KOBİ'lere finansman, tahsilat, garanti hizmeti

KOBİ’lere banka kredisi yerine alacaklarını teminat göstererek ticaret yapmalarına imkan tanıyan faktoring şirketleri, finansman, tahsilat ve garanti olmak üzere üç farklı hizmeti aynı çatı altında sunuyor.

Hürriyet'ten Aytaç NALLAR'ın haberine göre: 160 milyar TL’lik işlem hacmine ulaşan faktoring sektörü, yurtiçi ve yurtdışında 600 bin KOBİ’ye ulaşıyor. Toplam ihracatın 8 milyar dolarlık kısmı da faktoring hacminden geçiyor.

Finansal Kurumlar Birliği (FKB) çatısı altındaki faktoringcilerin, Anadolu’daki KOBİ’lere alternatif finansman kaynaklarını ve faktoringi anlattıkları “KOBİ’lerle Güçlü ve Güvenli Yarınlara” toplantılarının yeni durağı Konya oldu. 

FİNANSMAN MALİYETİ YÜKSELİYOR

Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk, Konya’nın ekonomik anlamda Türkiye ortalamasından daha hızlı büyüdüğünü belirterek, “İhracat, ithalat rakamlarımızı, sanayinin büyümesini, işsizlik rakamlarımızı değerlendirdiğimizde Türkiye ortalamasından daha iyi bir performans sergiliyoruz. Dış ticaretteki büyümemiz, ihracattaki büyümemiz Türkiye ortalamasının üstüne çıktı, ilk 4 ay için, bunu rahatlıkla söyleyebiliriz” dedi.

Öztürk, işletmeler açısından finansal çeşitliliğin yeterince bilinmediğini ve yeterince de kullanılmadığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu konuda iki tarafın da eksikliği var. İki taraf derken, bir taraftan bunu kullanıcısı olan bizler yani KOBİ’lerin yeterince bu konuda bilgi sahibi olmaması. Diğer taraftan bunu kullandırma imkanına sahip olan veya bu imkanı elinde bulunduranların yeterince kendilerini KOBİ’lere anlatamamasından kaynaklı bir kopukluk var. Bunun giderilmesi de Türkiye için çok önemli.”

Selçuk Öztürk, yüksek kur, yüksek faiz denkleminde finansmana erişimin her geçen gün zorlaştığına da değinerek, “Maliyetler yükseliyor. Türkiye’nin bu patikadan tekrar hızlı bir şekilde çıkacağına, tekrar düşük faiz, normal kur patikasına gireceğimize inanıyorum” dedi.

KONYA İHRACAT REKORU KIRACAK

Konya Sanayi Odası Başkanı Memiş Kütükçü, Konya’nın sanayi üretiminde her geçen gün ivmesini arttırdığını, ihracatın yüzde 75’inin sanayi mamullerinden oluştuğunu söyledi.

Türkiye’nin 2018’in ilk 5 aylık döneminde ihracatını yüzde 13,6 arttırırken Konya’nın aynı dönemde ihracatını yüzde 15,76 arttırdığını belirten Kütükçü, “Geçtiğimiz yıl 1,5 milyar dolarla Konya için Cumhuriyet tarihinin ihracat rekorunu kırmıştık. Bu yıl ilk 5 aylık verilere baktığımızda yine ihracat tarihinin yeni bir rekorunu kıracağız. Bu yılki ihracat hedefimiz 1,8 milyar dolar” dedi. 

Kütükçü, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Konya bir sanayi kenti ve ihracatımızda net sanayi mamullerinin ağırlığı var. İhracatımızın birinci sırasında makine ve aksamları sektörü, ikinci sırada otomotiv sektörü, üçüncü sırada hububat ve yağlı tohumlar ihracatı geliyor. İlk iki sektörün toplam ihracatımızdaki payı yüzde 44. Sadece iki sektörle biz toplam ihracatımızın yüzde 50’sini yapıyoruz.”

Konya Ticaret Borsası Başkanı Hüseyin Çevik, Konya’nın 8 milyar TL’lik tarımsal ticaret hacmi olduğunu belirterek, “Konya’nın bitkisel ve hayvansal olarak gayrisafi milli hasılası 16-17 milyar TL civarında, bu da Türkiye geneline baktığımız zaman yüzde 15’lere yakın.

Konya’da yapılan ihracatın 380 milyon dolarını tarıma bağlı sektörlerimiz yapıyor. Türkiye’deki üreten firmaların hammaddelerini Konya’da borsa sistemleri üzerinden işlem yaptırıyoruz. Bu da Konya ekonomisine katma değer kazandırıyor” dedi.

Çevik, tarımda önümüzdeki döneme ait beklentilerini de şöyle özetledi: “Üretim devam ediyor. Fiyat olarak enflasyon etkisi ne olur dersek, enflasyonun finanstaki, dövizdeki yansıması muhakkak ki etki eder.

Çünkü tarımda dışarıdan gelen bazı maddeler dövize bağlı olduğu için, ama içeride üretimimizde de var. İçerideki fiyatların çok yukarıya gideceğini, enflasyonu etkileyeceğini tahmin etmiyorum.”

TİCARETİ FİNANSE EDİYORUZ

Finansal Kurumlar Birliği Başkan Vekili Çağatay Baydar, faktoring şirketleri olarak KOBİ’lere üç temel hizmeti birlikte verdiklerini belirterek, şunları söyledi:

“Eğer bir şirketin vadeli faturası varsa biz buna öncelikle garanti hizmeti veriyoruz. Dolayısıyla KOBİ, ‘malımı satmadan önce paramı tahsil edecek miyim?’ diye düşünmüyor.

Sonrasında vadesinde bu faturanın tahsilatını yapıyoruz. Tahsilatı için borçluyu arıyoruz, vadesinde ödenmesini sağlıyoruz.

Garanti ve tahsilat hizmetine ek olarak da KOBİ, finansman ihtiyacı duyarsa nakit ihtiyacını da karşılıyoruz. Böylece vadesinden önce finansman ve işletme sermayesi sağlıyoruz.

Biz sadece kredi vermiyoruz, tahsilat ve garanti hizmeti de veriyoruz. Bu üç ürünü şemsiye altında toplayan sadece faktoring, yani ticaretin finansmanı.” 

Baydar, Konya’da 30 bin KOBİ olduğunu, hepsinin vadeli satış yaptığını ve banka kredisi kullandığını ifade ederek, “Biz, alternatif fon yaratmak için çaba gösteriyoruz. KOBİ’lerin, alacaklarını teminat göstererek finansmana ulaşmaları için çalışma yapılıyor.

Biz bu işi zaten yapıyoruz, 30 senedir de varız. Türkiye’nin bir numaralı firması faktoring müşterisidir, iki numaralı firması müşterimizdir; en küçük KOBİ de bizim müşterimizdir. Çünkü bizim ürünümüzün müşterimizin küçüklüğü ya da büyüklüğü ile alakası yok. Bizim ürünümüz vadeli fatura alacak ile bağlantılı. Alacak varsa, faturalı alacak varsa faktoring var; ticaretin finansmanı var” dedi.

ALTERNATİF FİNANSMAN MODELİ

Finansal Kurumlar Birliği Başkan Vekili Çağatay Baydar, Türkiye’de, faktoringe yönelik bir algı sorunu olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“Bizim ürünümüz sadece finansman modeli olarak tanınıyor, garanti ve tahsilat tarafı bilinmiyor.

Para veren taraf olarak algılandığımız ve bunu da bankalara göre maalesef daha pahalı yapabildiğimiz için; çünkü biz de bankalardan kredi alıyoruz ve bunu da bir-iki puan daha fazlaya kullandırıyoruz.

O zaman da bankalardan daha pahalı olduğumuz algısı oluşuyor. Biz bankaların sahip olduğu avantajlara ve haklara hatta leasing şirketlerinin, tüketici finansman şirketlerinin sahip olduğu haklara sahip değiliz.

Bize bu haklar algı nedeniyle verilmedi. Verilmediği için de bizim maliyetlerimiz yüksek kaldı. Maalesef bunun da bedeli hizmet verdiğimiz KOBİ’lere yüklendi.

Dolayısıyla böyle bir algı problemi var ama bizden kaynaklı değil, eskiden gelen bir sorun. Faktoring, ekonomi için çok önemli bir ürün. Bir ihracatçı yurt dışında para kaybettiği zaman ülke öz kaynağını kaybediyor.

Öz kaynağı kıt bir ülkeyiz. Sermaye yetersizliği olan bir ülkeyiz. Bizim ihracatçımızın kaybettiği bir dolar, bu ülkenin cebinden çıkıyor. Faktoring sektörü bu kaybı önlüyor. Ülkenin ticaretinin sağlıklı şekilde yapılmasını sağlıyor.”