Danıştay saldırganından şok açıklama
Bigpara Haber
Saldırgan Alparslan Arslan, az önce çıktığı mahkemede şu açıklamaları yaptı:
Muzaffer Tekin`i tanımam, hiç ilgim yok.
Ben dinine Allah`ına küfreden herkese eylem yapacaktım.
Eğer yakalanmasaydım Ahmet Necdet Sezer`e ve Şener Eruygur`a suikast düzenleyecektim.
HÜRRİYET
Danıştay`a saldırı davasına Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Arslan ile diğer tutuklu 6 sanık ve avukatlarının katıldığı duruşmada Arslan, davanın başka operasyonlarla ilişkilendirilmesine ilişkin soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulunan diğer sanık avukatlarına karşı çıktı.
Duruşmada söz alan Süleyman Esen`in avukatı Mehmet Ener, Girdap operasyonu zanlısı Tamer Ünal`ın, Danıştay saldırısını Muzaffer Tekin ve arkadaşlarının tertiplediği yönünde ifade verdiğini belirterek, soruşturmanın bu yönde genişletilmesini istedi.
Bunun üzerine ayağa kalkarak, konuşmaya başlayan Arslan, şunları söyledi:
“Davanın Vatansever Kuvvetler Güçbirliği`ne yönelik Girdap operasyonuyla, vatanseverler, ulusalcılar ve derin devletle herhangi bir alakası yoktur. Saldırının amacı, Allah`ın dinine, peygamberine, Müslümanlara yapılan alçakça hareketlere ceza vermektir. Yakalanmasaydım, Aydın Doğan medya grubuna, Koç Grubu`na, Şener Eruygur`a ve bazı bankalara saldıracaktım.Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer`i öldürecektim. Bunlar hadlerini aşıyorlar. Rahat rahat, geniş geniş hakaret edeceklerini sanıyorlar. Onlara `akıllı olsunlar` demiyorum, ama rahat da olmasınlar. Bu arada, Fethullah Gülen`e saygı ve sevgilerimi bildiriyorum. Onu kırdım ve üzdüysem özür diliyorum. Bu olayın Ayhan Parlak ile Veli Küçük ile Muzaffer Tekin ile uzaktan yakından alakası yoktur. Türkiye`de yaşayan iman etmiş insanlara film, fırıldak çevirmesinler. Adam olacaklarsa adam gibi adam olsunlar.”
Arslan`ın konuşmasının ardından duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti, avukat Ener`in soruşturmanın genişletilmesi talebini reddetti. Mahkeme heyeti, İstanbul Ümraniye`de ele geçen bombalarla ilgili soruşturma evraklarının beklenmesine ve tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Duruşmanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arslan`ın babası İdris Arslan, oğlunun duruşmada, bu yönde açıklamalar yapacağını bildiğini belirterek, “Ancak Sezer ile ilgili bir açıklama yapacağını bilmiyordum” dedi.
ANAOKULUNDAN DANIŞTAY`A
Bir anaokulu öğretmeninin okula gidip gelirken türban takmasının işini doğru yapmasına engel olduğuna dair karar vermesinin ardından Danıştay 2`nci Dairesi hedef gösterilmeye başlanmıştı.
17 Mayıs 2006 tarihinde toplantı halindeyken bu dairenin üyelerine silahlı saldırı yapıldı.
Saldırgan avukat Alparslan Arslan binadan çıkamadan yakalandı.
Arslan`la ilgili çeşitli iddialar ortaya atıldı. Saldırının ardından ortadan kaybolan emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin, saldırıyı düzenlemekle suçlandı. Muzaffer Tekin`in çeşitli Kuvvayi Milliye ve Vatanseverler Güç Birliği Dernekleri ile işbirliği yaparak bu ve benzeri saldırılarda azmettici olduğu iddia edildi.
Ancak Muzaffer Tekin hakkındaki iddialar ispatlanamadı.
Muzaffer Tekin`i tanımam, hiç ilgim yok.
Ben dinine Allah`ına küfreden herkese eylem yapacaktım.
Eğer yakalanmasaydım Ahmet Necdet Sezer`e ve Şener Eruygur`a suikast düzenleyecektim.
HÜRRİYET
Danıştay`a saldırı davasına Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Arslan ile diğer tutuklu 6 sanık ve avukatlarının katıldığı duruşmada Arslan, davanın başka operasyonlarla ilişkilendirilmesine ilişkin soruşturmanın genişletilmesi talebinde bulunan diğer sanık avukatlarına karşı çıktı.
Duruşmada söz alan Süleyman Esen`in avukatı Mehmet Ener, Girdap operasyonu zanlısı Tamer Ünal`ın, Danıştay saldırısını Muzaffer Tekin ve arkadaşlarının tertiplediği yönünde ifade verdiğini belirterek, soruşturmanın bu yönde genişletilmesini istedi.
Bunun üzerine ayağa kalkarak, konuşmaya başlayan Arslan, şunları söyledi:
“Davanın Vatansever Kuvvetler Güçbirliği`ne yönelik Girdap operasyonuyla, vatanseverler, ulusalcılar ve derin devletle herhangi bir alakası yoktur. Saldırının amacı, Allah`ın dinine, peygamberine, Müslümanlara yapılan alçakça hareketlere ceza vermektir. Yakalanmasaydım, Aydın Doğan medya grubuna, Koç Grubu`na, Şener Eruygur`a ve bazı bankalara saldıracaktım.Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer`i öldürecektim. Bunlar hadlerini aşıyorlar. Rahat rahat, geniş geniş hakaret edeceklerini sanıyorlar. Onlara `akıllı olsunlar` demiyorum, ama rahat da olmasınlar. Bu arada, Fethullah Gülen`e saygı ve sevgilerimi bildiriyorum. Onu kırdım ve üzdüysem özür diliyorum. Bu olayın Ayhan Parlak ile Veli Küçük ile Muzaffer Tekin ile uzaktan yakından alakası yoktur. Türkiye`de yaşayan iman etmiş insanlara film, fırıldak çevirmesinler. Adam olacaklarsa adam gibi adam olsunlar.”
Arslan`ın konuşmasının ardından duruşmaya kısa bir ara veren mahkeme heyeti, avukat Ener`in soruşturmanın genişletilmesi talebini reddetti. Mahkeme heyeti, İstanbul Ümraniye`de ele geçen bombalarla ilgili soruşturma evraklarının beklenmesine ve tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.
Duruşmanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Arslan`ın babası İdris Arslan, oğlunun duruşmada, bu yönde açıklamalar yapacağını bildiğini belirterek, “Ancak Sezer ile ilgili bir açıklama yapacağını bilmiyordum” dedi.
ANAOKULUNDAN DANIŞTAY`A
Bir anaokulu öğretmeninin okula gidip gelirken türban takmasının işini doğru yapmasına engel olduğuna dair karar vermesinin ardından Danıştay 2`nci Dairesi hedef gösterilmeye başlanmıştı.
17 Mayıs 2006 tarihinde toplantı halindeyken bu dairenin üyelerine silahlı saldırı yapıldı.
Saldırgan avukat Alparslan Arslan binadan çıkamadan yakalandı.
Arslan`la ilgili çeşitli iddialar ortaya atıldı. Saldırının ardından ortadan kaybolan emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin, saldırıyı düzenlemekle suçlandı. Muzaffer Tekin`in çeşitli Kuvvayi Milliye ve Vatanseverler Güç Birliği Dernekleri ile işbirliği yaparak bu ve benzeri saldırılarda azmettici olduğu iddia edildi.
Ancak Muzaffer Tekin hakkındaki iddialar ispatlanamadı.