İncirde Siyah Küf Endişesi
Bigpara Haber
Türkiye`nin geleneksel ihraç ürünleri arasında yer alan kuru incirde `siyah küf` sorunu yaşanıyor. Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin fiyat düşürmek amacıyla bu durumu kullanmasından endişe ediliyor.
Kuru incirde `siyah küf` tespit edilmesi endişe yarattı. Kurak geçen bir sezonun incir ağacında yarattığı stres ve incirin döllenmesinde kullanılan hastalıklı
`iğlek`lerin bu duruma yol açtığını belirten sektör temsilcileri, bu durumun insan sağlığını tehdit eder bir yanı olmadığını özellikle vurguladı. Öte yandan sorunun gelecekte yaratabileceği durumu dikkate alan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) de Ege Üniversitesi ve Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü ile birlikte bir çalışma başlattı. Ege Kuru Meyve ve Mamülleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Menaş Gabay, Siyah küf duyumu doğru. İncir ağaçlarına kuru incir oluşumunu sağlamak için erker incir `iğlek` asılır. İğleklerden çıkan sinekler duruma göre 15- 50 arası inciri döller. Bazı erkek incirlerde, iğleklerde bulunan sineklerin hastalıklı olması sonucu `siyah küf` oluştu. Bu ciddi bir konu değil diye konuştu.
İHRACATTA SIKINTI YARATMAZ;
Siyah küf bulunan incirlerin yüzde 99 oranında gözle tespit edilebildiğini anlatan Gabay, Bu durum ihracatta sıkıntı yaratmaz. Çünkü aflatoksin ve benzerleri gibi kimyasal bir şey değil, tamamen bitkinin doğasından kaynaklanan bir durum dedi. Gabay ayrıca EİB`nin Ege Üniversitesi ve Erbeyli İncir Aarıştırma Enstitüsü ile birlikte yürüttüğü çalışma hakkında da bilgi vererek şunları söyledi, Asıl iş müstahsile düşüyor. Müstahsil hastalıklı iğlekleri tespit ederek imha etmeli. Biz müşterek yürüttüğümüz çalışma ile müstahsile iğlek vereceğiz. Ancak, incirin döllenmesi Haziran ayında başlar. Dolayısıyla, Ege Üniversitesi ve Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü ile birlikte yürüteceğimiz çalışma da üreticiye iğlekleri Nisan, Mayıs aylarında vererek gelecek yıl bu sorunun ortadan kaldırılmasına uğraşacağız.
DEPO ŞARTLARININ İYİLEŞMESİ;
Tariş İncir Birliği Başkanı Ahmet Fevzi Aruman da sorunu önemsediklerini belirterek Avrupa Birliği ülkelerinin incire her sene bir sınır koyduklarını hatırlattı. Aruman, Siyah küf tamamen incirin kendi doğasından kaynaklanan durum. Ancak Avrupa, Türkiye`yi zorlamak için her sene bir sınır koyuyor dedi. Sağlıksız depolama koşullarında hastalığın yayılma tehlikesi bulunduğunu hatırlatan Aruman, bu nedenle depo şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini kaydetti. Sağlıklı iğlek yetiştirilmesinin de gereğine işaret eden Aruman, Hastalık çok yoğunsa dışarıdan tespiti mümkün. Aksi takdirde siyah küf incirin içinde gelişen bir olay. Açıp bakmadıktan sonra göremezsiniz. Bundan sonra laboratuarlarda bu konuya da dikkat etmek gerekecek. Konu büyük oranda ziraat teşkilatını ilgilendiriyor. İhracatçıların da müstahsili bu konuda uyarması gerek diye konuştu. (FİNANSAL FORUM)
Kuru incirde `siyah küf` tespit edilmesi endişe yarattı. Kurak geçen bir sezonun incir ağacında yarattığı stres ve incirin döllenmesinde kullanılan hastalıklı
`iğlek`lerin bu duruma yol açtığını belirten sektör temsilcileri, bu durumun insan sağlığını tehdit eder bir yanı olmadığını özellikle vurguladı. Öte yandan sorunun gelecekte yaratabileceği durumu dikkate alan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) de Ege Üniversitesi ve Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü ile birlikte bir çalışma başlattı. Ege Kuru Meyve ve Mamülleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Menaş Gabay, Siyah küf duyumu doğru. İncir ağaçlarına kuru incir oluşumunu sağlamak için erker incir `iğlek` asılır. İğleklerden çıkan sinekler duruma göre 15- 50 arası inciri döller. Bazı erkek incirlerde, iğleklerde bulunan sineklerin hastalıklı olması sonucu `siyah küf` oluştu. Bu ciddi bir konu değil diye konuştu.
İHRACATTA SIKINTI YARATMAZ;
Siyah küf bulunan incirlerin yüzde 99 oranında gözle tespit edilebildiğini anlatan Gabay, Bu durum ihracatta sıkıntı yaratmaz. Çünkü aflatoksin ve benzerleri gibi kimyasal bir şey değil, tamamen bitkinin doğasından kaynaklanan bir durum dedi. Gabay ayrıca EİB`nin Ege Üniversitesi ve Erbeyli İncir Aarıştırma Enstitüsü ile birlikte yürüttüğü çalışma hakkında da bilgi vererek şunları söyledi, Asıl iş müstahsile düşüyor. Müstahsil hastalıklı iğlekleri tespit ederek imha etmeli. Biz müşterek yürüttüğümüz çalışma ile müstahsile iğlek vereceğiz. Ancak, incirin döllenmesi Haziran ayında başlar. Dolayısıyla, Ege Üniversitesi ve Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü ile birlikte yürüteceğimiz çalışma da üreticiye iğlekleri Nisan, Mayıs aylarında vererek gelecek yıl bu sorunun ortadan kaldırılmasına uğraşacağız.
DEPO ŞARTLARININ İYİLEŞMESİ;
Tariş İncir Birliği Başkanı Ahmet Fevzi Aruman da sorunu önemsediklerini belirterek Avrupa Birliği ülkelerinin incire her sene bir sınır koyduklarını hatırlattı. Aruman, Siyah küf tamamen incirin kendi doğasından kaynaklanan durum. Ancak Avrupa, Türkiye`yi zorlamak için her sene bir sınır koyuyor dedi. Sağlıksız depolama koşullarında hastalığın yayılma tehlikesi bulunduğunu hatırlatan Aruman, bu nedenle depo şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini kaydetti. Sağlıklı iğlek yetiştirilmesinin de gereğine işaret eden Aruman, Hastalık çok yoğunsa dışarıdan tespiti mümkün. Aksi takdirde siyah küf incirin içinde gelişen bir olay. Açıp bakmadıktan sonra göremezsiniz. Bundan sonra laboratuarlarda bu konuya da dikkat etmek gerekecek. Konu büyük oranda ziraat teşkilatını ilgilendiriyor. İhracatçıların da müstahsili bu konuda uyarması gerek diye konuştu. (FİNANSAL FORUM)