Kredi kullanacakların bilmesi gereken 5 altın kural

Kredi alırken nelere dikkat etmelisiniz? Kredi notu, hayat sigortası ve refinansman gibi tüm ayrıntılar hakkında bilgi almak için hemen tıklayın!

Bigpara Haber


Tüketiciler, herhangi bir kredide başvuru sürecinden itibaren birçok prosedürle karşı karşıya kalıyorlar. Bu süreci herhangi bir dezavantajla karşılaşmadan atlatmak içinse birtakım kurallara dikkat etmek gerekiyor. İşte kredi kullanmayı düşünen herkesin bilmesi gereken 5 altın kural...

Günümüz koşulları göz önünde bulundurulduğunda çoğu tüketici için kredi kullanmadan ihtiyaçlarını karşılamak, bir ev yada otomobil sahibi olmak neredeyse olanaksız görünüyor. Ancak kredi alacakların kredi notu yeterli olsa bile onlarca sayfa evrak, ihtiyaç kredisi, mortgage ya da taşıt kredisi için farklı kıstaslar ve her bir bankada değişen kurallar, tüketicileri içinden çıkılmaz durumlara sürükleyebiliyor. Yine de belli başlı kurallara özellikle dikkat edilerek tüm kredi sürecini hasarsız bir şekilde atlatmak mümkün. Peki kredi alırken nelere dikkat edilmeli?

1. Kredi piyasasını takip edin ya da refinansman yollarını araştırın
 


Kredi kullanmadan önce mutlaka genel ekonomik koşullar ve kredi piyasasında neler olduğu ile ilgili fikir sahibi olmanız gerekiyor. Örneğin taşıt kredisi almayı düşünüyorsanız geçmiş senelerde taşıt kredisi faiz oranlarında hangi dönemlerde yükselme hangi dönemlerde düşüş olduğunu araştırmanızı öneririz. Bu iniş ve çıkışlar hem diğer tüketicilerin kredi çekme yönelimlerini hem de bankaların bu yönelimlere nasıl tepki verdiğini size gösterebilir. Böylece siz de uygun zamanı kollayabilirsiniz.

Bu süreci takip etmeden almış olduğunuz bir kredi olduğunu ve aldığınız dönemde size avantajlı görünmesine karşın genel eğilimlere göre aslında vurucu bir anlaşma yaptığınızı var sayalım. Bunun da çözümü var. Bazı bankaların dönem dönem tanıdığı borç transferi, yani refinansman imkanı ile aldığınız krediyi, daha uygun koşullarda yeniden taksitlendirme ve krediniz için yeni bir ödeme planı oluşturmanız mümkün

2. Kredi notu düşükse bile maaş aldığınız banka ile kredi almanız daha muhtemeldir

Bilindiği gibi bankalar maaş müşterilerine, bankada otomatik ödeme talimatı bulunan müşterilerine uygun maliyetlerle kredi verebilir. Bunun yanı sıra kredi notu düşüklüğü de bir noktaya kadar hoş karşılanabilir. Bunun sebebi, bankanızın size yapılan düzenli ödemeleri görmesi ve borç ödemeyi aksatmanız durumunda maaş hesabınız üzerinden size müdahale edebilme esnekliğidir. Yine de kredi notunuz düşükse maaşınıza güvenerek kredi almanın garanti olduğunu düşünmemelisiniz. Zira kredi notu çok fazla değişken faktör tarafından hesaplanan bir skordur.

Bu noktada tüketicilerin özellikle “minimum kredi notu kaç olmalı” sorusu üzerinde durduğu biliniyor. Genel kanı, maaş ile birlikte minimum skor sağlanırsa kredi almanın mümkün olduğu yönünde Ancak ne yazık ki bu şekilde bir sınırı yakalamanın ya da bir anda notunuzu istenen seviyeye çekmenin herhangi bir yolu mevcut yoktur. Bu durum bankadan bankaya ve almak istediğiniz krediye göre değişebilir. Dolayısıyla “kredi notu kaç olmalı” gibi bir sorunun da net bir cevabı bulunmamakta.

3. Krediye başvurmadan önce hayat sigortası, dosya masrafı vb. masrafları karşılaştırın

Kural Kredinizi belirlerken kredi maliyetini oluşturan faktörleri (dosya masrafı, ekspertiz ücreti, sigorta masrafı vb.) tüm bankaların benzer ürünlerine göre karşılaştırın. En düşük maliyetli krediyi bulmaya çalışın. Ayrıca örneğin ekspertiz ücreti ya da hayat sigortası gibi masrafları bizzat kendi anlaştığınız firmalarla da sağlayabileceğinizi unutmayın! Bunu hesaba katarak kredi masrafları ile sigorta şirketlerinin sunduğu fırsatları ayrı ayrı değerlendirin.

Örneğin hayat sigortası yaptırmaya karar verdiğinizde, herhangi bir sigorta firması tarafından o dönemde krediler için hayat sigortası kampanyası varsa ve bu kampanyanın bedeli bankanın anlaşmalı olduğu şirketin standart fiyat uygulamasının altında kalıyorsa, mutlaka kampanyayı tercih edin. Böylece kredi masraflarınızda bulunan bedeli aradan çıkarabilir ve daha avantajlı bir ödeme planı oluşturabilirsiniz.

4. Uzun vadeli kredi daha az ödeme anlamına gelmez!

En çok yapılan hatalardan biri aylık ödeme miktarını düşürmek için kredi vadesini uzatmaya çalışmaktır. Uzun vadeli kredi almayı düşünüyorsanız toplam kredi maliyetinizin yükseleceğini ve taksitlerinizdeki bir gecikme durumunda kredi notunuzun olumsuz etkileneceğini unutmamanız gerekir. Bu durumda uzun vadeli kredi kullanmaya karar vermeden önce olası sorunları göz önünde bulundurmalı ve kusursuz denebilecek bir ödeme planı yapmalısınız. Bu ödeme planındaki kusursuzluk, bankanın yaptığı taksitlendirme açısından değil, sizin şahsi planlarınız ve gelecek öngörüleriniz kapsamında şekillenmelidir.
 
Öte yandan hali hazırda ipotek ettirebileceğiniz bir malınız var ise, nispeten düşük faizle uzun vadeli kredi alabilirsiniz. Bankaların belirlediği aralıkta, 60 aydan 120 aya kadar vade ile alınabilen ipotekli ihtiyaç kredisi , yalnızca çok yüksek meblağlardaki ihtiyaç kredileri için bir malın ipoteği karşılığında verilir ve bankanın bu tarz bir riskin altına girmesi için kredi notunuzun yüksek olması beklenir. Yani önceden gecikmeli ödemeleriniz varsa ipotekli ihtiyaç kredisi alabilmeniz biraz olanaksız görünüyor.

5. Kredi sözleşmenizi dikkatlice okuyun

Sizin için en avantajlı krediyi bulduğunuzu düşünebilirsiniz. Ama sözleşmelerde yazan dosya masrafı, çeşitli sigortalar, işlem ücreti gibi ek masraflar sizin avantajlı sandığınız krediyi içinden çıkılmaz bir hale getirebilir. Üstelik bunu, sözleşmeyi gözünüz kapalı imzaladıktan sonra fark edebilirsiniz. Elbette her anlaşmada olduğu gibi bankalar ile yaptığınız anlaşmalarda da sözleşmenizi dikkatlice incelemenizi öneririz. Bu incelemeyi detaylıca yapmazsanız ve okumadan imzalarsanız yalnızca ek masraflar değil, rakamlarla hesabınıza yansımayan, ileride sorun olması muhtemel başka faktörlerle de
karşılaşabilirsiniz.

Örneğin; kredinizi alırken banka sözleşme içerisinde size bir ek hesap tanımlayabilir. Bu tür ek hesapların faiz oranlarının ise kullanıldığı takdirde çok yüksek olduğu bilinen bir gerçek. Her ne kadar çeşitli yollar takip edildiğinde dosya masrafını geri alma mümkün olsa da kullandığınız yüksek faizli hesapların geri dönüşü yoktur. Ayrıca dosya masrafı iadesi süreci de son derece uzun ve yorucu bir iştir üstelik herhangi bir garantisi de yoktur. Bu nedenle sözleşmeyi dikkatlice incelemek ve size uygun olmayan koşulları belirleyerek bankanızla yeniden düzenlenen bir sözleşme üzerinde anlaşmak doğru olacaktır.

Diğer Kredi Haberleri