Breuer: Birleşmeler, Cenneti Sunmuyor
Bigpara Haber
Deutsche Bank Başkanı Rolf Breuer, bu hafta yayınlanan bir ropörtajında, şirket birleşmelerinin hedeflerine ulaşmasında sorunlarla karşılaşacağını ileri sürdü. Breuer`in, Die Zeit`ta Kuşkuculuk Ödüllendiriliyor başlığıyla yer alan görüşleri, birleşmelerin en iyi koşullarda sadece üçte birinin şirket sahipleri ve müşterileri için fayda sağladığı saptamasına dayanıyor. Breuer, istatistiklerin, çalışanlar açısından daha karamsar bir tablo ortaya koyduğuna da işaret etti.
Deutsche Bank Başkanı, birleşme adaylarının ev ödevlerini iyi yapma düzeylerinin, birleşmenin başarısını garantilemediğini kaydetti. Breuer`in başkanı olduğu, Almanya`nın en büyük bankası Deutsche Bank`ın, daha küçük rakibi Dresdner Bank ile birleşme planları, bu yılın başlarında başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Deutsche Bank Başkanı, Akla gelebilecek her bilgi ve rakamı elde edebilirsiniz. Fakat birleşmenin başarılı olması, iki şirketin kültürünün uyumu ile bağlantılıdır. Bu, işleri daha duygusal bir düzeye taşıyor ve öngörülerde bulunmak güçleşiyor şeklinde konuştu. Buna karşın birleşmelerin sayısının azalmasını beklemediğini ifade eden Breuer, Şu ana kadar ulusal birleşmelerin ilk dalgası ile karşılaştık. Daha önümüzde uluslararası birleşmelerin ikinci evresi bulunuyor şeklinde konuştu.
Deutsche Bank Başkanı, yeni uluslararası birleşmelerin ortaya çıkmasını beklediğini belirtirken bunların Daimler- Benz`in Chrysler`i ya da Deutsche Bank`ın Bankers Trust`ı satın almasından farklı görünüşte olacağını kaydetti. Breuer, birleşmelerin ABD şirketlerinin giderek artan oranda, Avrupa`daki şirketleri avlaması şeklinde gerçekleşeceğini ifade etti.
SURİYE`NİN GÜNDEMİ, BANKA ÖZELLEŞTİRMESİ;
Suriye`nin devlet mülkiyetindeki bankalarını bir an önce özelleştirmeye başlaması gerektiği belirtildi. Şam`da düzenlenen yatırım konferansına katılan uzmanlar, Suriye`nin kalkınma için gerek duyduğu milyarlarca dolarlık krediyi temin etmesi için bunun zorunlu olduğunu kaydetti. Dünya Bankası`nın kolu International Finance Company`nin (IFC) Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktörü Sami Haddad, Suriye`nin şu anda özel sektörüne yönelik uzun dönemli fonlamaya sahip olmadığına dikkat çekti. Haddad, bankacılık sektörünün verimlilikten uzak olduğunu da vurguladı. İktidardaki Baas Partisi`nin yönetimi ele geçirmesinin ardından 1963`te millileştirilen bankacılık sektörü, Suriye Ticaret Bankası ile, sanayi, tarım, konut, genel işler ve tasarruflarla ilgili faaliyette bulunan beş bankadan oluşuyor.
MÜŞTERİLER LÜBNAN`A KAÇIYOR;
Bu bankaların hizmet kalitesinin düşüklüğü ve bürokrasiden kaynaklanan yavaşlık, müşterilerin büyük bölümünün Şam`a bir saat uzaklıktaki Lübnan`ı tercih etmesine neden oluyor. Lübnanlı bir bankacı, Lübnan bankalarındaki mevduatların yüzde 10`dan fazlasının Suriyelilere ait olduğunu söyledi. Aynı bankacı, bu müşterileri, kredi kartı ve ticari işlerinde teminat sağlamanın yanında bankacı gizliliğine sadık kalarak kendilerine çektiklerini ifade etti.
BANKALARIN TOPLAM VARLIĞI 12 MİLYAR $
Suriye`de merkez bankası dışındaki bankaların toplam varlığının 12 milyar doların altında olduğu belirtiliyor. 17.5 milyon nüfuslu bir ülke için bu miktarın düşüklüğü, 4 milyon nüfuslu Lübnan`daki bankaların 44 milyar dolarlık varlığı ile karşılaştırıldığında daha açık görülüyor. Suriye, yeni bir devlet başkanı ve hükümet ile bu olumsuzluğu ortadan kaldırmaya yönelik adımları atmaya başlamış durumda. Suriye, serbest ticaret bölgelerindeki şirketleri fonlamaları için yabancı bankaların buralara yerleşmelerine izin verdi. Piyasa daha da açıldığında avantajlı konumda olmak için dört Lübnan bankası şimdiden buraya yerleşti.
Suriye yetkilileri, özel sermayeye açık bankaların yanı sıra yatırımcıların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik uzmanlık bankalarını da kuracaklarını ilan etmiş durumdalar ancak bu açıklamalara şimdilik kuşku ile bakılıyor. Yarım önlemlerin önlem niteliği taşımayacağını belirten uzmanlar, bankacılık alanındaki liberalleşmenin doğrudan ve açık olması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Aynı uzmanlar, bu konuda gerekli yasal düzenlemelerin de yapılması gerektiğini kaydediyor. Kamuya ait ve özel sermayenin bir araya gelmesiyle oluşturulacak karmaşık sermaye yapılı uzmanlık bankalarının da Suriye`ye bir yarar sağlamayacağına işaret ediliyor. Suriye`de bankacılık alanına yapılacak yatırımların ve yatırım bankacılığının, yılda 200 bin yeni iş oluşturma zorunluluğu ile uyumlu olması gerektiği de kaydediliyor. (FİNANSAL FORUM)
Deutsche Bank Başkanı, birleşme adaylarının ev ödevlerini iyi yapma düzeylerinin, birleşmenin başarısını garantilemediğini kaydetti. Breuer`in başkanı olduğu, Almanya`nın en büyük bankası Deutsche Bank`ın, daha küçük rakibi Dresdner Bank ile birleşme planları, bu yılın başlarında başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Deutsche Bank Başkanı, Akla gelebilecek her bilgi ve rakamı elde edebilirsiniz. Fakat birleşmenin başarılı olması, iki şirketin kültürünün uyumu ile bağlantılıdır. Bu, işleri daha duygusal bir düzeye taşıyor ve öngörülerde bulunmak güçleşiyor şeklinde konuştu. Buna karşın birleşmelerin sayısının azalmasını beklemediğini ifade eden Breuer, Şu ana kadar ulusal birleşmelerin ilk dalgası ile karşılaştık. Daha önümüzde uluslararası birleşmelerin ikinci evresi bulunuyor şeklinde konuştu.
Deutsche Bank Başkanı, yeni uluslararası birleşmelerin ortaya çıkmasını beklediğini belirtirken bunların Daimler- Benz`in Chrysler`i ya da Deutsche Bank`ın Bankers Trust`ı satın almasından farklı görünüşte olacağını kaydetti. Breuer, birleşmelerin ABD şirketlerinin giderek artan oranda, Avrupa`daki şirketleri avlaması şeklinde gerçekleşeceğini ifade etti.
SURİYE`NİN GÜNDEMİ, BANKA ÖZELLEŞTİRMESİ;
Suriye`nin devlet mülkiyetindeki bankalarını bir an önce özelleştirmeye başlaması gerektiği belirtildi. Şam`da düzenlenen yatırım konferansına katılan uzmanlar, Suriye`nin kalkınma için gerek duyduğu milyarlarca dolarlık krediyi temin etmesi için bunun zorunlu olduğunu kaydetti. Dünya Bankası`nın kolu International Finance Company`nin (IFC) Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktörü Sami Haddad, Suriye`nin şu anda özel sektörüne yönelik uzun dönemli fonlamaya sahip olmadığına dikkat çekti. Haddad, bankacılık sektörünün verimlilikten uzak olduğunu da vurguladı. İktidardaki Baas Partisi`nin yönetimi ele geçirmesinin ardından 1963`te millileştirilen bankacılık sektörü, Suriye Ticaret Bankası ile, sanayi, tarım, konut, genel işler ve tasarruflarla ilgili faaliyette bulunan beş bankadan oluşuyor.
MÜŞTERİLER LÜBNAN`A KAÇIYOR;
Bu bankaların hizmet kalitesinin düşüklüğü ve bürokrasiden kaynaklanan yavaşlık, müşterilerin büyük bölümünün Şam`a bir saat uzaklıktaki Lübnan`ı tercih etmesine neden oluyor. Lübnanlı bir bankacı, Lübnan bankalarındaki mevduatların yüzde 10`dan fazlasının Suriyelilere ait olduğunu söyledi. Aynı bankacı, bu müşterileri, kredi kartı ve ticari işlerinde teminat sağlamanın yanında bankacı gizliliğine sadık kalarak kendilerine çektiklerini ifade etti.
BANKALARIN TOPLAM VARLIĞI 12 MİLYAR $
Suriye`de merkez bankası dışındaki bankaların toplam varlığının 12 milyar doların altında olduğu belirtiliyor. 17.5 milyon nüfuslu bir ülke için bu miktarın düşüklüğü, 4 milyon nüfuslu Lübnan`daki bankaların 44 milyar dolarlık varlığı ile karşılaştırıldığında daha açık görülüyor. Suriye, yeni bir devlet başkanı ve hükümet ile bu olumsuzluğu ortadan kaldırmaya yönelik adımları atmaya başlamış durumda. Suriye, serbest ticaret bölgelerindeki şirketleri fonlamaları için yabancı bankaların buralara yerleşmelerine izin verdi. Piyasa daha da açıldığında avantajlı konumda olmak için dört Lübnan bankası şimdiden buraya yerleşti.
Suriye yetkilileri, özel sermayeye açık bankaların yanı sıra yatırımcıların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik uzmanlık bankalarını da kuracaklarını ilan etmiş durumdalar ancak bu açıklamalara şimdilik kuşku ile bakılıyor. Yarım önlemlerin önlem niteliği taşımayacağını belirten uzmanlar, bankacılık alanındaki liberalleşmenin doğrudan ve açık olması gerektiğine dikkat çekiyorlar. Aynı uzmanlar, bu konuda gerekli yasal düzenlemelerin de yapılması gerektiğini kaydediyor. Kamuya ait ve özel sermayenin bir araya gelmesiyle oluşturulacak karmaşık sermaye yapılı uzmanlık bankalarının da Suriye`ye bir yarar sağlamayacağına işaret ediliyor. Suriye`de bankacılık alanına yapılacak yatırımların ve yatırım bankacılığının, yılda 200 bin yeni iş oluşturma zorunluluğu ile uyumlu olması gerektiği de kaydediliyor. (FİNANSAL FORUM)