Bankalar Birliği Sessizliğini Bozdu

Bigpara Haber

-Türkiye Bankalar Birliği: -Bazı Kişi Veya Kurumların Yasalara Aykırı, Temel Bankacılık İlke Ve Kurallarına Uygun Olmayan Fiil Ve Uygulamalardan Dolayı Ortaya Çıkan Gelişmelerden Üzüntü Duyuyoruz -Son Günlerde Bazı Bankalarda Ortaya Çıkan Münferit Olaylar Tüm Sektöre Mal Edilmeye Çalışılarak Güven Ve İtibarı Sarsacak Açıklamalarda Bulunulması Bankacılık Sistemine Zarar Vermektedir -Başta Bankacılar Olmak Üzere Herkesin Bankacılık Sistemine Duyulan Güven Ve İtibarın Zedelenmesine Neden Olabilecek Açıklamalardan Ve Spekülasyonlardan Kaçınması Mesleki Olduğu Kadar Vatandaşlık Sorumluluğunun Da Bir Gereğidir

İSTANBUL (A.A) - 07.11.2000 - Türkiye Bankalar Birliği, bazı kişi veya kurumların, yasalara aykırı, temel bankacılık ilke ve kurallarına uygun olmayan fiil ve uygulamalarından dolayı ortaya çıkan gelişmelerden son derece üzüntü duyduğunu bildirdi. Türkiye Bankalar Birliği`nden yapılan açıklamada, bankacılık sistemine duyulan güvenin korunmasında herkese sorumluluk düştüğü vurgulandı. Birliğin toplum hayatını düzenleyen tüm kuralların kamu veya özel olsun tüm kişi ve kurumlar için eksiksiz olarak uygulanmasını talep ettiği, temel bankacılık ilke ve kurallarına ilgili tüm kişi ve kuruluşlarca uyulmasını savunduğu belirtilen açıklamada, şöyle denildi: Hal böyleyken, son günlerde bazı bankalarda ortaya çıkan münferit olaylar, tüm sektöre mal edilmeye çalışılarak, güven ve itibarı sarsacak açıklamalarda ve değerlendirmelerde bulunulması, bankacılık sistemine zarar vermektedir. En küçük ölçekli tasarrufların ve bu tasarrufları kullananların biraraya geldiği bankacılık sisteminin gelişmesi ve derinleşmesi, ekonomik istikrar ve gelişmenin temel koşuludur. Bunun içindir ki, başta bankacılar olmak üzere herkesin bankacılık sistemine duyulan güven ve itibarın zedelenmesine neden olabilecek açıklamalardan ve spekülasyonlardan kaçınması mesleki olduğu kadar vatandaşlık sorumluluğunun da bir gereğidir.

-AÇIKLAMALAR HUKUKA VE AHLAKA UYGUN OLMALI...-

Türkiye ekonomisinde son derece hassas bir sürecin yaşandığı, yerli ve yabancı yatırımcıların gelişmeleri son derece dikkatli izlediği bir dönemde, tüm kişi ve kurumların, yetki ve sorumlulukları yasalarla belirlenen ilgililere ve kurumlara yardımcı olunmasının gereğine inanıldığı belirtilen açıklamada, Kişi ve kurumların görüşlerini özgürce açıklamaya hakları olduğu düşünülmektedir. Ancak, bu görüşlerin ve açıklamaların hukuka ve ahlaka da uygun olması gerekmektedir ifadesi kullanıldı. Kayıt içinde yer alan, her türlü faaliyeti yasal ve devletin tüm kurumlarının denetimi altında olan Türk bankacılık sisteminin kendisine yöneltilen haksız ithamları hak etmediği düşüncesi dile getirilen açıklamada, tasarruf sahiplerinin mali sektöre, bankalara ve mali sektörde yer alan diğer kurumlara ilişkin olarak yetkili kişi ve kurumlar dışında yapılan açıklamalara itibar etmediklerine ve etmeyeceklerine inanıldığı kaydedildi.

-GÜVENİN GÖSTERGESİ-

Türkiye ekonomisinde uluslararası rekabete açık ve Avrupa Birliği`ne uyuma hazır sektörlerin başında bankacılık sisteminin geldiğine işaret edilen açıklamada, şöyle denildi: Sistemde 50 milyondan fazla hesapta yaklaşık olarak 40 milyar doları TL, 40 milyar doları yerleşiklere ve 3.4 milyar doları yerleşik olmayanlara ait olmak üzere toplam 83.4 milyar dolar tutarında mevduat ve 10 milyar dolar tutarında repo bulunmaktadır. 1990 yılında TL ve yabancı para mevduattan oluşan toplam mevduatın 26 milyar dolar olduğu dikkate alındığında, bu hesaplardaki büyümenin yerli ve yabancı yatırımcıların Türk bankacılık sistemine duydukları güvenin en önemli göstergelerinden biri olduğu görülür.

Bankalar Birliği açıklamasında, Türk bankacılık sisteminin hukuka saygılı, uluslararası ekonomik ilişkileri çok iyi bilen, bankacılık kültürü, iş etiği ve birikimi olan, temel bankacılık ilke ve kurallarına bağlı hissedarları, profesyonel yöneticileri ve 170 binden fazla çalışanı ile bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ekonominin ve mali sektörün hizmetinde olmaya devam edeceği bildirildi. Açıklamada, uygulanmakta olan istikrar programı çerçevesinde, ekonomide dengelerin yeniden kurulması ve istikrarın sağlanmasıyla birlikte gelişip derinleşecek olan Türk mali sektörü ve bankacılık sisteminin Türkiye ekonomisinde çok daha etkin bir işlev göreceğine dikkat çekildi.

Diğer Ekonomi Haberleri