Eral KARAYAZICI Inveo Portföy - Fon Yönetim Müdürü Tüm yazıları

Moody’s sonrası piyasalar

Moody’s uzun zamandır papatya fallarına konu edilen kararı alarak Cuma gecesi Türkiye’nin kredi notunu düşürdü. Pusulada bu önemli faktör değişikliği gerek kısa gerek orta vadede yurtiçi piyasaları ne ölçüde etkileyebilir sorusuna yanıt arayacağım.

Bigpara Haber

Üç büyük kredi kuruluşundan ikisi tarafından yatırım yapılabilir ülke düzeyinde notlanmak elbette değerli bir paye idi. 2013 sonrasında gerek devletin gerek şirketlerin borçlanma maliyetlerinin görece düşük seyretmesinde de önemli etkisi vardı.

Artık üç büyüklerden sadece FITCH bizi yatırım yapılabilir düzeyde görüyor ve önümüzdeki 18 ay içinde bu kuruluşun da kredi notumuzu indirmesi mümkün.

İç yönetmelikleri gereği bazı küresel fonlar Moody’s tarafından alınan bu karar nedeniyle Türkiye varlıklarını satmak zorunda kalacaklar. Satıcıların görece kalabalık olması kuşkusuz Türkiye piyasaları için dezavantaj olacak. 

Ancak bir de madalyonun diğer yüzü var. Moody’s 11 Nisan 2014 tarihinde Türkiye’nin not görünümünü negatife almış ve o günden beri not inebilir kaygısı pek çok yabancı aktörün Türkiye piyasalarında alım yapmasına engel teşkil etmişti. 

Bu kesim yarın Türkiye varlıklarına hücum etmeyecek. Önce eyvah Moody’s duygusu ile satışa geçenlerin iskonto sağlamasını bekleyecektir. 

Ancak bir süre sonra kötü haberle iyi ( ucuz ) fiyattan alım yapma geleneğindeki bu fonlar beklenen kötü haber geride kaldı rahatlığıyla sahnede baskınlık kazanarak kendilerini hissettirecekledir. 

Bu nedenle ben Moody’s faktörünün etkisinin ölçülü & geçici olacağını düşünüyor, döviz kurlarında ve tahvil faizlerinde yaşanması muhtemel yükselişin bir süre sonra yerini gerilemeye bırakacağını benzer bir med cezirin de borsada yaşanacağını tahmin ediyorum.

Özetle Moody’s kararı kısa – orta vade adına hisse senedi & tahvil yatırımı gerçekleştirmek ve dövizden TL ‘ye geçiş için cazip bir fırsat olmaya aday görünüyor. Şimdi cephe cephe irdeleyelim.

Borsa İstanbul

Geçen hafta % 5 değer kazanan Borsa İstanbul yeni haftaya “ dayan Ankaragücü dayan” sloganlarını hatırlatarak stresli başlamaya aday görünüyor.

Yakın desteği 77.600 seviyesinde olan BIST 100 endeksinde gerileme 75.000 güçlü desteğine kadar sürerse ( mümkün ) bu seviyede sahneye hatırı sayılır bir alıcı grubu katılabilir.

Bu durumda olası Moody’s satışı 75.000 ile limitli kalır ve endeks daha alt değerleri görmez diyebilir miyiz ? 75.000 puan civarı pekala taban adresi olabilir ama Çin Seddi olur demek fazla iddialı.

Olasılığı düşük olmakla birlikte belki endeks bu med cezirde 73.500 – 74.000 bandını da test edebilir ama ben bu seviyenin aşağı geçilmesi için farklı major manşetlere ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.

Kaldı ki Moody’s etkisi 77.600 desteğinin test edilmesinden öte bir değer kaybına neden olmadan da atlatılabilir. 

Bu noktada toparlamak gerekirse ben Borsa İstanbul’da Moody’s etkisi ile yaşanacak değer kaybının 77.600 civarı ile limitli kalmasına % 40, 75.000 civarının testine neden olmasına % 50 ve 73.500-74.000 bandına savrulmaya neden olmasına % 10 ihtimal veriyorum.

Ancak hangi senaryo gerçekleşirse gerçekleşsin satışın geçici olacağını ve kısa bir süre sonra endeksin yeniden rotayı yukarı çevireceğini düşünüyorum.

Yapma bu iş bu kadar da ucuz olamaz diyenlere saygı duymakla birlikte Türkiye’de hisse senedi değerlerinin Pakistan, Umman, Mısır, Nijerya gibi ülkelere muadil olduğunu ve bundan dört yıl kadar önce yakın değerlemede olduğumuz Meksika, Hindistan, Endonezya, Malezya, Fas gibi ülke borsalarından % 35 iskontolu işlem gördüğümüzü hatırlatmalıyım.

Başka bir deyişle piyasa aktörleri kredi kuruluşlarından çok daha önce davranarak özellikle hisse senedi cephesinde Türkiye’yi çoktan küme düşürmüştü.

Dolar Cephesi

Borsadaki duruma benzer bir biçimde USDTRL özelinde 3,00 civarının Moody’s fiyatlamasında tepe adresi olmasına % 40 3,05 civarının tepe adresi olmasına % 50 ve yükselişin 3,10 seviyesine kadar sürmesine % 10 ihtimal veriyorum.

Ancak yükseliş hangi seviyeye kadar sürerse sürsün bu atağın da kalıcı olmayacağını ve kısa bir süre sonra döviz cephesinde kaydedilen primin geri verileceğini düşünüyorum.

Tahvil Cephesi 

Tahvil marketi belki de Moody’s faktöründen en fazla etkilenecek cenah olmaya aday görünüyor.

Geçen haftayı % 9,50 ile tamamlayan bu cephede ben faiz oranının % 10,50 civarına kadar yükselmesine yüzde 40 % 11,00 ‘e kadar yükselmesine yüzde 50 ve % 11,50 civarına kadar yükselmesine % 10 ihtimal veriyorum.

Ancak yükseliş hangi seviyeye kadar sürerse sürsün bu atağın da kalıcı olmayacağını ve kısa bir süre sonra tahvil cephesinde kaydedilen primin önemli bir bölümünün geri verileceğini düşünüyorum.

10 yıl vadeli tahvilde her bir puanlık faiz farkının ikincil piyasada anaparada % 6,5 değişime neden olduğu göz önüne alınırsa bir süre sonra kötü haberle alım yap felsefesini benimseyen profesyonellerin bu cephede de baskın şekilde sahne alması şaşırtıcı olmayacaktır. 

Moody’s kararından Türkiye ekonomisi nasıl etkilenir ?

2013 yılının ilk yarısında Türkiye Avrupa’nın Çin’i olmaya aday görünüyordu. Aradan geçen üç buçuk senede çok büyük şoklar ile karşılaştık. 
Gezi olayları, 17-25 Aralık, faiz tartışması, siyasi tıkanıklık, Rus uçağı ve tüm bu şoklar yaşanırken tırmanan terör ülke ekonomisine zarar verdi. 
Eş zamanlı olarak petrol fiyatlarının 100 dolardan 40 dolara gerilemesi adeta piyangoydu ve cari açık sorunun yumuşamasını sağlayarak irtifa kaybında paraşüt oldu.

Moody’s not kararı elbette önemli ama inanın yukarıdaki manşetlerin yanında arka vokal dahi olamaz.

Kredi notunun düşmesi Türk şirketlerinin kaynak bulmasını güçleştirmez. Sadece borçlanma maliyetlerini senede yarım puan arttırır. Benzer şekilde kamu borcu çevrilirken de yarım puan fazla faiz ödemek zorunda kalırız. ( Borçları çevirirken son bir buçuk yıldır yatırım yapılabilir ülkelerden fazla faiz ödüyoruz )

Esas olan Türkiye ekonomisinin kronikleşme eğilimi gösteren lokal güven kaybını tamir etmesi zaruriyetidir. Bu konuda mesafe kat edemezsek dış iklim 1-2 yıl kadar sonra Moody’s faktörünü mumla aratacak dalga boylarına neden olma riski taşıyor. 

Forex Trade - Akademi Pusula

Forex farklı bir dünya. Çarpıcı reklamlar, büyüleyici terimler. Gelin görün ki bu ringde sahne alanların önemli bir bölümü riske ettikleri kapitali yitiriyorlar. Planlar hayale, işlemler işkenceye dönüşebiliyor. Sihirli sayılar, şurayı kırarsa buraya gider stratejileri yeterli olmuyor.

Forex ringinde ayakta kalmak için neler yapılabilir sorusuna 01 Ekim Cumartesi günü İstanbul’da gerçekleştireceğim eğitimde yanıt arayacağım. http://pusulaninotesi.com/foreks-trade/

Haftaya bir sonraki pusulada buluşmak dileği ile...

Yazarın Diğer Yazıları