Anap; Af Yetkisi Veren Anayasa Maddesinin Değişmesi İçin Teklif Hazırladık

Bigpara Haber
Meclis`E Af Yetkisi Veren Anayasa Maddesinin Değiştirilmesi İçin Teklif Hazırladık -Yargının Verdiği Kararı Zaafiyete Uğratmaya Kimsenin Hakkı Yoktur -Her Çıkardığımız Af Bizi İyiye Değil, Kötüye Götürmüştür -Ölüm Oruçları Bu Noktaya Gelmemeliydi. Avrupa`Nın Hangi Ülkesinde Olsa, Çoktan Operasyonlar Düzenlenip Konu Çözülürdü


ANKARA (A.A) - 15.12.2000 - ANAP Grup Başkanvekili Beyhan Aslan, Anayasa`nın af çıkarmaya ilişkin 87. maddesinin değiştirilmesi için teklif hazırladıklarını belirterek, Meclis`te var olan af yetkisi kuvvetler ayrılığı ilkesini zedelemektedir dedi. Aslan, TBMM`de düzenlediği basın toplantısında, Anayasa`nın 87. maddesinde değişiklik yaparak genel ve özel af yetkisini Meclis`ten alınmasına ilişkin Anayasa değişikliği teklifini Partilerarası Uyum Komisyonu`na verdiklerini söyledi. Aslan, Meclis`in af çıkarma yetkisi olmasın. Bu tartıştığımız son af olsun. Anayasa`nın 87. madesinde yapılacak değişiklikle Türk hukuk mevzuatında artık af yer olmasın dedi. Gelişmiş ülkelerde af müesssesi olmadığını anlatan Aslan, bunun yerine ceza infaz şartlarına uyamayan, ağır hastalar ya da büyük adli hatalara düşülmesi durumunda cumhurbaşkanlarına özel af yetkisi verildiğini söyledi. Aslan, şöyle konuştu: Meclis`te var olan bir af yetkisi, kuvvetler ayrılığı ilkesini zedelemekte, yasamanın yargıya müdahalesi olmaktadır. Hükümetler af tasarısı hazırlamakta, sonra yasamaya gelmekte ve Meclis adeta onu onaylamaktadır. Bilahare de yargıya müdahale edilmektedir. Türkiye`de yargı kararlarının ciddiyeti azalmıştır. Yargı kararlarına zaafiyet gelmiştir. Yargıya güçlendirmek hepimizin görevidir. Bu nedenle Türk toplumunda var olan (nasıl olsa en ağır suç 10 yıl yatar) beyanlar artık son bulmalıdır. Beyhan Aslan, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal`ı yaralayan kişinin cezası ile Mehmet Ali Ağca`nın suçunun aynı olmasına rağmen birinin 2,5 yıl yattığını, Ağca`nın ise hala cezaevinde bulunduğunu söyledi. Aslan, Bizim ceza infaz kurumumuzu da gözden geçirmemiz lazım. Bugünkü ceza infaz kurumuna göre 11 gün yatan 30 gün yatmış sayılmaktadır. Bu zaten başlı başına bir aftır diye konuştu.


AF KÖTÜYE GÖTÜRMÜŞTÜR

Meclis`in doğruyu arayıp bulması gerektiğini anlatan Aslan, şunları kaydetti: Öyle zaafiyet olmuştur ki, her çıkardığımız af bizi iyiye değil kötüye götürmüştür. İmar affını çıkardık, şehirlerimiz yaşanamaz hale geldi. Prim affını çıkardık, SSK`yı batırdık. Vergi affını çıkardık, maliyeyi çökerttik. Öğrenci affı çıkardık, dejenere ettik. Bu nedenle af müessesini yeniden gözden geçirmemiz lazım. Ülkeyi yönetenler popülist politikalara artık son vermelidirler. Popülist politikalarla bir yere varılamadığı açık seçik ortadadır. Affa layık olanla olmayanın ayrılması da fevkalade zor bir hadisedir. Bunu popülist yaklaşımlardan ziyade teknik yaklaşımlarla buna ulaşmak gerekiyor. Ama yargıyı ilgilendiren affın kesinkes mevzuatımazdan çıkarılması lazım. Yargının verdiği kararı zaafiyete uğratmaya kimsenin hakkı yoktur.


ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ;

Aslan, partilerinin üye sayısının anayasa değişikliği için yetmediğini, bu konuda konsensüs sağlanması gerektiğini ve teklifi bu nedenle Uyum Komisyonu`na verdiklerini söyledi. Komisyonun konjenktürel değişiklik yerine ihtiyaç duyulan değişikliği görüşmesi gerektiğini anlatan Aslan, Bizi konjonktürel olaylar zorluyor. Konjonktürel olayların zorlaması yerine, parça parça değişiklik yapıp anayasanın sistematiğini bozmak yerine, Anayasa değişikliğinin bir paket halinde ele alınması gerekir dedi. Aslan, Anayasa`nın 4 maddesinde değişiklik öngören teklifin Anayasa Komisyonu`nda görüşülmesine, baskı nedeniyle ara verilip verilmediği sorusunu yanıtlarken, Herhangi bir baskı sözkonusu olamaz. Ancak, bu konudaki görüş ayrılıkları sürüncemede bırakmış olabilir dedi. Aslan, teklifin imzalanmasından sonra koalisyon ortaklarının gerekçenin beklenmesi için erteleme görüşünün ön plana çıktığını söyledi.


İNSANLIĞA AYKIRI REKLAM

Beyhan Aslan, cezaevlerindeki açlık grevlerine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, bu tür eylemlerin örgütlerin propagandası olduğunu söyledi. Açlık grevlerine katılanların daha çok tahliyesine az kalan kişiler arasından seçildiğini anlatan Aslan, Asıl mesele örgütü gündeme taşımaktır, örgütün reklamını yapmaktadır. Öyle insafsızca bir reklam ki, insanların canı pahasına yapılmaktadır. Bu reklam maalesef insanlığa aykırıdır dedi. Aslan, eylemcileri sağduyuya davet ettiğini belirterek, şöyle konuştu: Bu ölüm oruçları bu noktaya gelmemeliydi. Avrupa`nın hangi ülkesinde ya da ABD`de olsaydı çoktan operasyonlar düzenlenip, bu konu çözülürdü. Bizim ülkemizde maalesef, bu konuda fevkalade büyük bir tolerans vardır. Bu tolerans bir zaafiyet olarak mı değerlendirimelidir, yoksa insan hakları gibi evrensel bir kavramın arkasına sığının güçlerin etkisinde mi kalınıyor? Bu konuyu ben de düşünüyorum. Aslan, Kürtçe televizyon konusunda kendilerinin de toplumdaki tartışmaları izlediklerini belirterek, Biz tartışmanın ne içindeyiz, ne dışındayız dedi.

Diğer Politika Haberleri