İşte piyasaların gündemindeki 4 madde!

Referandumda anayasa değişikliğinin yüzde 51'in biraz üzerinde çıkan "evet" oyları ile kabul edilmesi erken seçim riskinin oldukça azalmasına neden olurken, analistlere göre piyasalar için önümüzdeki dönemde ana gündem konuları siyasi gelişmeler, AB ile ilişkiler, idam referandumu, yapısal reformlar ve jeopolitik riskler olacak.

Analistlere göre yakın dönemde bir seçim ihtimalinin azalmasına karşın hükümetin ekonomiye odaklanmasından ziyade siyasi konuların ön planda kalma potansiyeli yüksek görünüyor.

Diğer taraftan Suriye konusu ve Rusya ile ilişkiler jeopolitik riskleri öne çıkarırken, son dönemde oldukça kırılganlaşan AB ile ilişkilerin ne kadar onarılmaya çalışılacağı önemli olacak.

Parlamenter sistem yerine cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminin getirilmesini ve cumhurbaşkanına geniş yetkiler verilmesini öngören anayasa değişikliği resmi olmayan sonuçlara göre yüzde 51'in üzerinde destek alırken, muhalefet sonuçların "meşruiyetini" tartışmaya açtı.

Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) anayasa referandum oylamasında mühürsüz oy pusulalarının dışarıdan getirildiği kanıtlanmadığı sürece geçerli sayılmasına karar vermesi tartışmalara neden olurken, CHP ve HDP sandıklarla ilgili sorunlar olduğuna da dikkat çekti.

CHP "şekil şartları dahil" sandıkların yaklaşık yüzde 60'ına itiraz edeceklerini söylerken, analistlere göre sonuçlara itiraz edilmesi, oyların yeniden sayılmasının talep edilmesi hatta Anayasa Mahkemesine bile gidilme ihtimali siyasi tansiyonu artırabilir.

Anayasa değişikliğine referandumda onay verilmesi Türkiye'nin modern tarihindeki en büyük siyasi sistem değişikliğine yol açacak.

Parlamenter demokrasi yerine cumhurbaşkanlığı makamına geniş yetkiler verilen bir sisteme geçilmesinin yanı sıra "teknik olarak" Erdoğan'ın 2029 yılına kadar görevde kalmasının da önü açılacak.

KALICI İYİMSERLİK BEKLEMİYORUZ

DNG Danışmanlık'tan Fatih Keresteci, referandum sonucunun yol açtığı iyimserliğin kalıcı bir duruma işaret etmediğini söyleyerek, "Zira dünyada jeopolitik riskler yerli yerinde dururken iç tarafta ise ekonomik sorunlar yaşanıyor. Bu iki risk kalıcı bir iyimserlik beklemediğimizin en açık kanıtları olarak duruyor" dedi ve şöyle devam etti:

"Dahası Suriye'nin kuzeyinde hakim olan sorunlu ortam; Türkiye'nin Avrupalı müttefikleri ile yaşadığı tıkanıklık ve Rusya ile geçen hafta yaşanan soru işaretleri çözüme kavuşmadıkça kalıcı bir iyimserlikten bahsedemiyor olacağız. Ayrıca iç siyasette de hareketli günlere giriyoruz."

Referandum sonucunun siyasi ve sosyal alanda büyük değişimlere gebe olduğunu, çok fazla zaman geçmeden hayata yansıyabileceğini tahmin eden Keresteci, MHP seçmeninin büyük kısmının "hayır" oyu kullanmasının MHP'de muhalefeti harekete geçirip yönetim değişikliğini gündeme getirebileceğini söyledi.

Öte yandan 11 ilde evet oylarının AKP'nin son seçimde aldığı oy oranının da altında kalmasının yakın gelecekte AKP içinde ya da hükümette değişikliğe gidilebileceğini gösterdiğini kaydeden Keresteci, HDP seçmeninin büyük kısmının "evet" oyu vermesinin de bölgede yeni bir süreci başlatabileceğine dikkat çekti.

Referandum sonucunun, Türkiye'nin göçmen anlaşması yaptığı ve seçim döneminde ikili ilişkilerin iyice gerildiği Avrupa Birliği ile ilişkileri de şekillendirmesi bekleniyor.

Erdoğan, referandumun ardından Avrupa'ya mülteci ve göçmen girişlerini azaltan anlaşmayı gözden geçirebileceğini söylemişti.

Avrupa Komisyonu dün gece yaptığı açıklamada Türkiye'nin anayasa değişikliği önerileri konusunda destek veren çoğunluğun oranının düşük olması ve yaratacakları etkilerin genişliği göz önüne alınarak ulusal bir mutabakat sağlanması gerektiğini söyledi.

İDAM KONUSU HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI

Nomura Ekonomisti İnan Demir, dün Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörünün anayasa değişikliği paketinde değişiklik olmaması halinde üyelik müzakerelerinin durdurulması yönünde çağrı yaptığını söyleyerek, "AP tavsiyeleri genelde bağlayıcı değildir ancak daha önemlisi Avrupa Komisyonu (ve ABD) olağan seçim sonrası tebrik açıklamalarından kaçınarak AGIT'in seçim düzensizliklerine yönelik raporunu bekleyeceğini açıkladı. Daha önce böyle bir örnek hatırlamıyorum dolayısıyla bu durum Türkiye'nin batı ile ilişkilerinin geleceğine dair beklentiler konusunda bir fikir veriyor" dedi.

Demir, Erdoğan'ın dünkü konuşmasında 2019 seçimlerine kadar yapılacak çok iş olduğunu söylemesinin olası erken seçim konusunda piyasa endişelerini azalttığını söyleyerek, "Ancak idam konusunu tekrar gündeme getirmesi ve gerektiğinde bunun için bir referandum yapılacağını söylemesi piyasalar açısında hayal kırıklığı yaratıyor. Ancak bunun yakın zamanda olası olduğunu düşünmüyorum" dedi.