Eral KARAYAZICI Inveo Portföy - Fon Yönetim Müdürü Tüm yazıları

Doların dostu yok

Geçen hafta Trump çalkantısı yaşayan piyasalar yeni haftaya pozitif başladı. Borsa TL bazında 96.400 puan ile kapanış rekoru kırarken dolar küresel akımın etkisi ile gerileyerek 3,55 seviyesini test etti.

Bigpara Haber

Mayıs ayının bugüne kadar olan kesitinde geleneksel yatırım seçenekleri içinde en iyi getiriyi % 3,5 ile Euro sağlarken gram altın kaybettiren tek enstrüman oldu. 

Borsalar ile başlayalım. Dile kolay hisse senedi marketleri peş peşe altıncı ayı da yükseliş ile tamamlamaya hazırlanıyorlar. Temelsiz bir ralli de değil bu. Başta Avrupa olmak üzere dünya ekonomisi pozitif bir ritim yakaladı.

Ekonomiler canlanıyor şirket satışları ve karlılıklar kuvvetleniyor. Haliyle bu şirketlere ortak olmanın de bedeli ( fiyatlar ) yükseliyor.

Bu temel dinamikte yakın vadede önemli bir bozulma beklemiyorum. Bu bakıma hisse senedi marketlerinde çöküş yaşanacağı veya balon olduğu yönündeki değerlendirmelere de katılmıyorum.

Ancak piyasalarda hiçbir matem de parti de sonsuza kadar sürmez kuralından hareket ile geleneksel bir ilkbahar düzeltmesinin yakın bir zamanda başlayabileceği görüşündeyim.

Mayısın adının çıktığını asıl korkulması gereken perdenin haziran olduğunu 01.05.2017 tarihli Pusulada paylaşmıştım.

Gerek BIST gerek DAX ( Almanya ) son dört yılın tamamında Haziran ayında değer kaybetti. Bu sabıkalı parkura altı aylık bir ralliyi takiben girecek olmaları Haziran virajının sarsma kapasitesini kuvvetlendirebilir. 

Bu nedenle Borsa İstanbul’da 92.500 yakın desteğinin yetersiz kalması ve 90.000 puan civarına kadar sürebilecek bir düzeltmenin yaşanması olasılığını yüksek buluyor, hafta içinde TL bazı yeni rekorlara yelken açılmasının da sanıldığı kadar kolay olmadığını düşünüyorum.

DOLARDA DEĞER KAYBI SÜRECEK Mİ ?

Ülkemizde sene başında ortalama 3,78 gibi bir maliyet ile dolara yönelen kalabalık bir kitle var. Nominal olarak % 6 zarar önemli bir kayıp değil.

Ancak yıllık % 12 enflasyon yaşanan ülkemizde her ay paranın satın alma gücünün % 1 kadar eksildiği de göz önüne alınırsa bu tasarruf sahiplerinin reel zararı yaklaşık % 11.

Geride kalan 20 ay içinde dolar alanlar adına da imrenilecek bir zenginlikten bahsedemeyiz. 20 ay önce 290.000 Türk Lirası ile 2,90‘dan 100,000 dolar almak yerine parasını mevduata park edenlerin varlığı bugün yaklaşık 355.000 TL’ye ulaştı.

Bu kesim haline şükretmeli. Türkiye Mayıs ayında doların değer kaybetmediği sayılı ülkelerden biri. ABD para birimi bu perdede dünya genelinde ortalama % 2,3 2017 bütününde % 6 değer kaybetti. Türkiye’de ise Mayıs ayında % 0,3 sene başından bugüne % 1 değer kazandı. 

Oysa bu perdede diğer para birimlerine yönelenler adına durum tatsız değil. Önceki hafta Japon Yenini tercih edenler % 3, Mayıs başında Euro, Norveç Kronu İsviçre Frangı veya İsveç Kronunu tercih edenler yine ortalama % 3 getiri elde ettiler.

Sene başında dolar yerine Avrupa para birimlerinden birine veya Japon Yenine yönelenler de % 5 ile % 8 arası kazanç ile bu perdeyi hasarsız atlattılar. 

Başka bir deyişle 2017 yılının ilk beş ayında dolara yönelenlerin zararına Türk Lirasının yara sarması değil doların dünya genelinde değer kaybetmesi neden oldu.

Ne yapmalı bu durumda dolardan çıkarak diğer dövizlere mi yönelmek gerekir ?

Nasıl bilirdiniz diye sorulsa belki de çoğunluğun “ dolar düşmanı “ diye yanıtlayabileceği bir finansçı olarak sizi şaşırtayım; bunun çok parlak bir fikir olacağını düşünmüyorum.  

ABD Başkanı Trump’ın adaleti engellemek ve Rusya’ya stratejik bilgileri aktarmakla suçlanması sıradan bir durum değil. Ancak bu vakanın en azından önümüzdeki 6-12 ay içinde dallanıp budaklanması sürpriz olur. 

Kaldı ki Trump azledilse de ABD başkansız kalmaz. Geçici bir çalkantıyı takiben taşlar yerine oturacaktır.

Bu bakıma geride kalan aylarda döviz tercihini ABD para birimi olarak kayda geçirenlerin sabırla beklemesinin daha doğru olabileceği görüşündeyim.

Ya bugüne kadar doğru adreste olup diğer dövizlere yönelmiş olanlar ?

Haziran ayının ilk haftası açıklanacak ABD verileri ve 8 Haziran tarihli Avrupa Merkez Bankası toplantısı doların diğer para birimlerine karşı ilave iskonto kazanma marjı üzerinde belirleyici olacaktır.

Bilge ses tonlamaları ile kitleleri heyecanlandıran cümlelere konu edilmiş dolar endeksinin N noktasını 92.5- 93,0 bandı olarak görüyor ve bu seviyenin test edilmesinin çekici bir alım fırsatı oluşturacağını düşünüyorum.

Ancak bu seviyenin test edilmesi zayıf ABD verileri ve / veya şahin Draghi gerektiriyor. USD bu iki engeli bertaraf edebilirse pekala % 1 kadar ilave iskontoyu takiben de dengelenme gösterebilir. 

TL’den dolara geçilir mi ? Bugün 97 olan Dolar endeksi Haziran ayı içinde 93 seviyesine savrulursa ABD para birimi TL karşısında da ilgi çekici bir noktaya gelebilir.

Ancak dolar endeksi 95-96 gibi bir seviyedeyken TL’den dolara geçmek ( Türk Lirası göreli iskontoyu koruduğu için ) bu ölçüde cazip olmayabilir. Haftaya buluşmak dileği ile..     

TEKNİK ANALİZ – AKADEMİ PUSULA İZMİR

Başta bollinger bantlarının kullanımı ve yorumlanışı olmak üzere teknik analizde kullandığım yöntemleri bu alanda hiç bilgisi olmayanların da yararlanabileceği biçimde 3 Haziran 2016 tarihinde İzmir’de aktaracağım.

Gerek bu eğitim gerek aynı gün gerçekleştirilecek Day Trade eğitimi hakkında bilgi almak için Akademi Pusula ( 0530 566 67 16 ) ile iletişime geçebilir web sitemizi inceleyebilirsiniz. http://pusulaninotesi.com/egitim-programi/

Yazarın Diğer Yazıları