Başbakan Yıldırım'dan Merkez Bankası yorumu

Başbakan Binali Yıldırım Merkez Bankası'nın (TCMB) kurdaki volatilitenin önlenmesi için alınacak tedbirler konusunda tereddüt etmeyeceğini belirterek, TCMB'nin bağımsız olması nedeniyle faiz gibi kararları kendisinin açıklamasının yanlış olduğunu dile getirdi.

Geçtiğimiz yıl Kasım ayında Trump'ın ABD Başkanı seçilmesinin ardından dolar dünyadaki para birimleri karşısında değer kazanmaya başlamış, TL'deki değer kaybı ise benzer gelişmekte olan para birimlerine göre daha yüksek olmuştu.

Türk ekonomisinde kuru baskılayan ana unsurlar arasında TCMB'nin siyasi endişelerle TL'nin sert değer kayıplarına karşın faiz adımlarını kullanmaktan çekinebileceği endişesi, faiz adımlarının kullanılması halinde siyasilerle yaşanabilecek gerilim ihtimali, Türkiye'ye tek yatırım yapılabilir notu veren kredi kuruluşu Fitch'in 27 Ocak'taki değerlendirme tarihinin yaklaşması, anayasa değişiklik süreci ve jeopolitik gelişmeler öne çıkıyor.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında ekonomideki gelişmeleri değerlendirmek üzere dün akşam Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yapılan, Yıldırım, ilgili bakanlar ve TCMB Başkanı Murat Çetinkaya'nın da olduğu üst düzey ekonomi bürokratların katıldığı toplantıda, kurdaki gelişmelerin ele alındığı belirtilmişti.

Yıldırım bugün AKP Genel Merkezi'nde gazetecilerin soruları üzerine, "Dünkü ekonomi toplantısında kararlar gözden geçirildi. Yapılması gerekenler konuşuldu. Reel sektörün ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik tedbirleri almaya devam edeceğiz. TCMB de kendi yetkileri çerçevesinde alması gereken tedbirler, yapması gereken uygulamaları sürdürecek" dedi.

Yılbaşından bu yana TL'nin dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 7'yi aşarken, TL gelişmekte olan ülke para birimleri arasında en kötü performansı gösteren para birimi olmayı sürdürüyor.

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Bülent Gedikli dün yaptığı açıklamada, "'Enflasyon artacak TCMB faizi mutlaka artırmalı' senaryosuna zorlamaya çalışıyorlar, TCMB buna karşı tedbirler alıyor, almaya da devam edecek" ifadelerini kullanmıştı.

Yıldırım ise TCMB'nin 24 Ocak'taki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz artırmasının gerekip gerekmediği yönündeki soruya da şu karşılığı verdi:

"Merkez Bankası bağımsız olduğuna göre benim (faiz gibi) kararları açıklamam yanlış olur. Merkez Bankası hangi tedbiri almak gerekiyorsa bu tedbiri almakta tereddüt etmeyecektir.. O bakımdan benim burada Merkez Bankası adına açıklama yapmam doğru olmaz."

TCMB'nin TL'nin getirisini "örtülü" de olsa yükselten geçmiş dönemdeki istisnai günlere de benzetilen adımlarıyla dolar/TL Perşembe gününden bu yana tarihi zirvesi olan 3.9417'den yönünü aşağı çevirerek 3.75'li seviyelere gerilemişti.

Erdoğan 4 Ocak tarihinde yaptığı açıklamada TCMB'nin kurdaki oynaklığı önlemek için elindeki enstrümanları kullanacağını ancak prensip olarak faiz oranlarını aşağı çekmek gerektiğini dile getirmiş; vatandaşları döviz almak yerine satmaya çağırmıştı.

"YATIRIM PLANLARI ERTELENMESİN"

Ekonomide hareketliliği temin amacıyla yatırımcılara, finansman ve kaynağa erişimde gerekli destekleri vermeyi sürdüreceklerini de ifade eden Yıldırım, "İş alemi yatırım planlarını yapsınlar, bunları ertelemesin, ekonomi ve istihdamda Türkiye gerekli adımları kararlılıkla atmaya devam edecek" diye konuştu.

Yıldırım, "Türkiye ekonomisinin temelleri sağlam; kurda yaşanan dalgalanmalar geçici etkileri sınırlı olacak.. Türkiye istikrar içinde büyümeye devam edecek" dedi.

ANAYASA DEĞİŞİKLİK TEKLİFİ

Başkanlık sistemini öngören anayasa değişiklik teklifinin TBMM Genel Kurulu'nda yarın başlayacak ikinci tur oylamasında hiçbir sürpriz beklemediğini de vurgulayan Yıldırım, "Grup olarak oyumuzu vereceğiz. Yeni anayasayı millete götüreceğiz" ifadesini kullandı.

AKP ile MHP'nin mutabakatla TBMM'ye getirdiği 18 maddelik anayasa değişiklik teklifinin maddeleri ilk tur oylamaların ardından anayasal gereklilik olan 330 oyun üzerinde kabul edilmişti.

AKP yönetiminden yapılan açıklamalarda, teklifin Nisan ayının başında referanduma götürülmesinin amaçlandığı dile getiriliyor.

Referandum konusunda tereddütleri olmadığını da kaydeden Yıldırım konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu bizim MHP ile gerçekleştirdiğimiz bir değişiklik, ilk turda sonuç neyse ikinci turda da o olur.. Erken seçim herhangi bir sebep yok. Seçimler planlandığı gibi 2019'da olacak.. Erken seçimi gündeme getirerek istikrar konusunda tereddüt oluşturmaya gerek yok."