‘İkinci Laleli’ devri
Ukrayna’ya açtığı ilan edilmemiş savaş yüzünden Batılı ülkelerin Rusya’ya uyguladığı ekonomik yaptırımlar 10 bin kalemi aştığı bir ortamda Türkiye’deki Laleli pazarı ‘ikinci lale devrini’ yaşamaya başladı. Mayıs ayından itibaren Laleli pazarından Rusya’ya yapılan satışlar dörde katlandı.
Hürriyet gazetesinden Nurden Hacıoğlu'nun haberine göre; Türkiye’den Rusya’ya ikinci bavul ticareti devrinin başladığını artık Rusya da kabul ediyor. REN-TV kanalının geçtiğimiz günlerde hazırladığı “Laleli 2.0” programında yeni bavul ticareti bir numaralı adresinin Türkiye olduğu vurgulandı. Rusya’ya uygulanan yaptırımlar arttıkça ve önde gelen batılı firmalar bir bir Rus pazarından çekildikçe bavul ticaretinin yeniden temel uğraşlardan biri haline geldiği vurgulandı. Rusya hükümeti, mayıs ayında (paralel ithalat) adı altında şahıs ve şirketlerin üçüncü ülkelerden gümrüksüz getirebilecekleri malların listesini belirlemişti. Gümrüksüz mallar arasında giyim kuşamdan otomobil yedek parçasına kadar binlerce ürün yer aldı. İşte “İkinci Laleli” dönemi bundan sonra başladı.
TOPTAN ALIP SATIYORLAR
İstanbul’a bavul ticareti için gelen Rusların ilk durağı yine Laleli pazarı. Rus REN-TV kanalına göre 2000 öncesi dönemden farklı olarak şimdiki Rus bavulcular genelde malları toptan alarak Rusya’da toptan satıyor. Belirli bir bölüm ise Türkiye’den aldıkları ürünleri kendileri satarak yüzde 300 varan kâr elde ediyor. Laleli pazarında “Gucci” marka yazılı alınmış bir kadın çantasının Rusya’da bin dolara varan kârla satılabildiği vurgulandı. Son aylarda Rusya ile Türkiye arasında bavul ticaretinin yeniden canlanması 1995 yılını hatırlattı. Sovyetler Birliği’nin çöküşünden hemen sonra başlayan bavul ticareti 30 yıl önce Rusya ekonomisinde köklü değişimin lokomotifi olmuştu. O yıllarda Rusya’da yaklaşık 10 milyon kişi devasa çizgili naylon çantalarla İstanbul ile Moskova arasında mekik dokuyordu. Hatta günümüzde Rusya Devlet Bakanı Vladimir Putin’in Sözcüsü Dmitriy Peskov, 1990’lı yıllarda bavul ticareti deneyimi yaşadığını bir konuşmamızda kabul etmişti.