Rıdvan BAŞTÜRK Baştürk Finansal Danışmanlık Kurucusu Tüm yazıları

Fed'in faiz beklentileri azalır mı?

Yılın ilk 5 ayı oldukça yoğun ve piyasa açısından hareketli geçti. Bu 5 ayda ana gündem yüksek enflasyondu. Son dönemde ise, bunun yanına bir de resesyon endişeleri eklendi.

Bigpara Haber

Bu süreçte özellikle ABD ekonomisinin durumu ve ABD Merkez Bankası (Fed) beklentileri daha belirleyici oluyor. Yüksek enflasyon neticesinde faiz artırımlarına başlayan ve bilanço daraltacağını açıklayan Fed’in ekonomide yaşanan yavaşlama sonrasında frene basıp basmayacağı önemli olacaktır. İlk çeyrek büyümesinin yüzde 1.5 gibi önemli bir daralmaya işaret etmesi, konut satışları gibi öncül verilerin zayıflamaya işaret etmesinin ardından dolar endeksinde kuvvetli bir satış baskısı gördük. Bu kapsamda 10 yıllık tahvil faizleri de yüzde 2.70 bölgesine kadar geriledi. Faizler 3 hafta önce yüzde 3.20 bölgesindeydi.

Fed şu an oldukça zor bir durumda. Hem yüksek enflasyon ile uğraşmak zorundalar hem de ekonomideki bozulmanın önüne geçmek zorundalar. Burada aslında daha önemli olan istihdam verileri olacaktır. Eğer istihdam tarafında net bir bozulma görülürse Fed’in faiz artırımlarına yönelik beklentilerin iyice aşağı çekilmesini bekleyebiliriz.

Benim görüşüm; haziran ve temmuz aylarındaki toplantılarda toplamda 1 puan faiz artışının gelmesi yönünde. Zaten uzun süredir piyasayı buna hazırlıyorlar ve piyasa bunu fiyatladı. Kısa vadede yüksek enflasyonu ön plana koyup faiz artırımlarına devam edeceklerdir. Sonraki aşamada ise büyüme ve istihdam verileri önemli olacaktır. Eğer bu verilerde gelecek aylarda da bozulmalar devam ederse yaz sonrası için faiz artırımlarına ara verilmesi ya da daha az bir faiz artırımıyla bu sürecin geçileceğini düşünüyorum.

Küresel enflasyonun hızlı bir şekilde aşağı gelmesi çok zor bir ihtimal. Enerji tarafında hala yukarı yönde potansiyelin sürdüğünü görmekteyiz. Rusya-Ukrayna konusu somurt ve pozitif bir sürece bağlanırsa bu durum küresel piyasalar için oldukça pozitif olacaktır. Aynı zamanda enflasyonu da düşürücü etkisi olacaktır. Fakat böyle bir sürecin olmasını şu anlık beklemiyorum.

Piyasa enstrümanlarına baktığımızda ise; yukarıda anlattığım sebeplerden ötürü EuroDolar (EURUSD), SterlinDolar (GBPUSD) gibi ana pariteler son dönemde yükselişlerini hızlandırdı. Ons altın da bu aşamada nispeten daha zayıf bir yükseliş gerçekleştirdi. Fakat yüksek enflasyon, düşük büyüme ve faiz beklentilerinin azalmaya devam etmesi ons altın için pozitif bir senaryo ortaya çıkaracaktır. Bu nedenle orta vadede ons altın için pozitif bir senaryo çizebiliriz. Strateji olarak, geri çekildikçe alım talebinin artırılması sağlıklı olacaktır. EURUSD, GBPUSD paritelerinde ise, mayıs ayının ortasındaki sert düşüşlerde artık dip çalışmasının yapıldığını düşünüyorum. Bu paritelerde de orta vadede yukarı yönde potansiyel ön planda olabilir. Geri çekilmeler alım talebini artıracaktır. 

 

Yazarın Diğer Yazıları