Hikmet BAYDAR 3. Göz Danışmanlık / CEO Tüm yazıları

Dolar/TL paritesi ve riskler

Bir önceki yazımızın üzerinden neredeyse bir ay geçmiş durumda. Artık güncelleme yapma zamanı gelmiş görünüyor.

Bigpara Haber

26 Eylül gününden sonra genellikle yukarı sinyalleri veren paritede risk göstergeleri (RSI 14)rekorlar kırarak 90’lar seviyesine kadar geldi. Bu alışılmamış bir veriydi. Teknik analiz geçmiş verilere bakarak geleceği tahmin eder ve temel prensibi “tarih tekerrürden ibarettir”. Bazen bu prensiplere uygun hareket etmeyebiliyor.

Risk göstergelerine bakarak da sizleri mümkün olduğunca uyardık. Peki bu süre içerisinde neler oldu bir bakalım. Dolar bir anda 3,5991 TL seviyesine vurdu ve panikle alımlar yapıldı. Akabinde 3,34 TL seviyelerine kadar da adeta çakıldı. Daha sonra çekişmeler devam etti ve 3,50 seviyelerinde adeta beklemeye geçti. Öyle ki günlük alım satım yapanlara bile fırsat vermeyecek kadar dar marjlara düşmüş durumda.

Teknik veriler çelişkili sinyaller veriyor. PSAR hala yukarı derken MACD ısrarla aşağı diyor. MACD göstergesinin mucidi bu tür durumlarda ciddi düşüşler gelebilir diyordu. Ben bu analize göre körfez krizinde doğru işlemler yapmıştım. Şimdi mevcut sinyallere göre de uyarmaya devam edeceğim.

Daha önceki yazımın altında ilginç yorumlarla karşılaştım. Art niyetli fonlardan bahsetmeme oldukça kızılmış. O zaman daha açık konuşmam gerekiyor. Yıllar önce bana yabancı bir kulüpten (fonlar yönetiliyor) iş birliği teklifi gelmişti ve red etmiştim.Bu arada bahsettiği kulüp ABD sınırları içerisindeydi. Kısacası dolandırıcılığın kartelleşmiş versiyonu kulüpleşerek parayı bir yere toplayarak yönetmek ve maalesef var.

Bu arada orta vade sinyallerin yönünü ve riskleri açık açık belirtmeme rağmen gelen eleştirileri anlamakta zorlandığımı da itiraf etmeliyim.  Kaldı ki dönem dönem tutmaması da doğal. Zira sadece tahmin için analiz yapılıyor. Kahin olmamızı kimse beklemesin.

Şimdi önümüzde cevaplanması gereken önemli sorular var; Suriye’den ne zaman ordumuzu çekeriz? Musul operasyonu ne zaman son bulur? Erken seçim olur mu? Başkanlık sistemi yol kazasına uğrar mı? Global durgunluk ve yavaşlama resesyona hatta stagflasyona doğru gider mi? FED faiz artırımlarından vazgeçer mi? ABD seçimlerini Rusya gerçekten manipüle etti mi? ABD seçimleri yenilenir mi? Türkiye AB ve ABD’den uzaklaşır mı? Rusya ile bölge barışı tesis edilebilir mi? Avrupa PKK’yı Türkiye’ye tercih etmeye devam eder mi? Türkiye AB’den ve hatta Nato’dan kopar mı?

Bu soruların her birisi piyasalar için ciddi hareket potansiyeli taşıyor ve her biri için de 2017 yılında gelişmeler olabilir. O yüzden de öngörülmesi çok zor ama şahsen pek de rahat olmayacağımız bir yıl olacak gibi duruyor. Bir yandan da ciddi manipülasyonlar ve bunlara çaresiz kalan yönetimler. Belirsizlik çok fazla.

Riskleri soru şeklinde sıraladıktan sonra teknik verilere göre son durumu da değerlendirelim. Yatay seyirde ve yönsüz bir USD/TL paritesi var karşımızda. Göstergeler birbirini teyit etmiyor. 3,38-3,55 bandında her yere gitmesi oldukça kolay. 3,54 TL seviyelerini aşamadığını ve gevşeme konusunda da çok istekli olmadığını gördüğümüz bir havası var. Şimdilik yoğurdu üfleyerek yemekte fayda var. Suriye’de barış konusunda açıklamalar geliyor ve çok önemli bir düşüşe bahane edilebilir.

 

Yazarın Diğer Yazıları