Endonezya`da Bankalara Rest
Bigpara Haber
Suharto döneminin finansal gücü olan bankalara ültimatom veren hükümet, hukuki yolları kullanmaya hazırlanıyor. Çarşamba günü başlaması beklenen süreç mali olduğu kadar siyasi bir hesaplaşma da olacak.
Endonezya ülkenin önde gelen bazı işadamlarına bir ültimatom vererek, 15 Kasım Çarşamba günü itibariyle hükümete olan büyük miktardaki borçlarını karşılamak üzere yeni varlıkların devrini gerçekleştirmedikleri takdirde yasal muamele ile karşı karşıya kalacaklarını bildirdi. Ekonomi bakanlığının geçen haftaki açıklamasında, ülkenin en büyük holdingi ve eski Devlet Başkanı Suharto`nun yakın müttefiki olan Salim grubundan duyulan rahatsızlık öne çıktı. Ülkenin güçlü bir organı konumundaki Finans Sektörü Politikaları Komitesi Başkanı Rizal Ramli, hükümetinin alacaklı olduğu çevrelere `adil ve sabırlı davrandığını ancak bekleme zamanının geçtiğini` söyledi. Endonezya hükümetinin 1997`de başlayan ekonomik krizin ardından geride milyarlarca dolarlık borç bırakarak batan bankaların sahiplerini `ikna çabaları` şimdiye kadar sonuç vermemişti. Ramli, ekim ayının başlarında yaptığı açıklamada, bu bankaların sahiplerinden yeni varlıklar devretmelerini veya şahsi teminatlar sağlamalarını istemişti. Bu hafta, dile getirilen son nihai tarihi oluşturuyor.
BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA;
Endonezya`da borçlu bankalar ile hükümet arasında ipleri koparan son gelişme olarak, Salim grubunun borçlarını ödemeden önce, merkezi Singapur`da bulunan gıda üreticisi QAF`ta yüzde 24.2 hisse alması oluşturdu. Salim grubunun geçen haftanın başında gerçekleştirdiği harekette satıcı taraf, Endonezya hükümetine bağlı Endonezya Bankacılık Yeniden Yapılandırma Kurumu ile Salim grubunun daha önce bu kuruma teminat olarak bıraktığı varlıkları yöneten Holdiko Perkasa oldu. Ramli, bu hareketin, `borçlarını ödeyememesine` karşın Salim grubunun ek sermayeden yoksun olmadığını ve hükümete borçların geri ödenmesi konusunda Suharto`nun yerine geçen Habibi iktidarı sırasında yapılan anlaşmaya uymama iradesi taşıdığını gösterdiğini kaydetti.
Bu anlaşmanın ardından teminat olarak bırakılan varlıkların değerinin keskin bir düşüş ile karşılaşması, hükümetin aradaki farktan kaynaklanan ciddi bir olumsuz etki ile yüz yüze kalmasına yol açtı. Bunun üzerine harekete geçen hükümet, Bankacılık Kurumu`ndan, borçlu bankaların teminatlarını geri satın alması ile ilgili yeni düzenlemeler yapmasını istedi. Bu düzenlemenin, borçların ödenmesi ile ilgili anlaşmaya uymadığına karar verilen bankaların geri satın aldıkları varlıklara hükümet tarafından el konulabilmesini güvence altına alması hedefleniyor.
SUHARTO DÖNEMİNİN FİNANSAL KALINTILARI;
Hükümetin anlaşma yaptığı karşı taraflar, Salim grubu, Suharto`nun yakın arkadaşı Bob Hasan ve Gajah holdinginin başkanlığını yapan Sjamsul Nursalim oldu. Bu üç tarafın her birinin, hükümet tarafından devralınması gereken bankaları bulunuyordu. Hasan ve Nursalim geçen ay bankalarının batışı ile ilgili soruşturmalarda sanık olarak nitelenmişlerdi. 1997`de başlayan kriz sırasında hükümetin, sorunlu bankaları ayakta tutabilmek için 21.01 milyar dolarlık kaynak sağladığı Endonezya`da son yapılan denetimler, bu kaynakların üçte ikisinin kötüye kulanıldığını gösterdi. Bu denetleme raporu ve Ramli`nin nihai tarihe sadık kalınmaması durumunda konuyu başsavcılığa aksettirecekleri açıklaması, çarşamba gününün merakla beklenmesine yol açıyor. (FİNANSAL FORUM)
Endonezya ülkenin önde gelen bazı işadamlarına bir ültimatom vererek, 15 Kasım Çarşamba günü itibariyle hükümete olan büyük miktardaki borçlarını karşılamak üzere yeni varlıkların devrini gerçekleştirmedikleri takdirde yasal muamele ile karşı karşıya kalacaklarını bildirdi. Ekonomi bakanlığının geçen haftaki açıklamasında, ülkenin en büyük holdingi ve eski Devlet Başkanı Suharto`nun yakın müttefiki olan Salim grubundan duyulan rahatsızlık öne çıktı. Ülkenin güçlü bir organı konumundaki Finans Sektörü Politikaları Komitesi Başkanı Rizal Ramli, hükümetinin alacaklı olduğu çevrelere `adil ve sabırlı davrandığını ancak bekleme zamanının geçtiğini` söyledi. Endonezya hükümetinin 1997`de başlayan ekonomik krizin ardından geride milyarlarca dolarlık borç bırakarak batan bankaların sahiplerini `ikna çabaları` şimdiye kadar sonuç vermemişti. Ramli, ekim ayının başlarında yaptığı açıklamada, bu bankaların sahiplerinden yeni varlıklar devretmelerini veya şahsi teminatlar sağlamalarını istemişti. Bu hafta, dile getirilen son nihai tarihi oluşturuyor.
BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA;
Endonezya`da borçlu bankalar ile hükümet arasında ipleri koparan son gelişme olarak, Salim grubunun borçlarını ödemeden önce, merkezi Singapur`da bulunan gıda üreticisi QAF`ta yüzde 24.2 hisse alması oluşturdu. Salim grubunun geçen haftanın başında gerçekleştirdiği harekette satıcı taraf, Endonezya hükümetine bağlı Endonezya Bankacılık Yeniden Yapılandırma Kurumu ile Salim grubunun daha önce bu kuruma teminat olarak bıraktığı varlıkları yöneten Holdiko Perkasa oldu. Ramli, bu hareketin, `borçlarını ödeyememesine` karşın Salim grubunun ek sermayeden yoksun olmadığını ve hükümete borçların geri ödenmesi konusunda Suharto`nun yerine geçen Habibi iktidarı sırasında yapılan anlaşmaya uymama iradesi taşıdığını gösterdiğini kaydetti.
Bu anlaşmanın ardından teminat olarak bırakılan varlıkların değerinin keskin bir düşüş ile karşılaşması, hükümetin aradaki farktan kaynaklanan ciddi bir olumsuz etki ile yüz yüze kalmasına yol açtı. Bunun üzerine harekete geçen hükümet, Bankacılık Kurumu`ndan, borçlu bankaların teminatlarını geri satın alması ile ilgili yeni düzenlemeler yapmasını istedi. Bu düzenlemenin, borçların ödenmesi ile ilgili anlaşmaya uymadığına karar verilen bankaların geri satın aldıkları varlıklara hükümet tarafından el konulabilmesini güvence altına alması hedefleniyor.
SUHARTO DÖNEMİNİN FİNANSAL KALINTILARI;
Hükümetin anlaşma yaptığı karşı taraflar, Salim grubu, Suharto`nun yakın arkadaşı Bob Hasan ve Gajah holdinginin başkanlığını yapan Sjamsul Nursalim oldu. Bu üç tarafın her birinin, hükümet tarafından devralınması gereken bankaları bulunuyordu. Hasan ve Nursalim geçen ay bankalarının batışı ile ilgili soruşturmalarda sanık olarak nitelenmişlerdi. 1997`de başlayan kriz sırasında hükümetin, sorunlu bankaları ayakta tutabilmek için 21.01 milyar dolarlık kaynak sağladığı Endonezya`da son yapılan denetimler, bu kaynakların üçte ikisinin kötüye kulanıldığını gösterdi. Bu denetleme raporu ve Ramli`nin nihai tarihe sadık kalınmaması durumunda konuyu başsavcılığa aksettirecekleri açıklaması, çarşamba gününün merakla beklenmesine yol açıyor. (FİNANSAL FORUM)