Seda YALÇINKAYA ÖZER İntegral Yatırım Araştırma Müdürü Tüm yazıları

Euro son 19 ayın en güçlü seviyesinde

Mart ayından bu yana yaşanan iki gelişme Euro/dolar paritesinin yükselişini önemli ölçüde etkiledi.

Bigpara Haber

İlki, 10 Mart’ta gerçekleştirilen Avrupa Merkez Bankası toplantısında alınan kararlar ve toplantı sonrası AMB Başkanı Draghi’nin daha fazla faiz indirimine gerek olmayacağı yönündeki bir cümlesi oldu. Euro/Dolar’ın yükselişini destekleyen ikinci gelişme ise, geçtiğimiz 15 – 16 Mart’ta gerçekleşen Fed toplantısında alınan kararlar ve Fed Başkanı J. Yellen’ın (geçtiğimiz Salı) oldukça güvercin söylemleri oldu. Özetle, Fed ve AMB’nin para politikası üzerine aldığı kararlar EUR/USD paritesinin yükselmesini sağladı.

Parite şu an oldukça önemli noktalara gelmiş durumda. Aşağıdaki tabloda Dolar, Sterlin, Yen, İsviçre Frangı ve İsveç Kronu’ndan oluşan ve farklı oranlarla ağırlıklandırılmış Euro sepeti bulunuyor. Son gelişmelere bağlı olarak grafiğin üst bandına oldukça yakın bir görüntü ortaya çıkıyor. Buradaki en önemli husus, paritenin mevcut durumda 1.14 seviyesinde olmasına rağmen 24 Ağustos’ta paritenin gördüğü 1.17 seviyesine oldukça yaklaşması. Eğer önümüzdeki günlerde Euro/dolar 1.15 seviyesinin üzerinde yerleşmeye başlarsa grafikte görülen üst band çizgisi yukarı yönde kırılabilir. Bu durum Euro/dolar paritesinde uzun soluklu bir rallinin başlamasına yol açabilir.

Yukarıda bahsi geçen senaryonun gerçekleşmesi için;

1.    AMB’nin daha fazla genişleyici para politikasına gitmemesi,
2.    Fed’in güvercin söylemlerini sürdürmesi ve faiz artırımını 2016 yılı içerisinde 2’den az yapması,
3.    Euro Bölgesi ve üye ülkelerinden güçlü ekonomik verilerin gelmesi,
4.    İngiltere’de 23 Haziran’da gerçekleştirilecek referandum sonucunun (BREXİT) Avrupa lehine gelişmesi.

Yukarıda Euro bölgesinden güçlü ekonomik verilerin gelmesi diyoruz ama peki rakamlar ne diyor. Bir göz atalım. 

ÖZEL SEKTÖR 2016’DA İVME KAYBEDİYOR

Merkez Bankalarının para politikalarını yakinen takip edeceğiz. Ancak yakın gelecekte Euro Bölgesindeki ekonomik çarkların iyileşeceği yönünde güçlü bir sinyal almıyoruz. Buna örnek olarak 2016 yılı başından bu yana özel sektör PMI verilerindeki seyre bir bakalım. Euro Bölgesi özel sektör 2015 Eylül ayı ile Aralık arasında iyi bir performans sergilemesine karşın, 2016 yılında bu performansın sürdürülebilir bir iyileşmeye işaret etmediğini görüyoruz.  Euro Bölgesi imalat ve hizmet sektörlerinde 2015 yılı Aralık ayından bu yana yaşanan daralma, hem özel sektör genişlemesi hem de büyümeye olan katkısı bakımından iyi bir sinyal vermiyor. Markit’in düzenlediği PMI raporunda, yavaşlayan büyümenin getirdiği cansız talep, fiyatların düşmesine ve böylelikle şirketlerin kar marjlarında düşüş yaşandığına vurgu yapılmış. Aynı zamanda raporda İspanya ve Almanya PMI verilerinin Euro Bölgesi büyümesine sırasıyla %0.6 ve %0.4 oranlarında katkı sağladığı, buna karşın İtalya ve Fransa hizmet sektörüne ilişkin performansın zayıf olduğu belirtilmiş. Genel itibariyle, Mart ayı içerisinde imalat sektöründe daha hızlı büyüme yaşanmasına karşın, servis sağlayıcılarda daha yavaş bir genişleme hızı görülmekte. Benzer bir durum Euro Bölgesi imalat sektörü için de geçerli.

SON SÖZ

Sonuç olarak, Fed ve AMB politikaları EUR/USD paritesi üzerinde ana belirleyici olacak. AMB, dün yayınladığı toplantı tutanaklarında küresel gelişmelere negatif faizle birlikte ek eylemlerin gelebileceğini açık bir şekilde ifade ediyor. Euro Bölgesindeki ekonomik çarkların sağlıklı bir ekonomiye işaret etmediği görülmediği gibi, önümüzdeki süreçte daha fazla gevşeyen bir AMB ve 2016 yılında 2 faiz artıran bir Fed gördüğümüz sürece Euro’nun Dolar karşısında güçlenmesi oldukça güç görünüyor. Sonuç olarak Euro için orta vadeli tepe noktalarında olduğunu söyleyebiliriz. Elbette yeni gelişmelere göre tabloyu tekrar gözden geçirmekte fayda var. 

Yazarın Diğer Yazıları