HSBC: Doğru karar verdik Türkiye`ye armağan olduk

Bigpara Haber
HSBC Grubu`nun CEO`su Keit R. Whitson, ‘‘Türkiye, iş yapmak için heyecan veren bir ülke. Doğru bir karar verip, Türkiye`ye geldik. Ancak, HSBC de Türkiye için bir armağandır. Bizim gibi armağanlar çoğaldıkça Türkiye düze çıkacak’’ dedi.


İngiliz finans devi HSBC Grubu`nun CEO`su Keit R. Whitson, Türkiye için önemli bir armağan olduklarını belirterek, ‘‘Bizim gibi armağanların çoğalmasıyla Türkiye ekonomisi önemli bir düzelme kaydedecektir’’ dedi.

HSBC`nin Demirbank`ı satın almasının ardından hızla operasyonları birleştirdiklerini kaydeden Whitson, ‘‘Kısa sürede çok başarılı bir anlaşma yaptık ve iyi sonuçlar almaya başladık. Ama Türkiye zor bir pazar ve biz Türkiye`de mucizeler beklemiyoruz’’ diye konuştu.

Demirbank`ı ucuz satın aldıkları görüşlerine katılmayan Whitson, ‘‘Bize göre Demirbank`ı doğru bir fiyattan satın aldık. Hükümetle görüşmeler yaptıktan sonra o dönem için makul ve doğru bir fiyat verdik. Demirbank anlaşması HSBC için özel bir anlaşma değildi. İsteyen her kuruluş bu ihaleye girme hakkına sahipti. Biz makul bir fiyat teklifinde bulunduk. Olaylar bitip, ortamlar değiştikten sonra yorum yapmak kolaydır. Ama 6 ay önce yapılan anlaşma başarılıydı ve bize göre mantıklı ve doğru bir fiyattı. BDDK da, bizde fiyat konusunda tatmin olduk’’ dedi.

TÜRKİYE GÜVEN VERİYOR

Türkiye`ye yükselen bir ölçek içinde olduğu ve gelecek için güven verdiği için geldiklerini söyleyen Whitson, ‘‘Türkiye 65 milyon nüfusu olan, eğitim seviyesi giderek yükselen ve stratejik olarak çok önemli bir ülke. Ayrıca Avrupa`ya her geçen gün daha da yaklaşıyor. Bu yüzden Türkiye`yi seçtik ve Türkiye iş yapmak için heyecan veren bir ülke’’ diye konuştu. Whitson konuşmasına şöyle devam etti: ‘‘Türkiye`nin bazı problemleri var ve ekonomide çok zor günler geçiriyor. Ama bu konuda düzelme sinyalleri alınıyor ve istikrar sağlamak için yoğun çalışmalar yapılıyor. Hükümetin finansal alanda çok yetenekli bir kadrosu var. Tüm bu gelişmeler bizim için çok olumlu. Doğru bir karar verdiğimiz için kendimizi çok rahat hissediyoruz.’’

Türkiye`de tüm finansal servis hizmetlerini sağlayacaklarını da kaydeden Whitson, ‘‘Bireysel ve kurumsal alanda büyümemiz için Türkiye pazarında çok büyük fırsatlar var. Bizim de bu alanlarda dünya çapında tecrübemiz var. Bireysel bankacılık alanında ise tüm dünyada kullandığımız ürünlerimizi Türkiye pazarına sunacağız. Dünyada mortgage kredileri konusunda çok fazla tecrübemiz var. Kart pazarında büyük üstünlüğümüz var. Bu tip ürünlerle Türkiye`de büyümeyi düşünüyoruz’’ dedi.

Türkiye`nin geleceğine kumar oynamam

Türkiye`de tedbirler alınıp bunların bir an önce uygulamaya geçilmesi halinde iyimser olmak için kabul edilebilir bir ortamın oluşacağını söyleyen Whitson şöyle konuştu: ‘‘Belki iki üç yıl içinde Türkiye`de önemli bir düzelme olabilir. Ama bu tahminim için ortaya para koymam. Bunun bir çok dış etkeni var. Sadece Türkiye için değil tüm dünya için. Türkiye`nin çok fazla yabancı yatırıma ihtiyacı var. Paranın Türkiye`ye akması lazım. Almanya`nın, İtalya`nın, Fransa`nın ve İngiltere`nin bu yatırımları yapması lazım.’’

Birleşmeler olacak iyiler ayakta kalacak

Keith R. Whitson, Türkiye`de en büyük bankalardan biri olmayı düşünmediklerini söyleyerek, ‘‘Biz kaliteli bankacılık yapmak istiyoruz. İnsanların güveneceği, müşterilerin iş yapmak isteyeceği ve en kaliteli insanların bizimle çalışacağı bir isme sahip olmak istiyoruz’’ dedi. Whitson, bankacılıkla ilgili yeni düzenlemeler konusunda da şunları söyledi: ‘‘Türkiye`de hükümetin bankacılık sistemini güçlendirmek için yapacağı tüm düzenlemeleri hoş karşılıyoruz. Türkiye`de eğer bankacılık sisteminin sermaye yapısı iyi olursa sistem daha iyi olur. Bugün hükümetin aldığı tedbirler ve uygulamalarla Türkiye`de bankacılık sistemi kendini kanıtlayacak. Bu demek değil ki Türkiye`de her banka daha iyi bir duruma gelecek. Bazı birleşmeler olacaktır ve iyi bankalar ayakta kalacak, iyi olmayanları ise yarıştan çekilecektir. Ama sistem bütün olarak güçlenecektir. Diğer önemli bir nokta ise alınan tedbirler bankacılık sektörünü güçlendirecek ve bankaların geçmişte olduğu gibi devlet kontrolüne geçmesine engel olacaktır. Türkiye`de bankaların sermayelerini güçlendirip bu sermayeyi korumaları gerekiyor.’’

Türkiye Arjantin`e değil Brezilya`ya benziyor

Türkiye ile Arjantin`in karşılaştırılamayacağını söyleyen Whitson, ‘‘Biz Arjantin`de krizin olmadığı bir dönemde banka aldık. Arjantin`de büyük problemler yaşanıyor. Arjantin hükümeti çok büyük sayıda kredi ve yasayı bankacılık sistemine enjekte ediyor ve bu da tüm bankacılık sistemini ve bizim gibi yabancı bankaları olumsuz etkiliyor’’ dedi. Türkiye`nin Arjantin`le yakından uzaktan bir benzerliği olmadığının üstüne basan Whitson, ‘‘Eğer zamanı geri alabisek Arjantin`de banka satın almazdık. Biz Brezilya`da da kriz döneminde banka aldık. Türkiye`nin Brazilya`daki yapılanmamızla benzer yönleri var ama Arjantin`le kesinlikle bir benzerlik yok’’ dedi.

Diğer Ekonomi Haberleri