ABD`de Odaklanma Noktası Resesyon Değil Enflasyon

Bigpara Haber
Amerika Merkez Bankası Federal Reserve, Fed, ülkenin karşı karşıya olduğu tehlikenin - resesyon - değil, enflasyon olduğunu düşündüğünü bildirerek, bir çok analist ve yatırımcının ABD ekonomisinin çok süratle yavaşlamaya başladığına ilişkin tırmanan korkularını giderdi.


Fed, Çarşamba günü gerçekleşen politika toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Bugüne kadar, talepte yüksek enflasyon baskısı riskini ortadan kaldırmaya yetecek kadar rahatlama olmadı, dedi. Yetkililer, böyle bir riskle yakın zamanda karşılaşılacağını düşünmediklerini de açıkça ifade ettiler. Fed, faiz oranlarını beklendiği gibi Mayıs ayından bu yana ardışık olarak dördüncü kez sabit tuttu. Bu Fed`in iş ve eveşyaları talebindeki yumuşamanın devam etmesinin kısa vadede faiz oranlarının arttırılması olasılığını azaltığına ilişkin en net açıklamasıydı.
Açıklama aynı zamanda ekonomideki son dönem zayıflama belirtilerinden, diğer uzmanlara göre Fed yetkililerinin daha az kaygılı olduğu anlamına da geliyor.
Görünüşe bakılırsa Başkan Alan Greenspan ve meslektaşları faiz oranlarını indirmede, bu karamsarların birçoğunun umduğu kadar çabuk davranmayacaklar.
Fed`in Çarşamba günü, bankaların birbirlerine gecelik borçlanmada kullandıkları federal fon oran hedefini yüzde 6.5`da sabit bırakma kararı alması, merkez bankasının oranları gelecek yıla kadar sabit tutacağı varsayımı altında hareket eden finansal piyasalar tarafından beklenen birşeydi.


Yine de bir çok yatırımcı, Fed`in gelecek için kesin olarak faiz oran arttırımı belirlememesinden dolayı açıkça düşkırıklığı yaşadı. Fed`in kararını duyurduğu 2:15`de 113 puan olan Dow Jones Endüstriyel Averajı, izleyen 15 dakikada 90 puan düştü ve daha sonra 26.54 puan artışla 10707.6 dan kapandı. Yatırımcılar kartlarda herhangi bir oran indiriminin olup olmayacağına ilişkin şüpheci bir tutum izlediler. Çarşamba öğleden sonra, yatırımcılara merkez bankasının gelecekteki kararlarına ilişkin bahis olanağı tanıyan Fed fon futureları - Ocak itibariyle faiz indirimine yüzde 32 şans tanınmasından fiyatlandırılıyordu. Son haftalarda; enflasyonda devam eden yükselişe ilişkin şiddetli uyarıda bulunanlarla, oranlarda rahatlama olmadığı taktirde ekonominin sert bir inişe doğru gidebileceğini iddia eden analistler arasında hararetli tartışmalar yaşandı. Her iki düşünce ekolü de olayları toparlayıp mantıki bir düzene koyarak, dış görünüşün geçen yıldan buyana ne kadar değiştiğine ilişkin kredi verilecek bir sav ortaya koyabilirler.


O dönemde, güçlü büyüme ve mütevazi fiyat artışları, ekonominin durumuna ilişkin iyimserliği geniş bir alana yaydı. Tam tersi bir şekilde, bu yılın büyük bir kısmında ekonomi bazı kaygılandırıcı enflasyon belirtileri verdi. Toptan ve ithalat fiyatları kontrol altında olsa da, tüketici fiyatları istikrarlı olarak daha yükseğe tırmanıyor.
Ağustos ayında düşen tüketici fiyatları, Eylül ayında önemli ölçüde artarken, - inişli çıkışlı yiyecek ve enerji sektörlerini dışarıda tutan - ham enflasyon bir ay öncenin oranından daha fazla yükseldi. 1999 yılının yüzde 1.9 enflasyon oranını oldukça aşarak, ham tüketici fiyatları bu yıl mevcut duruma kadar, yüzde 2.8 artış gösterdi.
Bu arada ücret ve fayda maliyetleri, ülke tarihinin en sıkı işçi piyasalarının birisinin yaşandığı bir ortamda, yükselişe geçmiş görünüyor. Averaj saatlik ücretler, Eylül ayı hızının iki katına çıkarak, Ekim ayında yüzde 0.4 yükseldi ve bu yıl içinde yüzde 3.8 artmış oldu. Sağlık harcamaları da arttı ve belli başlı sigorta sağlayıcıları artışların gelecek yıl daha da fazla olabileceği görüşünde. Verimlilikteki artışların yumuşamasıyla, iş çevrelerinin fiyatları arttırmadan eklenen maliyetleri özümseme yeteneklerinin de azalması bekleniyor.


Daha zayıf bir dolar da fiyatları yükseltebilir. Son yıllarda sabit ya da azalan ithalat fiyatları, Amerikalı tüketicilerin düşük fiyatlı yabancı eşyalara ulaşmasını sağlayarak, yerel imlatçıların fiyat arttırmalarını zorlaştırdı. Bazı analistler bu tür engellemelerin kısa zamanda ortadan kalkabileceğinden endişeliler. First Union Bank Corp. ekonomisti Mark Vitner, Ekonominin yavaşladığı ve mali politikadaki belirsizliğin arttığı bir ortamda, doların zayıflaması için iyi bir şans var, dedi. Fed`in enflasyonu ekonomiye en büyük tehdit olarak nitelendirmesi, bazı analistleri şaşırttı. Ekonominin neredeyse her sektörü son aylarda bariz yavaşlama belirtileri gösterdi ve bazı analistler koşulların daha da kötüleşebileceğinden kaygı duymaktalar.


Yükselen petrol fiyatları ve hisse senedi piyasasının durumu tüketici güvenini olumsuz yönde etkileyince, perakende satışları keskin bir yavaşlamayla karşılaştı. Yüksek faiz oranlarının etkisiyle, araba satışları ve inşaat faaliyetleri de küçülme gösterdi. Finansal piyasalar bazı alışılmışın dışında tribülanslardan da etkilendiler. Bazı mavi - çip firmalarının beklenenden daha düşük kar artışı bildirmeleri ve başkanlık seçimini kuşatan belirsizlik yatırımcıları daha da huzursuz etti.
Wall Street`in işlem yapmada bonolara giderek daha isteksiz yaklaşmasıyla, şirketlerin bonolarını satmada zorlandığı bono piyasası daha da kötü bir durumda. Sorunlar şirketlerin yeni ekipman finansmanı sağlaması ya da büyüme planları yapmalarını zorlaştırıyor. New York`da yerleşik Morgan Guaranty Trust Co.`da ekonomist James O`Sullivan, Herşey sert bir iniş olasılığının kesinlikle arttığına işaret ediyor. Bunun risklerine eskisinden daha fazla kredi veriliyor, dedi. (FİNANSAL FORUM - THE WALL STREET JOURNAL)


Diğer Genel Haberleri