bunun için çeşitli departmanlarımız var. Kurumsal finansman departmanımız, vergi danışmanlığı ve araştırma departmanımız bunlardan bir kaçı.


Trend: Bayındır Yatırım’ın projeleri arasında halka açılma var mı?

Egeli: Evet var. Biliyorsunuz şu an için iki tane halka açık aracı kurum var borsada. Benim amacım yönetim olarak şirketin değerini ve karlılığını artırmak. 2001 sonu veya 2002 başında biz de halka açılmayı düşünüyoruz.


Trend: Bayındırbank’ın da bu fona devredileceği yönünde söylentiler var. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Egeli: Biz bu söylentilere sadece gülüyoruz. Böyle bir beklenti daha önce daha vardı. Ama gördüğünüz gibi Bayındırbank fona devredilmedi. Zaten Zekeriya Temizel’in açıklaması çok neti. Kendisi, “Biz gerekli bankaları fona devrettik. Yeni banka yok” dedi. (TREND)

Diğer Ekonomi Haberleri