Hedge fonlar eylül sonu piyasada

Bigpara Haber
Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) Başkanı Gür Çağdaş, mart ayında kuruluş izinleri verilmeye başlanan hedge fonların (serbest fonlar) eylül ayının ikinci yarısından itibaren yatırımcılara sunulabileceğini söyledi.


REFERANS GAZETESİ

Çağdaş, böylece hem yerli hem de yabancı yatırımcılar için cazip olacak önemli yatırım aracının sisteme dahil olacağına dikkat çekti. Çağdaş, ayrıca kollektif araçlarında yeni bir sınıflandırma için Sermaye Piyasası Kurumu (SPK) ile çalışma yapıldığını ve özellikle yatırım fonlarında A ve B şeklinde olan ayrım yerine, fonlarda taşıdığı risk grubuna göre bir sınıflandırmaya gidileceğini, bu çalışmanın da bu sene içinde bitirmeye çalıştıklarını belirtti. Serbest fonları kurmak isteyen banka ve aracı kurumlara Mart 2008`den itibaren kuruluş izni verilmesinin ardından, Garanti Bankası, İş Yatırım ve Oyak Yatırım`ın aldığını hatırlatan Çağdaş, Yapı Kredi bankası`nın ise izin beklediğini kaydetti. 
 
Krizden ders aldık

Dünyadaki krizden sonra oluşturulduğu ve oradaki tecrübeden yola çıkıldığı için hedge fonlar konusunda Türkiye`nin şanslı olduğunu belirten Çağdaş, Sermaye Piyasası Kurulu ile uzun süre çalıştık. Bu fonlar hem long hem de short kullanılabiliyor, dolayısıyla her türlü hareketi yansıtabiliyor ve yabancı yatırımcı getirebilme şansı var. Bu çerçevede kaynak birikimi sağlayacağını düşünüyorum dedi. Bu fonların ne zaman kullanılabileceği sorusuna ise Çağdaş, İlk onaylar verildi. Eylül ikinci yarıdan itibaren hedge fonları görmeye başlayacağız şeklinde yanıtladı.
Çağdaş, Burada dünyadaki tecrübeden de yola çıkarak kendi ürünümüzü oluşturduk. Şu anda dünyada 3 trilyon dolar civarında ve özellikle son 10 senede ciddi talep görüyor. Türkiye`de de öyle olacak diye konuştu. Global piyasalarda likidite azalmasının fonlara olan talebi nasıl etkileyeceği sorusunu ise Çağdaş şöyle yanıtladı: Bir miktar etkiler tabii. Ama Türkiye mevcut potansiyeli, stratejik konumu itibariyle dünyada her zaman talep görecektir. Yabancı yatırımcının her zaman ilgisi olacaktır. Türkiye`yi artık klasik emerging market olarak görmemek lazım. Özellikle son dönemde yaşadığımız çalkantı bize Türkiye`nin finansal kırılganlığının önemli ölçüde törpülendiğini gösterdi. Eğer bugün olanları 2000 senesinde yaşasaydık faizin de, endeksin de, kurun da seviyesi farklı olurdu.

Diğer Genel Haberleri