Herkes otelcilikten para kazanabilir

Fuat Ersoy: “Turizmin kaderi sadece yatırımcının omzunda yük olmamalı

Bigpara Haber



Paximum Genel Müdür ve İcra Kurulu Başkanı Fuat Ersoy, 1992 yılından beri turizmin içinde yer alan biri. General Managment, sektörde hem otel, hem acente hem de tur operatörü ayağında deneyimli olan Fuat Ersoy ile Türk turizmine ve son çalıştığı proje olan Paximum üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdi.



Kısaca sizi tanıyalım?

1992 yılında Antalya’ya geldim. Akdeniz Üniversitesi’nde turizm işletmeciliği okudum. O zamandan bu yana turizmin içinde yer alıyorum. Otelcilik, acentecilik ve tur operatörlüğü yaptım. Şuan da global bir pazar yeri olan Paximum Projesi’nin Genel Müdürü ve İcra Kurulu Başkanıyım.

Türk turizminin nasıl bir karakteri var?

Türk turizmini bir insana benzetecek olursak; Türk turizmi hırslı, azimli ve heyecanlı bir insan. İnsan 20’li yaşlardayken  daha az ince eler ve daha az sık dokur. Daha hızlı hareket etmeye çalışır ve sabırsızdır. Türk turizmini 35 yaşını geçmiş en iyi, en başarılı ve en performanslı günlerine yaklaşmış ama bununla ilgili de bir takım faktörlere gereksinim duyan bir insana benzetiyorum. Türk turizminin bu zamana kadar ki performansı tartışılamaz, bunu yapan başka hiçbir destinasyon yok, ama artık biraz durup soluklanıp hızlı büyüme evresinde gözden kaçan bir takım şeyleri turizmimizin sürdürülebilirliği anlamında gündemimize almalı ve uzun soluklu planlar yapmalıyız. Eğer bunları yapmazsak, dış etkenlerden çabuk etkilen bir destinasyon olmaya devam edeceğiz.

PİYASALARDAKİ SON DURUM İÇİN TIKLAYIN...

Bu durumu değiştirebilecek kişiler kimler sizce?

Uzun yılardır, profesyonel yönetici olarak çalışmaktayım. Her sektörde yatırımcının, huyu, suyu ve kimyası yöneticinin tavrını ve metodunu belirliyor.  Siz yatırımcının hayali vizyonu ve beklentisinin dışında bir yol çok da kolay çizemezsiniz. Hele ki bizim gibi profesyonelleşmenin az olduğu sektörde bu çok da kolay değil. Şuan da yatırımcılarda ikinci ve üçüncü jenerasyon işin bir fiil içinde aktif görev alıyorlar. Bu da bence sektör adına olumlu bir durum. Çünkü hiçbir profesyonel yönetici, yatırımcının alabileceği riskleri aynı ölçü de almaz, alamaz. Kısacası bu düzenin değişimdeki birincil faktör yatırımcılardır. Ama diğer taraftan turizm, bizim kendi kendimize bulacağımız formüllere de dayalı değil.  Turizm, ülkemiz için hem ekonomik hem sosyal hem istihdam yaratma hem de ülke algısını bir çok pazarda değiştirme açılarından en önemli başlıktan biri. Özellikle ülke algısı değiştiğinde de bir çok sektör bundan etkileniyor. Turizmin geleceğini yatırımcıların kaderine bırakma lüksümüz yok.

Makroda da bir takım düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Son 2008 yılından bu yana otelciler açısından karlılıklarda pozitif artış yakalayamadık. Turizmin iki ana aktörü,  tur operatörü ve oteldir. Olağan üstü hallerde onlar sektörü kurtarır. Ancak artık hem otelcilerin hem de tur operatörlerinin işi yapma kurallarını gözden geçirmeleri şart.

Doğru işletmecilikle herkes otelcilikten para kazanabilir

Turizm ile ilgili konuşulduğunda, herkes artan maliyetlerden düşen karlılıklardan şikayetçi ama yeni yatırımlara baktığımız zamanda var olan otel yatırımcılarının bu yatırımları yaptıklarını görmekteyiz, bu da bir paradoks olarak karşımıza çıkıyor. Pazarlama açısından bakıldığı zaman kapasiteyi artırıp kazanılan parayı artırmanın peşinde yatırımcılar bu da doğru bir adım. Ancak şu bir gerçek ki şuan turizm, birçok sektörün üstünde karlı bir sektör.  Dolayısıyla doğru işletmecilik yapan herkes otelcilikte para kazanabilir.

Personelin çalışma koşullarından, tesislerin çevre duyarlılığına, renevasyondan, hizmet kalitesinin artırılmasına kadar dünya normlarına geçiş yapmamız gerekli. Makro denetimler yaparak düzenlenmeli. Öte yandan bu kadar aydınlık ve dünyaya entegre bir sektörün bir takım denetimleri kendi içinde yapmalıyız. İşimizin pazarlama kısmına verdiğimiz önemin yarısını uygulama kısmına vermiyoruz. Bunun da bedellerini hep birlikte ödüyoruz.

Kaynak: General Managment

Diğer Piyasa Haberleri